Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Pediatri Anabilim Dalı yeni doğan ünitesi beş yıllık prematüre bebek morbidite ve mortalitesi

Abstract

ÖZET Amaç: Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Pediatri Anabilim Dalı Yenidoğan Ünitesinin beş yıllık (1 Ocak 1998- 31 Aralık 2002) prematüre bebek morbidite ve mortalitesinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Materyal ve metot: Çalışmaya 1998-2002 yıllan arasında Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniği'nde doğan prematüre bebekler ile evde ve diğer hastanelerde doğup Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesi'ne yatırılan prematüre bebekler alındı. Bulgular: 1998-2002 yıllan arasındaki beş yıllık dönemde takip edilen prematüre bebeklerin sayısı, 919'u kız (%43.1), 1212'si (56.9) erkek olmak üzere toplam 2131 idi. 475 bebek (%22.3) RDS ve komplikasyonları, sepsis, intrakraniyal kanama, pulmoner kanama, asfiksi ve menenjit gibi nedenlerle kaybedildi. Bebeklerin gebelik haftaları 23 ile 37 hafta, ağırlıkları 520 gram ile 3500 gram arasında değişmekteydi. Yaşayan en düşük doğum ağırlığına sahip bebek 610 gram olup gebelik haftası 28 hafta olarak hesaplandı. Yaşayan en düşük gebelik haftasına sahip olan bebek ise 24-25 haftalık olup doğum ağırlığı 660 gram idi. Beş yıllık dönemde 1000 gramın altında doğum ağırlığına sahip olan bebekler, toplam bebeklerin % 9.5'ini, 1001-1500 gram olanlar % 23.1 'ini, 1501-2000 gram olanlar % 35.0'ini, 2001-2500 gram olanlar % 24.6'smı, 2500 gramın üzerinde ağırlığa sahip olanlar ise % 7.8'ini oluşturmaktadır. Prematüre bebeklerde ölüm nedenlerinin başında RDS ve komplikasyonları (%26.1) gelmekte, daha sonra bunu sırasıyla sepsis (%24.0), intrakraniyal kanama (%17.7), pulmoner kanama (%16.2), asfiksi (%4.4) ve menenjit (%1.7) izlemektedir. Hastaların % 9.2'sinde nekrotizan enterokolit gelişmiştir. En sık NEC, % 24.3 ile 751-1000 gram ağırlığa sahip prematüre bebeklerde görülmüştür. Prematürelerde en sık görülen metabolik problem hipoglisemi (% 32.0) olup, hastaların %82.8'inde (n=550) ilk günde tespit edilmiştir. Bunu hiperglisemi (%8.9), hipokalsemi (%5.6) ve hiperpotasemi (%3.0) gibi problemler izlemektedir. Hastaların % 7.2'sinde hipotiroidi, % 10.0'unda ise xımetabolik kemik hastalığı görülmüştür. Yatırılan 2131 hastanın % 38,9'unda geliş tanısı olarak RDS düşünülmüş, bu hastaların % 19.8'inde takipte RDS tablosu gelişmiş olup RDS gelişen hastaların % 32'sine surfaktan verilmiştir. Sonuçlar: Çalışmanın başladığı yıl olan 1998 'de mortalite oram % 26.5 iken çalışmanın bittiği yıl, yani 2002'de mortalite oram % 18.2'ye düşmüştü ve yıllara göre hesaplanan toplam mortalite oranlan arasında istatistiksel olarak anlamlı bir azalma vardı. Beş yıllık ortalama mortalite oram % 22.3 olarak hesaplandı. En düşük mortalite oranı (% 18.2) 2002 yılında bulundu. Yıllara göre 751-1000, 1001-1500 ve 1501-2000 gram ağırlığa sahip olan gruplarda yıllar geçtikçe hesaplanan mortalite oranlarında azalma görüldü ve bu durum istatistiksel olarak anlamlı bulundu. Diğer ağırlık gruplarında ise (501-750 g, 2001-2500 g ve >2500 g) istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunamadı. Tartışma: Prematüre doğum neonatal morbidite ve mortalitenin başta gelen sebeplerindendir. Çalışmamızda prematürelerdeki en sık ölüm nedenleri sırası ile RDS, sepsis ve İKK olarak tespit edildi. Ünitemizde %22.3 olarak belirlediğimiz mortalite oranının en önemli nedeninin bölgemizdeki düşük sosyo-ekonomik düzeyle ilişkili olarak karşılaştığımız takipsiz gebeliklere, perinatal bakımdaki yetersizliğe ve uygunsuz transport koşullarına bağlı olduğunu düşünmekteyiz. Perinatal mortalitenin ve dolayısı ile prematüre ölümlerin azaltılması da hastalarda kısa dönemde ortaya çıkabilecek morbidite ve uzun dönemde gelişebilecek fiziksel ve mental bozukluğu da beraberinde getirmektedir. Anahtar Kelimeler: Morbidite, mortalite oram, prematürite, prematürenin problemleri xıı

MORBIDITY AND MORTALITY AMONG PREMATURE BABY IN NEONATAL UNIT OF PEDIATRICS AT ERCIYES UNIVERSITY MEDICAL FACULTY FOR FIVE YEARS PERIOD ABSTRACT Objective: To examine the mortality and morbidity among preterm infants in Erciyes University Intensive Care Unit from January 1998 to December 2002 Materials and Methods: Medical records of 2131 both inborn and outborn preterm infants admitted to the neonatal intensive care unit of Erciyes University from January 1 998 to December 2002 were analyzed retrospectively. Results: We analyzed a total of 2131 premature babies who where followed up in five years period, 919 of them were girls (43.1%) and 1212 of them were boys (56.9%). The mortality rate was 22.3% (475 preterm infants). The highest mortality (70%) was seen in the birth weight category of < 1000 g, for infants weighing 1001- 1500g at birth, it was 34.6%, and for infants weighing 1500-2000 at birth, it was 14.3%. The overall premature mortality rate was decreased from 26.5% to 18.2% during five years period. The lowest birth weight for alive baby was 610 grams whereas his gestational age was 28 week. The lowest gestational age for alive baby was 24-25 week whereas his birth weight was 660 grams. In the five years period among the preterm infants 9.5% were in the birth weight category of < 1000 g, 23.1% were in the 1001-1500 g, 35.0% were in the 1501-2000 g, 24.6% were in the 2001-2500 g and 7.8% were in the > 2500 g categories. The most common cause of the death was Respiratory Distress syndrome (26.1%), followed by sepsis (24.0%), ICH (17.7%), pulmonary hemorragie (16.2%), asphyxia (4.4%) and menengitis (1.7%). Necrotising enterocolitis occured in 9.2% infants. The most important problems were RDS, sepsis, ICH, hyperbilirubinemia, NEC, and metabolic Xllldisorders such as hypoglisemia during the follow up the preterm infants. Hypothyroidi was seen in 7.2%, whereas metabolic bone disease was seen in 10.0%. Conclusion: Preterm birth is the leading cause of neonatal mortality and a substantial portion of all birth-related short- and long-term morbidity. In our study, RDS, sepsis, and ICH were detected as the most important causes of death for premature infants. We conclude that, the major cause of high mortality rate depends on low socio-economic conditions associated with insufficient prenatal care and inaccurate neonatal transport in our region. The overall fall in perinatal mortality has been resiprocated by an increase in short-term morbidity and long-term physical and mental disability in infant survivors of very preterm births. Key Words: Morbidity, mortality rate, prematurity, problems of prematurity xiv