Somnoplastinin horlama tedavisindeki etkinliğinin araştırılması

Abstract

ÖZET: Bu çalışma, Ocak 2004-Şubat 2005 tarihleri arasında Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Kulak Burun Boğaz Anabilim Dalında, horlama polikliniğine başvuran ve tedavi edilen 20 hasta (14 erkek, 6 kadın; ort. yaş:45,5 ) ile kontrol grubunu oluşturan 20 sağlıklı kişi ile yapıldı. RFDA uygulanan olguların tümünde ilk haftada horlama şikâyetlerinde sübjektif olarak belirgin bir artış olduğu gözlendi. Kontrollerde özellikle olguların tümünde oda veya yatak arkadaşları tarafından 8. haftadan itibaren genel olarak horlama şikâyetlerinde belirgin azalmanın olduğu ifade edildi. Ancak postoperatif 6. ay sonunda bu oran % 60 düzeyine indi. Olguların preoperatif vibrasyon dereceleri, vizüel anolog skalası (VAS), Epworth sorgu skalası (ESS) değerleri ile postoperatif 8. haftadaki vibrasyon dereceleri, vizüel anolog skalası (VAS), Epworth sorgu skalası (ESS) değerlerinin istatistiksel olarak karşılaştırılmasında anlamlı bir azalma tespit edildi. Hasta grubundaki olguların uyku kayıt parametrelerinden, oksijen saturasyonu, supin pozisyondaki apne+hipopne indeksi, horlama şiddeti ve horlama sayısının preoperatif ve 8. haftadaki postoperatif değerleri arasında yapılan karşılaştırmada, istatistiksel olarak anlamlı farklılık bulundu. Yine aynı değerlendirmede apne+hipopne indeksi, horlama zamanı ve saatlik oksijen desaturasyonunun postoperatif 8. hafta sonunda azaldığı saptandı. Gerek operasyon sırasında gerekse sonrasında önemli bir komplikasyonla karşılaşılmadı. Bu sonuçların ışığında, lokal uygulanabilmesi, tekrarlanabilirliği, çok düşük düzeyde invaziv olması, uygulama sonrasında kısa zamanda günlük aktivitelere dönülebilmesi, komplikasyonlarımın minimal olması, RFDA yönteminin uygun seçilmiş horlama hastalarının tedavisi için önerilebilecek en uygun yöntem olduğu kanısına varmış bulunmaktayız. 40