dc.description.abstract | Diz ekleminin yaralanma sonrası en sık etkilenen yapılarının başında menisküsler gelir.Spor yaralanmaları, trafik kazaları gibi direk travmalarla menisküs patolojileri oluşabildiğigibi, yaşla birlikte menisküs elastikiyetinin kaybı ve dejenerasyonu sonrası da yırtıklarolabilir. Medial menüsküs arka boynuzu medial kompartmana gelen stresin büyük kısmınadirenir. Arka boynuzun tibiaya yapışma yeri kuvvetlidir ve az hareketlidir bu yüzdendejenerasyona ve yırtıklara karşı hassasdır. İnvitro yapılan bir çalışmada arka boynuz radialyırtığı ile total menisektomi karşılaştırılmış; her ikisinde de medial kompartmanda aynıderecede basınç artışı saptanmıştır .Medial menisküs arka boynuz radial yırtıklarının menisküs gerginliğinde azalmayaneden olduğu, yük taşıma kapasitesini azalttığı, eklem temas basıncını arttırdığı ve dejeneratifosteoartrite ilerlemeye yol açtığı gösterilmiştir. Bu nedenle bu tip yırtıklara ayrı bir önemverilmiştir. Çalışmamızda 50 yaş üstü artroskopik menisektomi uygulanan hastalarda bu tipyırtıkların diğer medial menisküs yırtıkları ile karşılaştırmasını yaparak, iki grup arasında:a) Başvuru anında ve menisektomi sonrası uzun dönem takiplerinde klinik parametreler arasıfarkları,b) Menisektomi sonrası uzun dönem takiplerinde artroz dereceleri arası farkları,c) Preoperatif ve postoperatif MRG'leri bulunan hastalarda ölçülen ekstrüzyon miktarlarınınmenisektomi sonrası gösterdikleri değişimi belirleyip, medial menisküs arka boynuz radialyırtıklarının tarif edildiği gibi diğer medial menisküs yırtıklarından başvuru anındaki kliniközellikler ve prognoz açısından sonuçlarının daha kötü olup olmadığını araştırmayıamaçlamaktayız. Ayrıca literatürde rastlamadığımız preoperatif ve postoperatif menisküsekstrüzyon miktarı karşılaştırmasını yaparak menisektomi sonrası nasıl bir değişimgösterdiğini bulmayı amaçlamaktayız.İki ortopedik cerrah tarafından 1993-2008 yılları arasında klinik ve radyolojikdeğerlendirmesi ile artroskopisi yapılan, bulguları 9 sayfalık formlara(ek1-ek2) kaydedilenhastalar incelendi. Bu hastalardan 50 yaş üstünde olanlar ve medial menisküs yırtığı bulunan254 hasta değerlendirmeye alınmış, 49 hasta çalışmaya dahil edilmiştir. 22 hastada medialmenisküs arka boynuz radial yırtığı bulunmuştur ve bu hastalar asıl çalışma grubunuoluşturarak grup A olarak isimlendirilmiştir. Radial yırtık dışı medial menisküs yırtıklarınınbulunduğu hastalar grup B olarak isimlendirilmiştir ve B grubu da 27 hastadan oluşmaktadır.İki grup önce cinsiyet, yaş, VKİ, etkilenen taraf, TDP öyküsü, izlem süreleri açısındankarşılaştırıldı. Direkt radyografiler ve MRG'ler üzerinde yapılan ölçümler, Lysholm skorları,VAS skorları iki grup için de ayrı ayrı tüm parametreler göz önünde bulundurularak ayrıntılıolarak incelendi. İki grup arası bakılan parametrelerde preoperatif alınanlar ile postoperatifalınanlar hem kendi içerisinde hem de karşılıklı olarak değerlendirildi. İstatistikseldeğerlendirmede Chi-square testi, Mann-Whitney U testi, Student's t testi kullanıldı. p<0.05için sonuçlar istatistiksel olarak anlamlı kabul edildi..Çalışma grubunda 49 hasta vardı. Hastaların yaş ortalaması 59 (+/- 7,3) ( 50-76)'dur.15 erkek (%30,6) ve 34 kadın (%69,4) hastanın %42,9'unda (21) sağ, %57,1'sinde (28) soldiz tutulmuştu. Tüm hastaların 29'unda (%59,2) travma öyküsü yoktu. 20'sinde (%40,8) isetravma öyküsü vardı. Hastaların ortalama VKİ'leri 28,6(+/- 2,9)'dı. Ortalama takip süresi11(+/- 3,3) yıl idi(6-19).Medial menisküs radial yırtık olan grupta 7(%31,8) hastaya TDP uygulanır iken diğeryırtıkların bulunduğu gruptan 4(15,4) hastaya TDP uygulanmıştır. Medial menisküs arkaboynuz radial yırtıkları(grup A) için ortalama preoperatif Kellgren-Lawrence değeri 2(+/-0,7)'ken postoperatif 2,9 (+/-0,7) olmuştur. Diğer medial menisküs yırtıkları(grup B) içinortalama preoperatif Kellgren-Lawrence değeri 1,9(+/-0,9)'ken postoperatif 3 (+/-0,7)olmuştur. İki grup kendi içerisinde preop-postop Kellgren-Lawrence değerleri açısındankarşılaştırıldığında anlamlı bir artma saptanmıştır ancak gruplar arası postoperatif sonuçlardafark yoktur. Medial menisküs arka boynuz radial yırtıkları için preoperatif eklem aralığımesafesi ortalama 5,75mm(+/-2,21)'ken postoperatif 4,78mm(+/-2,56) olmuştur. Diğermedial menisküs yırtıkları için preoperatif eklem aralığı mesafesi ortalama 5,27mm(+/-1,50)iken postoperatif 4,08mm(+/-1,49) ye gerileyerek anlamlı bir azalma göstermiştir. İki grubunpostoperatif eklem aralığı mesafeleri arasında anlamlı fark yoktur. Grup A'da preoperatifortalama 61(+/-13,20) olan Lysholm skorları, postoperatif ortalama 72(+/-17,52)'ayükselmiştir. A grubunda yer alan hastaların preoperatif VAS değerleri ortalama 7,4(+/-1,2)iken postoperatif 5,2(+/-2,7)'ya gerilemiştir. Grup B deki hastaların preoperatif ortalama59,6(+/-13,3) olan Lysholm skorları, postoperatif ortalama 78(+/-17,3)'e yükselmiştir.Preoperatif VAS değeri ortalama 7,4(+/-0,9) iken postoperatif 3,9(+/-2,6)'a gerilemiştir. İkigrup bu klinik parametreler açısından karşılaştırıldığında yine anlamlı sonuç çıkmamıştır.Çalışmamızda medial menisküs arka boynuz radial yırtıklarının bulunduğu, Agrubunu oluşturan hastalarda, diğer medial menisküs yırtıklarından oluşan B grubunuoluşturan hastalara göre daha kötü radyolojik ve klinik sonuçlar beklemekteydik. Ancak ikigrup arası Lysholm skorları, VAS skorları, Kellgren-Lawrence evreleri, eklem aralığıdaralması miktarları, menisküs ektrüzyon miktarları, fizik muayene testleri karşılaştırıldığındaanlamlı bir fark bulunamamıştır. Sonuç olarak medial menisküs arka boynuz radialyırtıklarının başvuru anında ve menisektomi sonrası uzun dönemdeki klinik ve radyoljiközelliklerinin benzer olduğunu bulduk. | |
dc.description.abstract | The meniscus are the first to be the most frequently affected structures in the aftermathof the injury of the knee joint. As well as meniscal pathology may occur due to direct traumassuch as sports injuries, traffic accidents, meniscal tears may also emerge due to loss ofmeniscal elasticity and degeneration accompanied with aging. Posterior horn of medialmeniscus resists most of the stress that comes to the medial compartment. The sticking pointof the posterior horn to the tibia is steadfast and less mobile for that reason it is more sensitiveto degeneration and tears. Within a study where an in vitro is performed the posterior hornradial tear and total meniscectomy has been compared and the same extent of pressureincrease has been determined in the medial compartment in both of them.It has been demonstrated that the medial meniscus posterior horn radial tears caused adecrease in the meniscus tension, reduced the capacity of load carrying, increased the jointcontact pressure and pave the way for degenerative osteoarthritis development. For thatreason such kind of tears have been given particular importance. In our study we aim atfinding the following between the two groups by comparing the tears in the patients who areover 50 years of age and whereon arthroscopic meniscectomy has been applied with othermedial meniscus tears:a) the difference between the clinical parameters in the admission phase and in the course oflong period tracking in the post-meniscectomy stage,b) the differences between the degree of arthrosis in the course of long period tracking in thepost-meniscectomyDetermining the changes demonstrated in post-meniscectomy by the extrusionamounts measured in the patients whereof preoperative and postoperative MRIs are availableand examining whether the medial meniscus posterior horn radial tears have worseconsequences in terms of clinical features and prognosis at the time of application ascompared to the other medial meniscus tears. Additionally after we make the comparison ofthe amount of preoperative and postoperative meniscal extrusion which we have notencountered in the literature we intend to find what kind of changes it demonstrates in postmeniscectomy.The patients whose clinical and radiological evaluation and arthroscopy have beenmade by two orthopedic surgeons in 1993-2008 and findings whereof have been recorded inthe forms comprised of 9 pages (Annex 1 and Annex 2) were examined. 254 patients fromamong such patients who are over 50 years of age and having medial meniscus tears havebeen evaluated and 49 patients have been included in the study. 22 patients have beendiagnosed to have medial meniscus posterior horn radial tear. The patients having medialmeniscus tears outside of radial tears have been named as Group B and such group B iscomposed of 27 patients.The two groups have been firstly compared in terms of gender, age, BMI, the affectedparty, TDP history and monitoring periods. The measurements performed on directradiographics and MRI, Lysholm scores, VAS scores have been examined in detail for bothgroups separately by considering the entire parameters. With regards to parameters examinedamong two groups, the ones which have been taken as preoperative and postoperative havebeen both evaluated in their own context and mutually. Chi square test, Mann- Whitney U testand the Student's test have been used in statistical assessment. The results for p<0.05 havebeen accepted as statistically significant.There were 49 patients in the study group. The mean age of the patients was 59 (+/-7.3) (50-76). The right knee with a number of (21) got stiffed in 42.9% of 15 male (30.6%)and 34 female (69.4%) patients and the left knee with a number of (28) in 57.1% of suchpatients. From among the entire patients 29 of them (%59.2) had no trauma history. And 20%thereof had a trauma history. The average BMI of the patients was 28.6 (+/- 2.9).The averagetracking period was 11 (+/- 3.3) years (6-19). While TDP has been applied to 7 (31.8%)patients in the group with medial meniscus radial tear, TDP has been applied to 4 (15.4)patients within the group with other types of tears. While average preoperative Kellgren-Lawrence value for the ones with medial meniscus posterior horn radial tears (Group A) was2 (+/- 0.7) the postoperative value was 2.9 (+/- 0.7). While average preoperative Kellgren-Lawrence value for the ones with other types of medial meniscus tears (Group B) was 1.9 (+/-0.9) the postoperative value was 3 (+/- 0.7).When the two groups are compared within theirown context in terms of preoperative - postoperative Kellgren - Lawrence values a significantincrease has been determined however there are no differences between the groups in terms ofpostoperative results. The preoperative joint space distance is averagely 5.75mm (+/- 2.21) formedial meniscus posterior horn radial tears, it is 4.78mm (+/- 2.56) for the postoperative. Thepreoperative joint space distance is averagely 5.27 mm (+/- 1.50) for other medial meniscustears, it has demonstrated a significant decrease by reducing to 4.08 mm (+/- 1.49) for thepostoperative. There is no significant difference between the postoperative joint spacedistances of the two groups. The Lysholm scores preoperative average whereof is 61 (+/-13.20) in Group A, have increased to 72 (+/- 17.52) in postoperative average. While thepreoperative VAS values of the patients in Group A was averagely 7.4 (+/- 1.2), thepostoperative ones have decreased to 5.2 (+/- 2.7).The Lysholm scores of the patients inGroup B the preoperative average of which is 59.6 (+/- 13.3) have increased to 78 (+/- 17.3)in postoperative average. While the preoperative VAS value was averagely 7.4 (+/- 0.9) itdecreased to 3.9 (+/- 2.6) in the postoperative. When the two groups have been compared interms of such clinical parameters, no significant results have been obtained again.In our study we have been expecting that Group A patients in which medial meniscusposterior horn radial tears are abundant would give worse radiologic and clinical results ascompared to those comprising Group B in which there are patients with other medialmeniscus tears. However a significant difference has not been found when two groups havebeen compared in terms of Lysholm scores, VAS scores, Kellgren-Lawrence phases, jointspace narrowing amounts, meniscal extrusion amounts and physical examination tests.Consequently we have found out that the medial meniscus rear horn radial tears were similarin the time of application and in the long period of post-meniscectomy and that theirradiologic features were also the same. | en_US |