Temel zemini iyileştirme yöntemleri ve uygulamaya yönelik iki proje çalışması

Abstract

rv ÖZET Yirminci yüzyılda başlayan ve günümüzde de süren hızlı nüfus artışı, hızlı kentleşme ve sanayileşme, gelişmiş ülkelerdekine benzer şekilde Türkiye'de yapı alanlarının hızla tükenmesine neden olmuştur. Buna bağlı olarak her geçen gün yeni yapılaşma alanlarının açılması zorunlu hale gelmiştir. Bu yeni açılan alanların arasında, zaman zaman, geoteknik açıdan yapılaşmaya uygun olmadığı kanıtlanmış alanların da, bir başka deyişle taşıma gücü zayıf olan temel zemini özellikleri gösteren alanların da yapılaşmaya açıldığı görülmüştür. Zayıf temel zeminlerinde karşılaşılan düşük taşıma gücü ve yüksek deformasyon sorunları temel zeminini iyileştirme konusunda yeni yöntem ve tekniklerin geliştirilmesini ve uygulamasını gerekli kılmıştır. Bu çalışmada önce iyileştirme uygulaması gerektiren zeminlerin geoteknik özellikleri tanıtılmış sonra temel zemini iyileştirme yöntemleri üzerine yapılmış önceki çalışmaların kaynakça araştırmalarından elde edilmiş bulgular bir düzen içerisinde ayrıntılı olarak sunulmuştur. Sonraki bölümde uygulamaya yönelik yapılan iki proje çalışması anlatılmıştır. Birinci proje çalışması yirminci yüzyılın ilk yansında kurutulan bir bataklık arazi üzerine doksanlı yılların ikinci yarısında kurulan ve üzerinde yapımına başlanan sanayi kuruluştan ile gündeme gelen Kayseri Serbest Bölgesinde yapılan çalışmalar ile ilgili proje olup, diğeri ise yapımından hemen sonra başlayan ve son depremlerle hızla artan oturmalardan zarar gören Sivas Vali Bekir Aksoy İlköğretim Okulu temel zemini iyileştirme projesidir. Sonuç bölümünde yapılan tüm çalışmalar genel olarak değerlendirilmiş, elde edilen bulgular yorumlanmıştır.

V ABSTRACT As a result of the fast growth of the population, the rapidly ongoing urbanization and industrialization that began in the twentieth century and still continues today, has caused an enormous consumption of the urban development areas in Turkey. Consequently, it has become an utmost necessity to open new areas for urban development purposes especially in the recent years. Among these new areas, lands that have been proved to be geotechnically unsuitable, in other words, lands that show low bearing capacity properties, are occasionally opened up for urban development purposes. Low bearing capacity and high deformation problems, that are to be encountered in weak foundation soils, have made it evident that new methods and techniques should be developed and used in soil improvement studies. In this research, first geotechnical properties of the soils which are in the need of soil improvements are presented, and results obtained from the literature survey of the previous studies on soil improvement techniques are orderly presented in detail. In the next chapter, two applied project works are explained. The first project work is about the soil improvement studies of Kayseri Free Zone Project, which was allocated for industrial buildings since the late nineties on a mooreland area which was dried up in the first half of the twentieth century. The other project work is about the soil improvement application of the governor Bekir Aksoy Primary School which was damaged due to the settlements that started immediately upon the completion of the construction and rapidly increased after the recent earthquakes. In the conclusion chapter the soil improvement methods are reviewed and results obtained are evaluated.