dc.contributor.advisor | Giray, Kıymet | |
dc.contributor.author | Dündar, Mesut | |
dc.date.accessioned | 2021-04-26T09:15:15Z | |
dc.date.available | 2021-04-26T09:15:15Z | |
dc.date.submitted | 2008 | |
dc.date.issued | 2018-08-06 | |
dc.identifier.uri | https://acikbilim.yok.gov.tr/handle/20.500.12812/520879 | |
dc.description.abstract | Beylerbeyi Sarayı, Boğaziçi'nin Anadolu yakasında, Kuzguncuk ve Çengelköyarasındaki Beylerbeyi semtinde yer almaktadır. Tarihi geçmisi Bizans dönemine kadaruzanan bölgedeki ilk Türk yapılasması Fatih'le baslamıs, çesitli dönemlerde yapılan kasırve kösklerle gelismis; II. Mahmud zamanında, köskleri ve diğer birimleriyle bölgenin enbüyük sahil sarayı durumunu ulasmıstır. Ancak 1851'deki yangında büyük bir kısmı yananbu saray Sultan Abdülaziz tarafından yıktırılarak yerine 1863-1865 yıllarında bu günküBeylerbeyi Sarayı yaptırılmıstır. Mimarı Sarkis Balyan'dır.Beylerbeyi Sarayı, büyük bir ana yapı ile ona bağlı Serdab Kösk, Sarı Kösk, DenizKöskleri ve Ahır Köskü ile diğer hizmet binalarının teskil ettiği yapılar grubundan olusanbir külliye niteliğindedir. Külliyeyi olusturan yapılar, eski sarayın yerlesim semasına göre,denizden geriye doğru setler halinde yükselen genis bir arazi içindeki birbirinden bağımsızsistematik olmayan bir biçimde yerlestirildiği görülmektedir. Saray ana binası kıyıda yeralmıs, diğer yapılar gerideki set bahçelerine serpistirilmistir.Dönemin siyasi, sosyal ve kültürel eğilimlerine bağlı olarak Batılı bir anlayısınürünü olarak görülen Beylerbeyi Sarayı'nı olusturan yapılar genel itibariyle gelenekselOsmanlı konut semasına dayanan plan tasarımlarının çesitli varyantlarının ortayakoyarlar. Bir bodrum üzerine iki katlı olarak insa edilen ve Mabeyn, Harem ve Hünkârdairelerinden olusan saray binası, Türk konutunun eyvanlı orta sofalı plan seması, batılıbir anlayısla bir bütün teskil edecek sekilde bölümler birbirleriyle iliskilendirilerek tekseferde tasarlanarak saray ölçeğine tasınmıstır. Üç birin dikdörtgen bir çerçeve içerisineoturtulmus, dikdörtgen çerçeve giris ve simetrik konumlu odaların çıkmalarıylahareketlendirilmistir. Daha önce Dolmabahçe Sarayı'nda denen ve dikdörtgen çerçeveningeometrisi değistiren uygulama Beylerbeyi Sarayı'nda fazla zorlanmadangerçeklestirilmistir.Beylerbeyi Saray külliyesini olusturan yapıların plan semalarının biçimlenisindekendini hissettiren Batı unsurları kütle tasarımında daha etkin durumdadır. Batının farklıüslup bilesenlerinin olusturduğu ve ?tüm üslupların üslubu? seklinde yorumlanan eklektiküslup yapıların genel konseptini olusturur. Kullanılan üslupların ağırlığı eserlere göredeğismektedir.Saray binası cephesi yatay bir etki olusturan kademeli kat arası silmeleri ve saçakkornisleri ile düsey düzlemler meydana getiren pencere gurupları, döne çıkarılan sütun vepilastrlar gibi mimari elemanların kullanımıyla denge sağlanmıstır. ??bir nevi VenedikRönesansı?? olarak tanımlanan, Neo-Klasik üsluba ait elemanları ön plana çıktığı bucephe düzenlemesinde, alt kat pencerelerinin kemer aynalarının cepheden tasırılarakvurgulanması, ikinci kat pencerelerinin üstten silmelerle çevrelenerek kemerlerininbelirginlestirilmesi ve köselerin gömme sütunlarla belirsizlestirilmesi klasik dısı biryaklasım olarak görülür. Neo-Barok olarak yorumlanan bu eğilimler giris cephelerindekolonların öne çıkarılması ve üç yöne yayılan merdiven kuruluslarında ön planaçıkmaktadır.Yapının cephe düzenlemesinde hâkim olan Greko-Romen biçimlerle Neo-Barokdüzenlemeden olusan seçmeci yaklasım, iç mekânda yerini Oryantalist bir historisizminağırlık kazandığı konsepte bırakmıstır. Bu Oryantalist yaklasım, özellikle ortasındakimermer havuzu ile divanhane geleneğine referanslar veren Havuzlu Salon'la birlikte MaviSalon ve Mabeyn Üstkat Salonu'nun süslemelerindeki sarı, kırmızı ve mavi renkli moreskmotifler, Havuzlu Salon ile Mavi Salon'da kullanılan moresk sütun baslıkları ve yinemerdiven kovalarının, Magrip evlerinin üstten ısık ala iç avlularını andıran sekizgenpiramidal cam örtüleriyle yoğunluk kazanmaktadır.Kompleksin diğer iki büyük yapısını olusturan Serdab Kösk ve Sarı Kösk, orta sofalıplan tipi ile bir benzerlik arz etmekle birlikte söz konusu plan semasının uygulanmasındabazı farklılıklar söz konusudur. Genel sema itibariyle orta aksta bir sofa ve iki yandakibirer odadan ibarettirler. Orta sofalı plan semasının Sarı Köskte haçvari bir kılıf içerisinealınması geleneksel kompozisyonun Batılı bir anlayısla tasarımının özgün bir yorumunuortaya koymaktadır. Saray ana binası ile birlikte tasarlandığı anlasılan Sarı Kösk'ün de dıscephe düzenlemesinde Neo-Klasik ve Neo-Barok'tan olusan eklektik üslup görülürken içmekân süslemesinde geleneksel ögelerinde katıldığı Oryantalist bir yaklasım hâkimdir.Kısmen arazi içine gömülü tasarımı ile Osmanlı köskleri içinde ayrı bir önem arz edenSedab Kösk ise II. Mahmud dönemine özgü Ampir üslubun çizgilerini tasır. Köskünhavuzlu salonu da doğulu ögelerin batılı bir yorumla biçimlenisin en iyi örneklerindenbirini sunan özgün bir yorumu ortaya koymaktadır.Deniz ve Ahır kösklerinin hâkim elemanlı tip olarak tanımlanan plan tasarımındada geleneksel Osmanlı konut semasından yola çıkılmıs olmakla birlikte, kütle tasarımıyladiğer yapılardan tamamen farklı bir uygulama göstermektedir. Özellikle, poligonal birsalon, derin revaklı giris ve yanlardaki küçük servis mekânlarıyla birer bahçe kameriyesigörünümündeki Deniz Köskleri, küçük boyutları ile islevinin ötesinde mimarın yeni imgearama denemelerinin son derece yaratıcı örneklerini sunar. ?slevi gereği farklı bir planözelliği gösteren Ahır Köskü de, cephe ortasında tasıntı yapan ve gerçektende kösk niteliğitasıyan sekizgen mekânı ile Deniz Köskleri'ne benzeyen bir tasarım gösteriri. Saraybinasının iç tasarımında görülen Magrip-Endülüs kaynaklı Oryantalist historisizmin önplana çıktığı mimari anlayıs her iki köskün kütle tasarımının genel konseptiniolusturmaktadır. Poligonal kütlelerin soğan biçimli sivri kemerlerle yükseltilmesi vecephelerde atnalı kemerlerden olusan düzenlemelere yer verilmesi yanında sekizgen tabanaoturan çadır biçimli eğrisel örtüsü ile geleneksel referanslar da içeren köskler,oryantalizmin Osmanlı mimarisindeki özgün ve erken örneklerinden birini sunmaktadır.Sonuç itibariyle, Beylerbeyi Sarayı kendisini olusturan tüm yapılar ve peyzajdüzenlemesi, yapıların mimari ve süslemesi ile dönemin genel mimarlık anlayısını yansıtanözellikleri yanında, Batılılasmanın getirdiği mimari anlayıs çerçevesinde, yeni arayısları daortaya koyan kendine özgü bir eseri olusturmaktadır. | |
dc.description.abstract | Beylerbeyi Palace is situated on the Anatolian side of Bosphorus, in Beylerbeyidistrict between Kuzguncuk and Çengelköy. Its story dates back to the Byzantine Era andthe first Turkish settlement in that area began with Mehmed II, later florished withpavilions and pavilions built in various periods, and with its villas and other extensions itbecame the biggest waterside palace of that area during the reign of Mahmud II. However,a big part of it was burned in 1851 Fire and Sultan Abdülaziz get it demolished and insteadbuilt today?s Beylerbeyi Palace in 1863-1865. Its architect was Sarkis Balyan.Beylerbeyi Palace shows the characteristics of a külliye which consists of a group ofconstructions including a big main building and Mermer Kösk (Marble Pavilion), SarıKösk (Yellow Pavilion), Deniz Köskleri (Sea Pavilions) and Ahır Köskü (Stables Pavilion)and other service buildings attached to it. It is observed that the buildings forming thekülliye, according to the old palace?s layout schema, are situated not systematically butindependently within a space stretching from sea interior as layers. The main building ofthe palace is by the coast, the other buildings are scattered within layers of gardens at theback.The buildings that form Beylerbeyi Palace, which is regarded as a product of aWestern intelligence representative of the political, social and cultural tendencies of theera, represent the various versions of planning designs based on traditional Ottomanhousing schema. The palace building, which was built upon a basement as two storied andconsists of Mabeyn, Harem and Hünkâr buildings, was customized into palace scale usinga combined Turkish housing schema with eyvan and middle hall and Western style andeach part forming a composition. Each three rectangles was fit into a frame and thisrectangular frame was activated by expulsion of the entry and symetrical rooms. Theapplication that was used in Dolmabahçe Palace before and changed the geometry ofrectangular frames was used in Beylerbeyi Palace quite easily.Western elements that become apparent in the formation of the planning schemas ofthe buildings constituting the Beylerbeyi Palace Complex prove more affective in bodydesign. Eclectic style, consisting of different style components of West and regarded as?style of all styles? constitute the basic concept of the buildings. The body of the stylechanges depending on the kind of work.For the front-line of the palace building, balance was maintained with the use ofarchitectural elements such as erasures between the floors which provide horizontal effect,window groups that form vertical planes with eaves cornices, put forward pillars and piers.In this front-line decoration, in which elements from Neo-Classical style, which is alsodescribed as Neo-Renaissance, became apparent, the highlightening of the arch panels ofthe ground floor by slopping, the crystallizing of arches by surrounding the windows ofthe upper floor with erasures from the top and the bedimming the corners with built-incolumns are seen as an approach different from the classical ones. These tendencies thatare interpreted as Neo-Baroque come into prominence in the highlightening of columns atthe entrance fronts and in the formation of stairways outstretching to three directions.The eclectic approach which consists of Greek-Roman forms dominating the frontlinedesign of the building and Neo-Baroque arrangements is replaced by a concept mostlyinfluenced by oriental historicism in the interior parts. This oriental approach is intensifiedby Hall with a Pool that makes references to ?Divanhane? tradition especially with themarble pool in the middle, yellow, red and blue colored Moresque motives in theornamentation of the Blue Hall and Mabeyn Upstairs Hall, Moresque column captionsused in Hall with a Pool and Blue Hall, and again octagonal pyramidal glass wraps ofstairs buckets that favor the inner atriums of Magrip houses that receives light from thetop.Marble Pavilion and Yellow Pavilion which constitute the two large part of thecomplex bear resemblance with their middle hall planning types but it also showdifferences as far as the application process of the plan in question is concerned.Concerning the general schema, they consist of a hall in the middle axle and two roomsnext to it. The planning schema of the middle hall?s being covered like a shape of a Crossdemonstrates an original interpretation of traditional composition with Western style. InYellow Pavilion?s front-line design, which was done together with that of palace mainbuilding?s an eclectic style consisting of Neo-Classical and Neo-Baroque style is observedwhile in its interior furnishing an oriental approach which is also accompanied bytraditional elements is present. Marble Pavilion that hold its special position with itspartially built-in structure into land, on the other hand, bears the characteristics of Ampirstyle that is unique to the era of Mahmud II. Mantion?s hall with pool is another originalinterpretation that represents one the best examples of formation of oriental elements witha Western approach.In the planning schema that is described as the dominant element of Sea andStables Pavilions, traditional Ottoman housing schema is present and it is a totally differentapplication than other buildings with its body design. Especially Sea Pavilions, with theirappearance of a garden summerhouse thanks to their polygonal hall, deep porch entranceand little service spaces next to them, with its small size beyond its function, stand out asone of the most creative examples of architect?s search for new images. Stables Pavilion,which portrays a different planning feature due to its function, has a slope towards frontlineand has octagonal space as real characteristic of a pavilion, show a similar design tothat of Sea Pavilions. Architectural intelligence, mostly influenced by Magrib-Andaluciaoriental historicism which is apparent in the interior design constitutes the general conceptof the body design of the both pavilions. The pavilions which bear traditional references byelevation of polygonal bodies with onion shaped sharp arches, situation of arrangementsconsisting of horseshoe arches at frontlines together with octagonal built-in tent shapedcurvilinear wraps, present one of the earliest and unique examples of orientalism inOttoman architecture.Consequently, Beylerbeyi Palace constitutes a unique work of art exhibiting newattempts within the framework of new architectural approaches presented byWesternization together with the arrangement of all buildings and landscape architecture,besides the features of ornamentation that represent the architectural intelligence of theera. | en_US |
dc.language | Turkish | |
dc.language.iso | tr | |
dc.rights | info:eu-repo/semantics/openAccess | |
dc.rights | Attribution 4.0 United States | tr_TR |
dc.rights.uri | https://creativecommons.org/licenses/by/4.0/ | |
dc.subject | Sanat Tarihi | tr_TR |
dc.subject | Art History | en_US |
dc.title | Beylerbeyi Sarayı | |
dc.title.alternative | Beylerbeyi Palace | |
dc.type | doctoralThesis | |
dc.date.updated | 2018-08-06 | |
dc.contributor.department | Sanat Tarihi Ana Bilim Dalı | |
dc.subject.ytm | Ottoman architecture | |
dc.subject.ytm | Palaces | |
dc.subject.ytm | Pavilions | |
dc.subject.ytm | Beylerbeyi Palaca | |
dc.subject.ytm | 19. century | |
dc.identifier.yokid | 312915 | |
dc.publisher.institute | Sosyal Bilimler Enstitüsü | |
dc.publisher.university | ANKARA ÜNİVERSİTESİ | |
dc.identifier.thesisid | 228155 | |
dc.description.pages | 687 | |
dc.publisher.discipline | Diğer | |