20. yüzyıldan günümüze toplumsal değişimler karşısında gerçeklik sorunu ve sanat yapıtlarına yansıması.

Abstract

Tarihsel bir süreçten bakıldığında 20. yüzyıl, içeriğinde barındırdığı ekonomi, endüstri, iletişim gibi yükselen değerlerle birlikte; savaşlar, soykırımlar ve ekonomik krizler de düşünüldüğünde toplumsal anlamda önemli değişimlerin yaşandığı bir çağ olmuştur. Üretimlerini içinde yaşadığı toplumun dinamiklerinden ve verilerinden oluşturan sanatçıların da bu değişimlerden etkilenmemesi kaçınılmaz olmuş ve bu yüzyıl, sanatın geleneksel üsluplarının büyük ölçüde yıkılmasıyla sonuçlanmıştır.Bununla birlikte, mevcut değişimlerden en fazla etkilenen, var oluşa dair soruların temeline yerleşmiş, insanlık tarihi boyunca çözümlenmeye çalışılmış olan gerçeklik kavramıdır. Öncesinde, fiziksel ve somut bir gerçekliği işaret eden geleneksel tanımı, 20. yüzyıldan günümüze uzanan süreçte, özellikle batı toplumlarında teknolojinin, endüstrinin, iletişimin ve tüketim kültürünün yükselişe geçmesiyle oluşan yeni toplumsal yapıdan etkilenmiş, imajlara ve göstergelere dayalı yeni bir boyuta geçmiştir.Sonuç olarak gerçekliğin dönüşümü ve nihayetinde yitimi durumu ile buna bağlı toplumsal pratikler, çağdaş sanatın da ekseninin değişmesine neden olmuştur. Dolayısıyla günümüzde üretilen sanat yapıtlarının da yitirilmiş bir gerçeklik üzerine kurulu toplumsal yaşamdan etkilenmesi kaçınılmaz olmuştur.

In the light of a historical perspective, when reflecting upon wars, genocides and recessions together with escalating values such as economy, industry, communication, 20th century is an era whence significant changes have been experienced. It was an inevitable fact that artists, who produced their work on the basis of the dynamics of the society wherein they were living, could not avoid such changes. Thus, this era has largely yielded the eradication of traditional artistic styles.Together with the aforementioned facts, being located at the center of the questions related to existence that mankind have attempted to solve throughout its history, it is the concept reality, which has been mostly affected by the alterations present. Before, its definition, pointing out a physical and concrete reality, was under the influence of the new social structure, coming to existence through the improvement of industry, communication and consumerism, in particular in Western societies, throughout the period expanding from the 20th century to recent times; now it has obtained a new dimension depended upon images and signs.Conclusively, the transformation of reality, its ultimate fading away, and social practices depended upon these have rendered an alteration in the axis of modern art. Hence, it becomes inevitable that works of art created recently are to be influenced by a social life based on a lost reality.