Sistemik lupus eritematozuslu 147 hastanın klinik ve laboratuar bulgularının değerlendirilmesi: Anti- CCP ile bulgular arasındaki ilişkinin incelenmesi

Abstract

Giriş ve amaç: SLE tanısı ile takipli hastalarda klinik ve laboratuar özelliklerinin tanımlanması, organ ve sistem tutulumlarının sıklığı, antikor yanıtları özellikle de anti- CCP antikoru ile klinik bulgular arasındaki ilişki durumunun araştırılması planlandı. Gereç ve yöntem: Çalışmaya KOÜTF, Romatoloji bilim dalında 01.01.2001- 01.10.2015 tarihleri arasında takipli olan 147 SLE hastası alındı. Hastaların tanıları ACR ve/veya SLICC kriterlerine göre netleştirildi. Tanısı net olmayan ve anti- CCP bakılmamış hastalar çalışmaya alınmadı. Bulgular: 147 hastanın % 85'i kadın, K/E oranı 5.6 idi.Yaş ortalaması 43.9±11.85 yıl idi. Hastalığın başlangıç yaşı 35.37±12.58 yıl, şikayetlerin başladığı tarih ile tanı arası geçen süre ortalama 28.2±59.72 ay, hastalık süreleri ortalama 102.3±71.38 ay, hastanemiz romatoloji polikliniğinde takip süreleri ortalama 73.3±44.97 ay olarak saptandı. 21 hasta geç (≥50 yaş), 5 hasta jüvenil başlangıçlı (<16 yaş) idi. Klinik bulgulardan malar raş %49, diskoid raş %15.6, fotosensitivite %58.5, oral ülser %29, alopesi %11.5, artrit %68, böbrek tutulumu %49.6, serözit %29, nörolojik tutulum %9.5, hematolojik tutulum %89.1 idi. Böbrek tutulumunun %37' si class 4, %32.9' u class 2 LN idi. Hastaların %6.8' inde anti-CCP, %98' inde ANA, %61.9' unda anti- ds DNA, %11.6' sında anti- Sm, %34'ünde RF pozitifti. ACA %20.6, LAK ise %28.4 oranında pozitifti. C3 düzeyi %58.5, C4 düzeyi %48.3 oranında düşüktü. ENA profili 107 (%72.8) hastada pozitifti. Sonuç: Anti- CCP ile RF arasındaki anlamlı ilişki dışında anlamlılık saptamadık. Diğer bulguların ve karşılaştırmaların ise hastanemizin SLE hasta popülasyonunun irdelenmesi ve Türkiye ortalamaları açısından fikir verdiği kanaatindeyiz. Anahtar kelimeler: SLE, anti- CCP, farklılıklar, ENA

Introduction: The aim of this study is the identification of clinical and laboratory characteristics; the incidence of organ involvement; to investigate the relation between clinical symptoms and antibody responses, especially the anti-CCP antibodies in SLE diagnosed patients. Materials and methods: 147 SLE patients in Kocaeli Univercity Faculty of Medicine Rheumatology polyclinics have been included in this study between 01.01.2001 and 01.10.2015. Patients' diagnosis were verified according to ACR and/ or SLICC criteria. Patients whose diagnosis were not clear and not having anti- CCP have been excluded. Results: 147 patients, 85% female, F / M ratio was 5.6. The mean age 43.9± 11.85 years. The age of onset of the disease 35.37 ± 12:58 years, mean 28.2 ± 59.72 months from diagnosis to the date of commencement of complaints, disease duration average 102.3 ± 71.38 months, it revealed our hospital follow-up period in the rheumatology clinic on average 73.3 ± 44.97 months. Late onset patients (≥50 years) 21 patients and juvenileonset (<16 years) 5 patients. Clinical findings of malar rash 49%, discoid rash 15.6%, photosensitivity 58.5%, oral ulcers 29%, alopecia 11.5%, arthritis 68%, renal involvement 49.6%, serositis 29%, neurological involvement 9.5%, haematological involvement 89.1%. In kidney involvement were class 4 37%, class 2 32.9%. 6.8% of patients had positive test results for anti-CCP, 98% for ANA, 61.9% for anti-ds DNA, 11.6% for anti-Sm, 34% for RF. 20.6% of patients had positive for ACA and 28.4% for LAC. C3 and C4 levels were found low in 58% and 48% patients respectively.ENA profile of 107 (72.8%) patients were found to be positive. Conclusion: We did not observe any significant relationship except between the RF and anti-CCP. We believe that other findings and comparisons are benefical to make an overview of our hospital' s and Turkey' s SLE patients. Key words: SLE, anti-CCP, differences, ENA