Show simple item record

dc.contributor.advisorGöğcegöz Gül, Işıl
dc.contributor.authorDağ, Büşra
dc.date.accessioned2020-12-29T09:08:04Z
dc.date.available2020-12-29T09:08:04Z
dc.date.submitted2018
dc.date.issued2018-08-06
dc.identifier.urihttps://acikbilim.yok.gov.tr/handle/20.500.12812/377698
dc.description.abstractBu çalışmada, madde kullanım bozukluğu olan ve ayakta tedavi gören bireylerde duygusal zekâ, depresyon ve umutsuzluk düzeyleri arasındaki ilişkinin incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırma için İstanbul'daki NP Beyin Hastanesi'nde madde kullanım bozukluğu tedavisi gören ve bilgilendirilmiş onamları alınan 100 katılımcının anket çalışması yürütülmüştür. Araştırmada kullanılan veri toplama araçları, Sosyodemografik Bilgi Formu, Gözden Geçirilmiş Schutte Duygusal Zekâ Ölçeği, Beck Depresyon Ölçeği (BDÖ) ve Beck Umutsuzluk Ölçeği (BUÖ)'dir. Katılımcıların anketlere vermiş oldukları yanıtlar doğrultusunda değişkenler arasındaki ilişkinin incelenmesi ve demografik bilgilerle karşılaştırması yapılmıştır.Araştırmanın sonuçları doğrultusunda, katılımcıların duygusal zekâ boyutları, depresyon ve umutsuzluk düzeylerinin farklı demografik ve klinik değişkenler bakımından anlamlı düzeyde farklılık gösterdiği saptanmıştır. Katılımcıların depresyon puanları anne eğitim düzeyi, kullanılan madde, madde kullanım süresi ve madde kullanım sebebi bakımından anlamlı düzeyde farklılık göstermektedir. Ayrıca, umutsuzluk puanları gelir düzeyi ve madde kullanım sebebi bakımından anlamlı düzeyde farklılaşmaktadır. Duygusal zekâ değişkeninin ise eğitim düzeyi, gelir düzeyi, anne ve baba eğitim düzeyi, madde kullanım yaşı, madde kullanım sebebi, madde kullanım süresi ve madde temiz kalma süresi bakımından anlamlı düzeyde ve farklı alt boyutlar bakımından farklılaşmaktadır. Araştırma değişkenleri arasındaki ilişki incelendiğinde, duygusal zekâ alt boyutları olan iyimserlik, duyguların kullanımı ve duyguların değerlendirilmesi boyutlarının depresyon ile pozitif ilişkili ve umutsuzluk ile negatif ilişkili bulunmuştur. Duyguların değerlendirmesi boyutunda sıkıntıyı gösteren yüksek puanların depresyon ve umutsuzluk düzeylerini etkilediği saptanmıştır.Bu çalışmada elde edilen sonuçların, madde kullanım bozukluklarında, kişilerin psikososyal düzeyleri ve süreçte görülebilecek psikopatolojik durumların incelenmesi bakımından katkı sağlayacak düzeyde olduğu düşünülmektedir. Tedavi sürecinde, söz konusu değişkenlerin ele alınmasıyla etkin bir tedavi planının yapılmasının kişilerin işlevselliği açısından önemli olduğu öngörülmektedir.
dc.description.abstractThis research aimed to examine the relationship among emotional intelligence, depression, and hopelessness among individuals with substance-related disorders having outpatient treatment. The participants were recruited at NP Hospital in Istanbul by obtaining their informed consent. 100 participants were asked to fill out surveys for analyzing the degree of relationship among variables.Measurement instruments of the study were Sociodemographic Information Form, Schutte Self-Report Emotional Intelligence Test, Beck Depression Inventory, and Beck Hopelessness Scale. Based on the data obtained from the participants' answers, statistical analyses regarding comparisons and relationships among research variables were maintained in this study.Based on the results of the study, emotional intelligence, depression, and hopelessness were found as significantly different in terms of certain demographic and clinical variables. Participants' depression scores were found as significantly different in terms of their mothers' education level, type of substance, duration of substanceuse, reasons for substance use. Besides, hopelessness scores were also found as significantly different in terms of participants' income level and reasons for substance use. Emotional Intelligence scores were found as significantly different in terms of education, income, parents' education level, age of the first substance use, duration of substance use, duration of detoxification. Additionally, emotional intelligence subscales including optimism, usage of emotions, and evaluation of emotions were found as significanly correlated positively with depression and negatively with hopelessness. Evaluation of emotion was also found as predictive for individuals' depression and hopelessness scores.Findings of this study is crucial in terms of being contributive for understanding individuals with substance-related disorder abuse regarding their psychosocial and psychopathological status. Findings may be also helpful for constructuring more effective treatment plans in addition to outpatient substance abuse treatment.en_US
dc.languageTurkish
dc.language.isotr
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/embargoedAccess
dc.rightsAttribution 4.0 United Statestr_TR
dc.rights.urihttps://creativecommons.org/licenses/by/4.0/
dc.subjectPsikolojitr_TR
dc.subjectPsychologyen_US
dc.titleMadde kullanım bozukluğu tedavisi gören bireylerin duygusal zeka, depresyon ve umutsuzluk düzeyleri arasındaki ilişkinin incelenmesi
dc.title.alternativeEvaluation of the relationship between emotional intelligence, depression and hopelessness among individuals under the treatment of substance abuse
dc.typemasterThesis
dc.date.updated2018-08-06
dc.contributor.departmentKlinik Psikoloji Anabilim Dalı
dc.subject.ytmEmotional intelligence
dc.subject.ytmDepression
dc.subject.ytmHopelessness
dc.subject.ytmScales
dc.subject.ytmSubstance-related sdisorders
dc.identifier.yokid10178562
dc.publisher.instituteSosyal Bilimler Enstitüsü
dc.publisher.universityÜSKÜDAR ÜNİVERSİTESİ
dc.identifier.thesisid486095
dc.description.pages101
dc.publisher.disciplineDiğer


Files in this item

Thumbnail

This item appears in the following Collection(s)

Show simple item record

info:eu-repo/semantics/embargoedAccess
Except where otherwise noted, this item's license is described as info:eu-repo/semantics/embargoedAccess