20-23 hafta arası gebelerde servikal sekresyonda fetal fibronektin ile servikal uzunluğun erken doğum riskini belirlemedeki yeri
dc.contributor.advisor | Erata, Yakup | |
dc.contributor.author | Sezer, Orçun | |
dc.date.accessioned | 2021-05-05T09:13:45Z | |
dc.date.available | 2021-05-05T09:13:45Z | |
dc.date.submitted | 2005 | |
dc.date.issued | 2018-08-06 | |
dc.identifier.uri | https://acikbilim.yok.gov.tr/handle/20.500.12812/580702 | |
dc.description.abstract | ÖZET Erken doğum tamamlanmış 37. haftadan önce meydana gelen doğumdur. Erken doğum tüm doğumların %5-10'unu oluşturur ve yenidoğan ölümlerinin en büyük sebebidir (%75-80). Bu nedenle obstetriğin en önemli amaçlarından birisi preterm doğum için yüksek risk altındaki gebeleri belirlemek ve preterm doğumu önlemektir. Erken doğum fizyopatolojisinin daha iyi anlaşılmasıyla birçok biyokimyasal ve biyofiziksel tarama metodları geliştirilmiştir. Servikovajinal akıntıda fetal fibronektin varlığı, anne ve fetus arasındaki bileşkenin doğrudan hasarını gösteren bir belirteçtir. Servikal uzunlukta meydana gelen değişikliklerde preterm doğumda rol oynar. Çalışmamızda 20-23. haftalar arasındaki herhangi bir risk faktörü olmayan tekil gebelerde, servikal sekresyonda fetal fibronektin ve servikal uzunluk ile erken doğum arasındaki ilişkiyi değerlendirmeyi amaçladık. Çalışma grubumuz toplam 40 hastadan oluşmaktaydı. Servikal uzunluğu sınır değer olarak 30 mm aidindi. Servikal uzunluğu 30 mm'nin altında olan gebelerde erken doğuma ilerleme oranı serviksi uzun olan hasta grubuna göre anlamlı olarak daha fazlaydı. Aynı zamanda servikal uzunluğun 30 mm'den uzun olmasıyla erken doğum gerçekleşmemesi arasında da anlamlı bir ilişki vardır. Bu nedenle 20-23. haftalar arasında bakılan servikal uzunluğun erken doğumun öngörülmesinde bir belirteç olarak kullanılabileceği kanısına varılmıştır. Fetal fibronektini negatif olarak saptadığımız hasta grubunda hastaların yaklaşık %96'sı term doğum yapmıştır. Fetal fibronektin pozitif olmasıyla erken doğum arasında anlamlı bir ilişki saptanmamıştır. Tüm hasta grubunda fetal fibronektin testinin pozitivitesinin yüksek olması 20-23. haftalar arasında bu belirtecin servikovajinal sekresyonlarda fizyolojik olarak bulunabileceğini göstermektedir. Bundan dolayı bu belirtecin kullanılması erken doğumu öngörmek açısından 20-23. haftalar arasında uygun değildir. Ancak çalışmamızdaki hasta sayısının azlığı sonuçları olumsuz yönde etkilemiş olabilir. Bu konuda, daha fazla sayıda hasta popülasyonu ile daha kapsamlı çalışmalar planlanabilir. 50 | |
dc.description.abstract | SUMMARY Preterm delivery is defined as the delivery before the gestational age of 37 weeks. The overall incidence of preterm delivery is 5-1 0% and preterm delivery is the major cause of newborn mortality (75-80%). That's why one of the most important target of obstetric is identifying the high risk women for preterm delivery and preventing the delivery before term. After the determination of physiopathology of preterm delivery a lot of biochemical and biophysical screening methods have been developed. The presence of fetal fibronectin in cervicovaginal secretions is a marker that shows the disturbance of the face between mother and fetus. Cervical length also plays an important role in preterm delivery. In our trial we tried to determine the relationship between the cervical length and fetal fibronectin in cervicovaginal secretions in singletone pregnancies between the gestational ages of 20-23 weeks, having no obstetrical risk factors. Our study group was composed of 40 pregnant women.The cut off cervical length was taken as 30 mm. The rate of progression to preterm delivery in women with the cervical length lower than 30 mm was statistically significantly higher compared with the cervical length above the cut off value. There was a significant relation between the pregnancies having servical lenght above cut off and term delivery. Because of this reason it can be suggested that; cervical length between the gestational ages of 20-23 weeks can be used as marker for prediction of preterm delivery. The percentage of term delivery was 96 in which fetal fibronectin was negative. There was no statistically significant relationship between the presence of fetal fibronectin in cervicovaginal secretions and preterm delivery. It can be suggested that; the higher rate of positivity of fetal fibronectin between the gestational ages of 20-23 weeks, may be due to presence of fetal fibronectin between these weeks phsiologically. We concluded that; the usage of this marker to predict the preterm delivery is not suitable between these gestational ages. The number of participiants in our study was not enough to reach a significant conclusion so more studies with higher number of participiants must be done. 51 | en_US |
dc.language | Turkish | |
dc.language.iso | tr | |
dc.rights | info:eu-repo/semantics/embargoedAccess | |
dc.rights | Attribution 4.0 United States | tr_TR |
dc.rights.uri | https://creativecommons.org/licenses/by/4.0/ | |
dc.subject | Kadın Hastalıkları ve Doğum | tr_TR |
dc.subject | Obstetrics and Gynecology | en_US |
dc.title | 20-23 hafta arası gebelerde servikal sekresyonda fetal fibronektin ile servikal uzunluğun erken doğum riskini belirlemedeki yeri | |
dc.title.alternative | The role of fetal fibronectin in cervico vaginal secretions and length of cervix in determining the risk of preeterm delivery between the gestational ages 20-23 weeks | |
dc.type | doctoralThesis | |
dc.date.updated | 2018-08-06 | |
dc.contributor.department | Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı | |
dc.identifier.yokid | 185428 | |
dc.publisher.institute | Tıp Fakültesi | |
dc.publisher.university | DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ | |
dc.type.sub | medicineThesis | |
dc.identifier.thesisid | 165324 | |
dc.description.pages | 66 | |
dc.publisher.discipline | Diğer |