İdari yargının görev alanının anayasal dayanağı

Abstract

Hukuk devleti ilkesinin tamamen yerleşebilmesi için hukuka bağlı bir idare ile idarenin yargısal denetimi gerekmektedir. İdarenin her türlü işlem ve eylemlerine karşı yargı yolunu açık tutan Anayasa, Danıştay'ı da idari yargı düzeninin tepesine koymuştur. Dolayısıyla yasa koyucunun takdir hakkını kullanarak, Anayasadaki hükümlere aykırı şekilde, idari bir uyuşmazlığın çözümü için adli yargıyı görevli kılması söz konusu değildir. Zira yasa koyucunun takdir hakkı Anayasa'ya uygunlukla sınırlıdır. 1982 Anayasası'nın idari yargı ayrılığını benimsediği göz önüne alındığında, yasa koyucunun idari nitelikli bir uyuşmazlığı adli yargının görev alanına sokan bir yasayı çıkarmasını sadece teknik bir yargılama usulü sorunu olarak görmek doğru olmaz. Sorunun hukuk devleti ilkesiyle de bağlantılı olması, idari yargının görev alanının Anayasal dayanağı olup olmadığının tespitini gündeme getirmiştir.

For the principle of rule of law completely settled, the administration must keep law and should be judicial control of the administration. According to the provisions of the Constitution, the State Council is the top of the administrative justice and all activities and acts of the administration can be judged. So the legislature has no right of discretion to change the jurisdiction of an administrative dispute by violating the Constitution.To determine the jurisdiction of the court importance is the nature of the dispute. Considering that the 1982 Constitution accepts the separation of the administrative jurisdiction, therefore, the change in jurisdiction is not only a technical procedure. The problem relates to the principle of rule of law, then we need to raise the constitutional basis of the competence of the administrative jurisdiction