New Russian policies towards Central Asia

Abstract

ÖZET Bu çalışma, Rusya Federasyonunun yeni enigmatik Orta Asya politikasının yarınını, iki zamanlı değişimlerin ekonomik, etnik, siyasi, ideolojik ve askeri temalarla incelenmesi ile aydınlığa kavuşturulmasına yöneliktir. Dış politikanın şekillenmesinde nüfuz sahibi olan `Atlantikçi` ve `Avrasyacı` dış politika okullarından bahsedilmiştir. Rusya'nın Orta Asya 'ya yönelik yeni politikalarının şekillenmesinde, bölgede yaşayan on milyon etnik Rus'un varlığı, birbirine aşırı derecede bağımlı ekonomileri ve savunma yapıları, yetmiş yıllık Sovyet kültürünün etkisi ve buna karşılık İslamiyetin gittikçe artan rolü belirleyici olmaktadır. Bu bağlamda Orta Asya'nın yeni yeni şekillenmekte olan resmi çizilirken, Türkiye ve İran 'in da bu resme dahil edilmesi kaçınılmaz olmaktadır. Son bölümdeki analiz, Rusya'nın Orta Asya'daki politikalarını anlamaya, açıklığa kavuşturmaya ve uluslararası sistemin bilinmeyen karanlığında gün geçtikçe önem kazanan Orta Asya ülkelerinin durumlarına biraz olsun ışık tutmaya ayrılmıştır.

ABSTRACT In this analysis, it has been attempted to reflect some light into the enigmatic future of the new Russian foreign policy towards Central Asia. To this end, elucidating and discussing the changes in the nature of Russian foreign policy reflected in two phases of time towards Central Asia in terms of economic, ethnic, political, strategic, ideological and military motives has become imperative. A review of groups in the foreign policy making processes are given, and the two dominant schools of foreign policy making: the Atlanticist and Eurasianist schools are examined. The implications of the presence of 10 million ethnic Russians living in the Central Asian states, an interdependent economic system, the peacekeeping and defense agreements, and the role of Islam in the shaping of politics in Russia towards Central Asia are analyzed with two case analyses. In order to be able to have a full picture of the future balances in Central Asia, Turkish and Iranian roles are also heeded and placed into the Central Asian picture. The final analysis is devoted to clarification of the Russian position in Central Asia, with the aim of injecting some predictability to the unknown future of a recently growing region in world politics.