Show simple item record

dc.contributor.advisorErciyes, Nesrin
dc.contributor.authorYardim Kaya, Esin
dc.date.accessioned2020-12-29T14:11:53Z
dc.date.available2020-12-29T14:11:53Z
dc.date.submitted2009
dc.date.issued2018-08-06
dc.identifier.urihttps://acikbilim.yok.gov.tr/handle/20.500.12812/439784
dc.description.abstractTüm yeni ilaçlara ve teknolojik ilerlemelere rağmen, operasyon sonrası bulantı-kusma insidansı, günümüzde hala %20-30 oranlarında, hatta bazı durumlarda %80 oranında görülmektedir. Operasyon sonrası bulantı-kusmanın (POBK) gelişmesi, aspirasyon, dehidratasyon, elektrolit imbalansı, cerrahi alanda sütür açılması, maliyet artışı ile birlikte, artmış anksiyete ve hasta memnuniyetsizliğine de yol açabilmektedir. Literatüre göre POBK tedavisinde, farmakolojik, diyet ve davranışsal yöntemler olmak üzere farmakoloji dışı yaklaşımlardan söz edilmektedir.Çalışmamızda, farmakoloji dışı yöntemlerin önemine değinmeyi planladı. Bu amaçla, yaşları 18-65 arasında olan elektif jinekolojik cerrahi uygulanacak ASA I-II, kadın hastalar çalışmamıza dahil edildi. Altmış hasta otuzarlı iki tedavi koluna ayrıldı. Birinci grup hastalarda POBK'nın önlenmesi için, sadece farmakolojik yöntemlerden yararlanılırken, ikinci grupta ise bu yöntemlere ilave olarak farmakoloji dışı yöntemler de kullanıldı. Farmakolojik ve farmakoloji dışı yöntemlerin, POBK üzerine olan etkinliklerinin belirlenmesinde, operasyon sonrası 12 saat süresince, bulantı-kusma için olan NRS değerleriyle birlikte, ek antiemetik ve opioid ihtiyaçları göz önünde bulunduruldu. Her iki grup arasında NRS açısından anlamlı bir fark görülmedi. Operasyon sonrası sadece ikinci grupta, ilk saatte, ek antiemetik ihtiyacı belirgin olarak az görüldü ve bu durumun farmakoloji dışı yöntemlerin katkısına bağlı olarak geliştiği düşünüldü. Operasyon sonrası 1 inci, 2 inci ve 6 ıncı saatlerde ikinci grupta, hastaların yakın takibi ve analjezik desteği nedeniyle, opioid ihtiyacı daha fazla oranda görüldü. Operasyon sonrası 2 inci ve 6 ıncı saatlerde Grup 2'de daha fazla opioid kullanılmasına rağmen, antiemetik kullanımında iki grup arasında bir fark görülmedi. Bunun, farmakoloji dışı yöntemlerin göreceli başarısına bağlı olabileceği düşünüldü.
dc.description.abstractDespite the advent of new technology and pharmacological agents, postoperative nausea and vomiting (PONV) continues to have an incidence of 20-30% even 80% in some cases today. Development of PONV can lead to serious complication such as aspiration, dehydration, electrolyte distrubances and disruption of the surgical site, increased cost of treatment and it also may be associated with increased anxiety and dissatisfaction. PONV management is included covering pharmacological, dietary and behavioural interventions according to the literature.We aimed to evaluate the efficacy of nonpharmacological techniques. For this aim, the patients whose age ranges in 18-65 and undergoing ASA 1-2 elective gynecological surgery were included into our study. Sixty patients were equally divided into two treatment arms. In the first group, only pharmacological treatment were given to the patients but in the second group, pharmacological and nonpharmacological treatments were used together for the prevention of postoperative nausea and vomiting. Preventive effects of both pharmacological and nonpharmacological interventions for PONV were evaluated with NRS of nausea and vomiting over the 12 hours and additional antiemetic, opioid requirements. There were no meaningful differences for NRS between the two study groups. At first hour, a markedly decrease in requirement of additional antiemetic were only seen in the second group and we thought, this result may be related to attribution of non-pharmacological interventions. In the second group, opioid requirement were found to be much higher than in the first group at the 1, 2, 6. hours of the postoperative period because of closely follow-up of patients and use the analgesic drugs. Although, there were higher opioid use in the second group patients at postoperatively 2, 6. hours, no differences were found between both groups for requirements of antiemetic drug. This result may be associated with comperative success of non-pharmacological treatments but more comprehensive, large studies are needed for the definitive results.en_US
dc.languageTurkish
dc.language.isotr
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccess
dc.rightsAttribution 4.0 United Statestr_TR
dc.rights.urihttps://creativecommons.org/licenses/by/4.0/
dc.subjectAnestezi ve Reanimasyontr_TR
dc.subjectAnesthesiology and Reanimationen_US
dc.titleOperasyon sonrası bulantı-kusmanın önlenmesinde farmakoloji dışı yöntemlerin önemi
dc.title.alternativeThe importance of non-pharmacological methods at prevention of postoperative nausea-vomiting
dc.typedoctoralThesis
dc.date.updated2018-08-06
dc.contributor.departmentAnesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı
dc.subject.ytmPostoperative period
dc.subject.ytmPostoperative complications
dc.subject.ytmNausea
dc.subject.ytmVomiting
dc.subject.ytmAnesthesia recovery period
dc.subject.ytmAnesthesia
dc.identifier.yokid336441
dc.publisher.instituteTıp Fakültesi
dc.publisher.universityKARADENİZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ
dc.type.submedicineThesis
dc.identifier.thesisid236460
dc.description.pages41
dc.publisher.disciplineDiğer


Files in this item

Thumbnail

This item appears in the following Collection(s)

Show simple item record

info:eu-repo/semantics/openAccess
Except where otherwise noted, this item's license is described as info:eu-repo/semantics/openAccess