Nilgün Marmara ve Anne Sexton`ın şiirlerinin, kadınlık travmaları ve intiharları bağlamında, kültürler-arası düzeyde karşılaştırılması
dc.contributor.advisor | Akşehir Uygur, Mahinur | |
dc.contributor.author | Ölçüm Baloğlu, Ebru | |
dc.date.accessioned | 2021-05-02T07:55:56Z | |
dc.date.available | 2021-05-02T07:55:56Z | |
dc.date.submitted | 2021 | |
dc.date.issued | 2021-04-23 | |
dc.identifier.uri | https://acikbilim.yok.gov.tr/handle/20.500.12812/564262 | |
dc.description.abstract | Bu araştırmanın amacı, farklı kültürden iki kadın şairin, yaşamöyküleri ve şiirlerini karşılaştırarak, bu entelektüel kadınların toplumdakicinsiyet eşitsizliğine ve kendilerine dayatılan toplumsal cinsiyet rollerineintihar ile başkaldırmalarını irdelemektir. Bu anlamda bu çalışmatoplumdaki kadın algısının, kültür, meslek, sınıf, ırk gözetmeksizin kadını,ona atfedilen görevler ile yok etme ya da varlığını yok sayma durumunukültürler-arası düzeyde Nilgün Marmara ve Anne Sexton şiirleri üzerindenortaya koymayı amaçlar. Tüm kadınlar için bu yok sayılma durumunun birtravma etkisi yarattığı açıktır. Dolayısıyla, bu çalışma travmalarınınsonuçları intihar olsa da, yaşarken buhranlı dönemlerini yansıtan şiirleri ileher iki şairinde kadınlık deneyimleri çerçevesinde ne tür benzerliklere sahipolduklarını görmek ve durumlarını karşılaştırarak kadınlarınikincilleştirilme ve yok sayılma deneyimlerinin kültürler ötesi boyutlarınıkeşfetmek için faydalı olacaktır. Araştırmanın metodunda, her iki şaire aithayat hikâyeleri ve şiirleri üzerinden metin analizi yapılacaktır. Şiirleriniçeriklerinde var olan baskın erkek rollerinin kadını ikincilleştirmesi özellikleFreud'un psikanaliz kuramı ile değerlendirilecektir. Ayrıca, toplumdakadınlık deneyimlerinin zorlukları, mücadeleleri, iç dünyalarındakikarmaşa, benlik hesaplaşmaları ve yok olma tercihleri, 'Travma Teorisi' ve'Gizdökümcülük(itirafçılık)' geleneği çerçevesinde incelenecektir. Bumetotlar temel alınarak Nilgün Marmara ve Anne Sexton, şiirlerinde kafesolarak nitelendirilen 'özel alan'a itilerek bölünmüş kimliklere hapsedilen veeşitsizliğin sembolü haline gelen kadın algısını deşifre etmiştir. Ayrıca her ikişair de intiharla tezahür eden kendi bedeni üzerinde söz sahibi olmaeylemlerini açıkça sanatlarıyla ortaya koymuştur. Yapılan incelemesonucunda başarılı sanat eserleri ile kadın tarihi açısından önem arz etselerde her iki kadın şair de var olma yöntemi olarak ne yazık ki yokluğu seçmişve düzene karşı başkaldırılarını intiharları ile göstermişlerdir. | |
dc.description.abstract | The aim of this study is to scrutinize the suicideof two women poets inorder to rebel against the gender inequality in society and the gender rolesimposed on them, by comparing the life stories and poems of two womenfrom different cultures. In this sense, this study aims to reveal the situation ofdestroying or ignoring the perception of women in the society with the dutiesassigned to them, regardless of culture, profession, class, race; through thepoems of Nilgün Marmara and Anne Sexton at the intercultural level. It isclear that this act of neglect has traumatic effects for all women. Therefore,although the consequences of their traumas were suicidal, it will be useful tosee the similarities of both poets in terms of their female experiences with thepoems reflecting their depressed periods while living, and to explore thetranscultural dimensions of women's secondaryization and disregardexperiences by comparing their situation. In the method of the research, atext analysis will be made through the life stories and poems of both poets.The subordination of women by the dominant male roles within the poemswill be evaluated especially with Freud's theory of psychoanalysis. Moreover,the difficulties and struggles of women's experiences in the society, theconfusion in their inner world, self-reckoning and preferences of absence willbe examined within the framework of the `Trauma Theory` and`Confessionism` tradition. Based on these methods, Nilgün Marmara andAnne Sexton deciphered the perception of women imprisoned in dividedidentities and became a symbol of inequality by being pushed into the`private space`, which is described as a cage in their poems. Furthermore,both poets have clearly demonstrated their acts of having a say over theirown body, which manifested through suicide. As a result of the examination;both female poets unfortunately chose the absence as their method ofexistence and showed their rebellion against the order with their suicides,although they are important in terms of women's history with theirsuccessful works of art. | en_US |
dc.language | Turkish | |
dc.language.iso | tr | |
dc.rights | info:eu-repo/semantics/openAccess | |
dc.rights | Attribution 4.0 United States | tr_TR |
dc.rights.uri | https://creativecommons.org/licenses/by/4.0/ | |
dc.subject | Sosyoloji | tr_TR |
dc.subject | Sociology | en_US |
dc.title | Nilgün Marmara ve Anne Sexton`ın şiirlerinin, kadınlık travmaları ve intiharları bağlamında, kültürler-arası düzeyde karşılaştırılması | |
dc.title.alternative | An intercultural comparison of poetry of Nilgün Marmara and Anne Sexton in terms of traumas of womanhood and suicide | |
dc.type | masterThesis | |
dc.date.updated | 2021-04-23 | |
dc.contributor.department | Diğer | |
dc.identifier.yokid | 10268073 | |
dc.publisher.institute | Sosyal Bilimler Enstitüsü | |
dc.publisher.university | MANİSA CELÂL BAYAR ÜNİVERSİTESİ | |
dc.identifier.thesisid | 659272 | |
dc.description.pages | 91 | |
dc.publisher.discipline | Diğer |