Ekmek ve sirk- ekonomik-politik kriz ve oyunları

Abstract

ÖZET ` 'Ekmek ve Sirk': Ekonomik-Politik Kriz ve Oyunları` başlıklı tez çalışmasında oyun, kriz dönemlerinde yapısında meydana gelen değişimlerle kazandığı nitelikler ve bu nitelikler sonucunda kitleleri manipüle eden araçlar olarak kullanımı bakımından incelenmektedir. Kendinden başka amaç taşımayan kültürel bir faaliyet olarak oyunun, kriz dönemlerinde yapısında meydana gelen politik ve ekonomik kaynaklı değişimlerin neticesinde ideolojik bir araca dönüşmesini konu alan tez çalışması, bu durumu üç tarihsel örnek ve oyunları çerçevesinde incelemektedir. Tez çalışması kapsamından seçilen tarihsel örneklerini ve oyunlarını, İ.Ö. 11 ve İ.S. II. yüzyıllarda cumhuriyetten imparatorluğa dönüşüm sürecindeki Roma ve gladyatör dövüşleri; 1929 Büyük Bunalım döneminde ABD ve dans maratonları; Şubat 2001 'de Türkiye'de yaşanan ekonomik kriz ve Biri Bizi Gözetliyor yarışması oluşturmaktadır. Seçilen üç tarihsel dönem çerçevesinde incelenen oyunların, dönemlerinin ekonomik ve politik özelliklerini taşıdıkları, böylece bir yandan krizin etkisini ağır bir biçimde yaşayan kitleleri oyalayan simülasyon niteliği taşırken, diğer yandan da yansıttıkları ekonomik ve politik niteliklerle ideolojik manipülasyon araçları olarak kullanıldığı sonucuna varılmaktadır.

ABSTRACT In this MA dissertation entitled `Bread and Circus: Economical- Political Crisis and its Games`, the concept of `play` is inspected in view of the structural changes it is subjected to during times of crisis, as well as its transformation into a manipulative instrument. While a cultural activity `in-itself in times of relative stability, the play, at least some versions of it, seem to be predicated with new ideological missions in times of socio-political turmoil. This predicament is inspected throughout three historical- moments of crisis: 1) The transformation of Roman Republic into an empire (2nd century B.C.-2nd century A.D.) along with the gladiator fights; 2) The `Great Depression` in the U.S.A. of the late 1920's with its `walkathlons`; 3) The late economical crisis in Turkey with its version of the `Big Brother`. It has been established in the dissertation that those `games`, quite divergeant from the conventional definition of `play` (as propounded by such writers as Huizinga, Caillois and Suits), were closely related and reflected the structural crises of their consecutive periods and were aptly used by the ruling elite as means of diversion of the masses.