Show simple item record

dc.contributor.advisorÇoruh, Atilla
dc.contributor.authorAbaci, Kamil
dc.date.accessioned2020-12-30T08:17:31Z
dc.date.available2020-12-30T08:17:31Z
dc.date.submitted1999
dc.date.issued2018-08-06
dc.identifier.urihttps://acikbilim.yok.gov.tr/handle/20.500.12812/496914
dc.description.abstractÖZET Bu deneysel çalışma Tıp Fakültesi Deneysel ve Klinik Araştırma Kurulu (proje no:87) ve Tıp Fakültesi etik kurulunun izniyle Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hakan Çetinsaya Deneysel ve Klinik Araştırma Merkezi'nde 1 Haziran - 30 Temmuz 1999 tarihleri arasında yapıldı. Bu çalışmanın amacı, topikal transdermal nitrogliserinin (Nitroderm TTS 5 mg) tek venli iskemik flow-through venöz flep yaşamı üzerine olan etkisini araştırmak. Bu tip fleplerde tabanın mı yoksa kenarın mı daha önemi vardır sorusuna yanıt aramak. Çalışmada ağırlığı 2500-3000 gr arasında değişen 36 adet Yeni Zelanda tipi 3 aylık beyaz erkek tavşan kullanıldı. Denekler iki gruba ayrıldı. Flep tabanının silikon tabaka ile ayrılmadığı birinci grup 21 tavşan; flep tabanının silikon tabaka ile ayrıldığı ikinci grup 15 tavşandan oluştu. Birinci grup; A (kontrol, 8 tavşan), B (tedavi, 8 tavşan), C (örtülü kontrol, 5 tavşan) alt gruplarına bölündü. İkinci grup; D 59(kontrol, 5 tavşan), E (tedavi, 5 tavşan), F (örtülü kontrol, 5 tavşan) alt gruplarına bölündü. Ketamin 80 mg/kg/im + midazolam 1 mg/kg/im ile anestezi sağlandı. Her kulakta İnada ve ark.'nın 1992'de tariflediği tek venli iskemik flow-through venöz deri flebi hazırlandı. Tedavi alt gruplarındaki fleplere postoperatif ilk üç gün 24 saat aralıklarla bir yenisi ile değiştirilen transdermal nitrogliserin (Novartis - Nitroderm TTS 5 mg) uygulandı. Örtülü kontrol alt gruplarındaki fleplere postoperatif ilk üç gün 24 saat aralıklarla bir yenisi ile değiştirilen yarı geçirgen poliüretan yapıdaki membran (Op-Site®) uygulandı. Uygulamaya flepler yatağına dikildikten hemen sonra başlandı. Postoperatif üçüncü gün A ve B alt gruplarından rastgele seçilen üçer tavşana florasan boya (50 mg/kg/iv), 22 GA IV kateter ile femoral ven kateterize edildikten sonra puşe tarzında verildi. Boyanan alanın yüzde ortalamaları (X±SD) alt grup A'da %55±4.88, alt grup B'de %76±5.29 tespit edildi. Bu fark istatistiksel olarak anlamlı bulundu (p<0.05). Farkın nitrogliserinin vazodilatasyon etkisinden kaynaklandığını düşündük. Fleplerin önce yatak çevresi, sonra kendisi periferden merkeze doğru boyanması hızlı kenar revaskülarizasyonunu düşündürdü. 14. günde fleplerin canlı alan yüzde ortalamaları (X±SD) ve aksiyel vene ortalama uzaklıkları (X±SD) hesaplandı. Makroskopik canlı ve nekrotik alanların histopatoloji ile uyumlu olduğu gözlendi. B alt grubu (%83±10.46, 17.4±3 mm) istatistiksel olarak, A (%60±15.29, 11.8±4 mm) ve C (%58±10.24, 12.8±2 mm)'ye göre daha büyük canlı alan yüzde ortalamasına sahipti. Ayrıca canlı alanın aksiyel vene ortalama uzaklığı daha uzundu. Bu fark istatistiksel olarak anlamlı bulundu (p<0.05). Canlı alan yüzde ortalaması ve aksiyel vene ortalama uzaklık yönünden D (%52±6.95, 12.5±1 mm), E (%57±8.89, 12.2±1), F(%55±10.16, 12±2 mm) alt grupları arasındaki farkın istatistiksel anlamlı 60olmadığı tespit edildi (p>0.05). Canlı alan yüzde ortalaması ve aksiyel vene uzaklık yönünden A ile D; C ile F alt grupları arasındaki fark istatistiksel anlamlı bulunmadı (p>0.05). Postoperatif üçüncü günde E alt grubundaki sekiz flepte flep tabanında oluşan serama flep kenarlarını yatak çevresinden ayırdı. Kenarlar sekonder iyileşti. Dört flepte silikon açığa çıktı. Oluşan inflamatuar reaksiyon ve flep canlı alan canlı alan yüzde ortalamasının küçük olması nedeniyle E alt grubu, B altgrubu ile karşılaştırılmadı. Ancak ölçümleri yapıldı. Bu veriler ışığında transdermal nitrogliserin (nitroderm TTS 5 mg) flow-through venöz flep ve canlı alanın aksiyel vene uzaklığını istatistiksel anlamlı bir şekilde arttırmıştır (p>0.05). Bu flep modelinde kenar desteği taban desteğinden daha önemlidir. Kapalı pansumanla oluşturulan nemli ortamın tek venli FTVF canlılığına etkisi istatistiksel anlamlı bulunmadı (p>0.05). 61
dc.description.abstractSUMMARY This experimental study was performed by the permission of Ethical and Clinical-Experimental Research Committee (project number: 87) at the Hakan Çetinsaya Experimental and Clinical Research Centre of Medical Faculty of Erciyes University in June 1st - July 30th,1999. The aim of this study was to search the effect of transdermal nitroglycerin on the survival of ischemic flow-through venous flap containing one vein. It is also investigated whether the recipient base or the recipient side was more important for the survival of these flaps. Thirty-six New Zealand white male rabbits of three months of age, weighting 2.5 to 3.0 kg were used. Anaesthesia was performed with ketamine (80 mg/kg/im) and midazolam (1 mg/kg/im) by intramuscular route. The rabbits were divided into two groups as follows: Group 1 contained 21 rabbits devoid of the sheet on the flap recipient base. Group 2 contained 15 rabbits that had silicone sheet on the 62flap recipient base. Further Group 1 was divided into three subgroups called as subgroup A (control, 8 rabbits), subgroup B (therapy, 8 rabbits), subgroup C (membranous control, 5 rabbits). Group 2 was divided into three subgroups called as subgroup D (control, 5 rabbits), subgroup E (therapy, 5 rabbits), subgroup F (membranous control, 5 rabbits). The flap was elevated from the dorsal side of each ear as described by İnada et al. in 1992. Transdermal nitroglycerin (Novartis- Nitroderm TTS 5 mg) patches were applied on the flaps belonging to the therapy subgroups soon after the flaps were sutured to their recipient beds. The patches were changed by a new one at 24 hours intervals during 72 hours postoperatively. The same procedure was performed for each flap which belongs to membranous subgroups by a polyurethane semipermeable membrane (Op-Site®), instead of transdermal nitroglycerin patch. Three rabbits were randomly selected from subgroup A and subgroup B and they received fluorescein 50 mg/kg/iv by 22 GA catheter through femoral vein. Mean percent values of painted areas of flaps (X±SD) as follows, 58±4.88% for subgroup A; 76±5.29% for subgroup B. The difference was statistically significant (p<0.05). We thougth that the difference was due to the vasodilator/ action of nitroglycerin. We assumed that rapid revascularisation of the flap edges from the recipient side has been performed because the recipient side was firstly painted and then the flap edges by extending centrally. Mean percent surviving areas (X±SD) and mean distances of surviving areas to axial vein (X±SD) were estimated on postoperative 14th day. Necrotic and surviving areas of flaps were consistent with the histopathological findings. Subgroup B (83±10.46%, 17,4±3 mm) has got both larger mean surviving flap area and longer distance to the axial vein than the subgroup A (60±15.29 %, 631 1,8±4 mm) and subgroup C (58±10.24%, 12,8±2 mm). The difference was statistically significant (p<0.05). Comparison of the mean percent flap survival and mean distance to the axial vein between subgroup D (52±6.95%, 12.5±1 mm), subgroup E (57±8.89%, 12.2±1 mm) and subgroup F (55±10.16%, 12±2 mm) were performed. The differences were statistically not significant (p>0.05). Comparison of the mean percent flap survival and mean distance to the axial vein between subgroup A (60±15.29 %, 11,8±4 mm) and subgroup D (52±6.95%, 12.5±1 mm); and also between subgroup C (58±10.24%, 12,8±2 mm) and subgroup F (55+10.16%, 12±2 mm) were performed. The differences were statistically not significant (p>0.05). Seroma separated the flap edges from the recipient sides and from the base of the flap were detected under the eight flaps which belong to subgroup E at the postoperative third day. The separated edges healed secondarily, but silicone sheets were exposed in four flaps. Subgroup E was not compared with subgroup B due to the inflammatory reaction induced by separation and less mean percent flap survival. Consequently, transdermal nitroglycerin increased mean percent flap survival and mean distance to the axial vein and this increase was statistically significant (p<0.05). The recipient side was more important than the base in this flap model. The effect of moist environment induced by dressing on the survival of flow-through venous flap containing one vein was statistically not significant (p>0.05). 64en_US
dc.languageTurkish
dc.language.isotr
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/embargoedAccess
dc.rightsAttribution 4.0 United Statestr_TR
dc.rights.urihttps://creativecommons.org/licenses/by/4.0/
dc.subjectPlastik ve Rekonstrüktif Cerrahitr_TR
dc.subjectPlastic and Reconstructive Surgeryen_US
dc.titleTavşan kulağı tek venli iskemik flow-through venöz flep modelinde transdermal nitrogliserinin flep yaşamına etkisi
dc.title.alternativeThe Effect of transdermal nitroglycerin on the survival of flow-through venous flap containing one vein in rabbit ear model
dc.typedoctoralThesis
dc.date.updated2018-08-06
dc.contributor.departmentPlastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Anabilim Dalı
dc.identifier.yokid100997
dc.publisher.instituteTıp Fakültesi
dc.publisher.universityERCİYES ÜNİVERSİTESİ
dc.type.submedicineThesis
dc.identifier.thesisid91143
dc.description.pages71
dc.publisher.disciplineDiğer


Files in this item

Thumbnail

This item appears in the following Collection(s)

Show simple item record

info:eu-repo/semantics/embargoedAccess
Except where otherwise noted, this item's license is described as info:eu-repo/semantics/embargoedAccess