Okul öncesi öğretmenliği öğretmen adaylarının hayallerindeki eğitim ortamının erken çocukluk eğitimi yaklaşımları bağlamında değerlendirilmesi

Abstract

Bu çalışmanın temel amacı okul öncesi eğitim lisans programına devam eden öğretmen adaylarının, hayallerindeki eğitim ortamını tanımlamaları ve bu tanımların erken çocukluk eğitimi yaklaşımları ile ortak noktalarının belirlenmesidir. Araştırmanın çalışma grubunu,Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi'nde 2018-2019 eğitim öğretim yılında, Okul Öncesi Öğretmenliği lisans programında 3. ve 4. Sınıfa devam eden 20 öğretmen adayı oluşturmaktadır. Araştırmaya ait veriler nitel araştırma yöntemi ile elde edilmiştir. Öğretmen adaylarından `Her Yönüyle Hayalindeki Eğitim Ortamı` başlıklı görüşme formu ile hayal ettikleri eğitim ortamını tanımlamaları istenmiştir. Daha sonra bu tanımlamaların Montessori, Waldorf, Reggio Emilia, High Scope, PYP, Bank Street, Head Start yaklaşımları ile benzerliklerine bakılmıştır. Araştırma sonucuna göre öğretmen adaylarının görüşlerine göre, tamamen bir yaklaşımla uyumlu, herhangi bir eğitim ortamı tasviri tespit edilememiştir. Öğretmen adaylarının hayallerindeki ideal eğitim ortamının ve materyallerin çoğunlukla, Montessori, Reggio Emilia High Scope ve Waldorf yaklaşımları ile benzerlik gösterdiği söylenebilir. Diğer taraftan PYP, Bank Street ve Head Start yaklaşımları ile ilgili daha az ortak nokta bulunmaktadır. Çalışma süresince yapılan görüşmelerde, öğretmen adaylarının erken çocukluk eğitimi yaklaşımlarına dair bilgi düzeylerinin ve farkındalıklarının oldukça düşük olduğu gözlemlenmiştir. Sadece ismen de olsa duydukları yaklaşım sayısının üçü geçmediği ve eğitim felsefelerine dair hemen hemen hiçbir fikirleri olmadığı söylenebilir. Bu da tasvir ettikleri eğitim ortamına yansımış, çocuklara sunabilecekleri seçenekleri kısıtlandırmıştır. Buradan hareketle okul öncesi öğretmenliği lisans programından mezun olmadan önce her öğretmen adayının erken çocukluk eğitimi yaklaşımlarını zorunlu bir ders olarak almalarının sağlanması, yaklaşımlara hakim olabilmeleri için çeşitli eğitimlere ve gözlemlere katılımlarının teşvik edilmesi ve bu yaklaşımları harmanlayarak kendi bakış açılarını geliştirmeleri önerilebilir.

The main aim of this study is to determine the smilarities between the early childhoodcare education approaches and how preschool education undergraduates define their own dream education enviroment. The sample group of the resarch is consisted of 20 preschool education (third and fourth grade) undergraduates attending at Muğla Sıtkı Koçman University in 2018-2019 academic year. The data of the resarch was obtained by using qualitative resarch method. Teacher candidates were required to define their thoughts about educational enviroment via `My Dream Educational Enviroment At All Points` titeld semi-structered form. Then, these data compared with Montessori, Reggio Emilia, High Scope, PYP, Bank Street and Head Start approaches and smilarities were examined. As a result of the study, non of the responses of teacher candidates were completely compatible with any of mentioned childhoodcare education approaches. According to the research most of the teacher candidates' dream educational enviroments and materials had similarities between Montessori, Reggio Emilia, High Scope and Waldorf. On the other hand, less similarities were found with PYP, Bank Street and Head Start. Candidates's knowledge and awareness about early childhoodcare education approaches seems to be inadequate. They could only identify or even just know the name of, not more than three approaches. They almost no idea about the education philosophy of the approaches. Therefore it affect their descriptions of ideal education enviroment and restricts the options they would offerto children while teaching. Because of this it is suggested that teaching early childhoodcare approaches must be compulsory in preschool education graduate programme to provide all candidates of preschool education teachers a full knowledge about all the approaches. Moreover all of the preschool education teacher candidates must be encouraged to participate in various educational training programmes and observations to develop their own knowledges and perspectives by entegrating their approaches.