GEORGE WİLHELM FRİEDRİCH HEGEL`İN SANAT ANLAYIŞI

Abstract

George Wilhelm Friedrich Hegel (1770-1831), yaşamı boyunca geçirdiği sıkıntılı dönemlere rağmen kendi felsefi sistemini oluşturmaya çalışmış bir filozoftur. Çevresinde bulunan arkadaşları yardımı ile derslere katılmış ve hem öğrenmiş hem de öğretmiştir. Felsefeyi çok önemli bir disiplin alanı olarak gören olan Hegel, felsefi konularla ilgili oldukça önemli pek çok eser vermiştir. Bu eserlerinde sanata da büyük önem göstermiş ve sanat ve sanat dalları açısından önemli düşünceler ileri sürmüştür. Güzel Sanatlar Felsefesi adını alan sanat, Hegel'in yoğun katkılarıyla felsefi bir disiplin haline gelmiştir. Hegel estetiği, idea ve tin kavramlarıyla idealist bir şekilde ele alarak incelemiştir. Genel felsefesi içerisinde önemli bir yere sahip olan Mutlak tin'i en üstün kavrama yetisi olarak açıklanmaktadır. İdealist bir şekilde ele aldığı estetiğinde Hegel, sanat içerisinde yer alan güzel ideasını somut bir şekilde karşımıza çıkararak bu ideanın duyular ile aktarılması sonucu oluştuğunu ve böylece doğa güzelliğinin sanat güzelliğinden daha değerli olduğu anlayışını savunmuştur. Hegel'in genel hatlarıyla felsefesinin temelini oluşturan tin üç biçimde; öznel, nesnel ve mutlak olarak ele alınabilir. Sanat, din ve felsefeyi ilgilendiren mutlak tin içerisinde yer almaktadır. Çünkü tin ancak kendisi için tin olduğu zaman tini oluşturabilmektedir. Amaç olarak kendine özgürlüğü adayan tin kavramı, kavramların kendi karşıtları ile birlikte düşünülerek ancak kendi bilincine ulaşabilmektedir. Bu çalışmada Hegel'in estetiğe bakışını genel hatlarıyla incelemeye çalıştık.

George Wilhelm Friedrich Hegel (1770-1831) encountered troubled periods in his life and tried to create his own philosophical life in this process. With the help of his friends, he attended and learned and taught. Hegel saw philosophy as a very important discipline, thought much about philosophy and produced works. In spite of the battles in the world, together with these works, he showed great importance to the field of art.The philosophy of Fine Arts has become a philosophical discipline with Hegel. Hegel studied aesthetics in an idealistic way with the concepts of idea and spirit. Absolute spirit, which has an important place in its general philosophy, is explained as the highest comprehension ability. In his idealistic aesthetics, he said that the beauty of the art is formed by the sense of being conveyed to us with the concrete form of the ideal and thus the beauty of nature is more valuable than the beauty of art.The spirit of Hegel's philosophy in general terms has been discussed in three ways. In the concept of spirit, which is considered as subjective, objective and absolute, art has taken place in absolute spirit that concerns religion and philosophy. Because tin can only create a tin when it is a tin for itself. The concept of devotion, which devotes itself to freedom as a goal, can only reach its own consciousness by considering the concepts together with their opponents. In this work, we tried to evaluate how he evaluated art in terms of both his life and his philosophy, and the concept of aesthetics, the beauty of nature and the beauty of art, as well as the philosophers he influenced in his life.