Kliniğimizde 1976-1987 yılları arısında görülen delici göz yaralanmalarının çok yönlü değerlendirilmesi

Abstract

ÖZET Araştırmamızda Ocak 1976, Eylül 1987 tarihleri arasında Erciyes üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalma başvuran 365' i yabancı cisimsiz, 30 'u yabancı cisimli toplam 395 delici göz yaralanmalı hasta incelenmiştir. Araştırmamızın amacı yabancı cisimli ve yabancı cisimsiz delici göz yaralanmalarını çok yönlü değerlendirerek önlenmesi ve tedavi so nuçlarının daha başarılı olması yönünde bazı kararlara varılabilmesidir. Bu amaçla çalışmamızın daha kolay anlaşılabilmesi için genel bil giler kısmında kısaca delici göz yaralanmalarından bahsedildi. Delici göz yaralanmalı 395 olgunun büyük kısmını erkekler (% 73.4) ve 0-6 yaş grubu (% 29.4) teşkil etmektedir. Yaralanmadan sonra % 67 gibi yüksek bir oranda geç başvuru olmuş ve bu geç başvuru nedenlerinin en başta ge len sebebinin aile ihmali (% 64.1) olduğu görülmüştür. Delici göz yara lanmalarına neden olan yabancı cisimlerin büyük kısmının metal orjinli olduğu (% 90) ve en çok vitreusta (% 73.4) bulunduğu tespit edilmiştir.59 Ameliyat öncesi delici göz yaralanmalarına en çok eşlik eden bulgunun hipotoni (% 89.3), ameliyat sonrası en çok görülen komplikasyonun ise korneal vaskülarizasyon (% 23.3) olduğu görülmüştür. Delici göz yaralan malarına en fazla demir parçası (% 9.8) ve odun parçası (% 9.8) neden olmakta ve oluş sahalarına göre en büyük oranı (% 44. 3) oyun kazaları teşkil etmektedir. Bulgularımız yurt içi ve yurt dışı literatürle karşılaştırılmış ve büyük oranda uygunluk gösterdiği saptanmıştır. Genel kanımız şudur ki ailelerin ve çalışan işçi kesiminin delici göz yaralanmaları ve alınacak koruyucu tedbirler konusunda bilgileri ye tersizdir. Bu nedenle aileler ve işçi kesimi bu konuda eğitilmeli ve ko ruyucu tedbirlerin alınması sağlanmalıdır. Bu tip yaralanmalarda tedavi sonrası başarıyı artırmak için erken müdahale, operasyon mikroskobu kullanımı ve ortaya çıkan komplikasyonla- ra zamanında girişimin çok önemli olduğu kanısındayız. Göz klinikleri bünyesinde halk sağlığı oftalmolojisi ile ilgili birimlerin kurulmasıyla da göz hastalıklarının yanısıra, göz yaralanma larının da azalması sağlanacaktır.