Süt ve daimi diş minesindeki çürük lezyonları üzerine değişik konsantrasyonlardaki Naf solüsyonu uygulamalarının remineralizasyona etkisinin in vitro incelenmesi

Abstract

ÖZET Florun çürük önleyici etki mekanizmalarından birinin başlangıç halindeki mine çürük kronlarının remineralizasyonlarının sağlanması ile olduğu, yapılan çeşitli araştırmalarda gösterilmiştir. Çalışmamızda 1, 10, 100, 250, 500 ppm gibi değişik flor konsantrasyonlarında uygulanan NaF solüsyonu çalkalamalarının, süt ve daimi diş başlangıç halindeki yapay mine çürük lezyonlarının remineralizasyonlarma olan etkileri in vitro araştırıldı. Bu amaçla 50 adet süt ve 50 adet daimi sağlam dişin vestibül yüzeyleri, standart boyutta pencereler açıkta bırakacak tarzda pembe mum ile kaplandı. Dişler 5 gün süre ile asetik asit tampon solüsyonuna bırakılarak, açıkta kalan mine yüzeylerinde başlangıç halinde mine çürük lezyonlarının oluşması sağlandı. Dişler her biri rastgele seçilmiş 10 adet dişten oluşan 5 süt ve 5 daimi diş grubu olmak üzere toplam 10 adet diş grubuna ayrıldı. Oluşturduğumuz çürük lezyonlarının ortalarından geçecek şekilde, her dişten birer adet kontrol kesiti alındı. Aynı dişin diğer iki diş bölümünün kesit yüzeyleri tırnak cilası ile örtüldü. Bu diş bölümlerinden bir tanesine 30 günlük remineralizasyon siklusu süresince, grup için belirlenmiş flor konsantrasyonundaki NaF solüsyonuyla 5 dakikalık çalkalamalar yaptırıldı. Diğer diş bölümüne ise siklus boyunca kontrol amacı ile 5 dakikalık bidistile su çalkalamaları yaptırıldı. 30 günlük süre sonunda diş bölümlerinden birer adet kesit alındı, bu şekilde her dişten alınan üç adet diş kesidi, 85-110 /im kalınlıklarında bileme preparatlan haline getirildi. Diş kesitleri Kuvars Levhası ve Michel-Levy Renk Çizelgesi yardımı ile çeşitli emdirme ortamlarında, polarize ışık mikroskobu ile değerlendirildi. Grupların ortalama yüzey zonu artış değerleri, lezyon gövdesi maksimum pozitif çift kırınım değerleri ve lezyon gövdesi küçülme değerleri yüzde cinsinden saptandı. Süt ve daimi diş gruplarında elde edilen sonuçlar istatistiksel olarak karşılaştırıldı. Çalışmamızda, süt ve daimi diş minelerinde oluşturduğumuz çürük lezyonlarına uygulanan günlük NaF solüsyonu çalkalamalarının, her konsantras yonda remineralizasyonu sağladığım saptadık. Süt ve daimi diş çürük lezyonlannm flor konsantrasyonunun artması ile yüzey zonu değerlerinin arttığı, lezyon gövdesi maksimum pozitif çift kırınım değerlerinin düştüğü saptanmıştır. Süt ve daimi dişler için, yüzey zonu artışı ve lezyon gövdesimaksimum pozitif çift farınım değeri düşüşü en fazla 500 ppm flor konsantras yonunda saptanmıştır. Süt dişlerinin lezyon gövdelerinde küçülme en fazla 500 ppm, daimi dişlerde ise 250 ppm flor konsantrasyonunda saptanmıştır. 500 ppm flor konsantrasyonunun daimi diş lezyon gövdelerindeki remineralizasyon etkisi de başarılı bulunmakla beraber süt ve daimi diş 500 ppm flor gruplarının lezyon gövdelerindeki remineralizasyonları, istatistiksel olarak karşılaştırıldığında, aralarında anlamlı bir fark olduğu saptanmıştır(p < 0.05). Sonuç olarak, süt ve daimi diş başlangıç halindeki mine çürük lezyonlarının, remineralize oluş şekillerinde farklılığın olmadığı, fakat aynı flor konsantrasyonlarındaki NaF solüsyonu çalkalamalarının, remineralizasyon etldsinin süt ve daimi dişlerde farklı olduğu saptandı. Bu şekilde yaptığımız in vitro çalışmada, başlangıç halindeki mine çürümelerinin remineralizasyonunun sağlanmasında en uygun flor konsantrasyonunun süt ve daimi diş grubu için farklı olduğunu bulduk. Sonuç olarak, topikal flor uygulamalarında en yüksek remineralizasyon etkisini sağlayacak flor konsantrasyonunun saptanması amacı ile yapılan çalışmalarda, süt ve daimi diş minelerirıin ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiği sonucuna vardık.

112 /!I.SmİMARY In several studies, it has been shown that one of the caries preventing effect of fluoride has been the remineralization of incipient enamel carious lesions. In our study, the effects of NaF rinsing solutions with 1, 10, 100, 250, 500 ppm fluor concentrations on incipient caries lesions formed in vitro in the enamel of deciduous and permanent teeth have been investigated. For that purpose, 50 deciduous and 50 permanent sound teeth have been used. The teeth have been covered with pink wax and standart windows opened on buccal enamel surfaces. Incipient enamel carious lesions have been formed on the exposed enamel surfaces by leaving the teeth in the acetic acid tampon solution for five days. The teeth have been divided into 10 groups containing 10 teeth in each of them randomly. A control section was taken from each tooth passing through the carious lesions. The cutting surfaces of the other two tooth parts have been covered by nail varnish. One of these tooth units has been subjected to five-minute daily NaF rinse with one of the determined fluoride concentration for thirty-day remineralization cyclus period. The other tooth part has been subjected to a five- minute bidistilled water rinsing, during the cyclus period. At the end of the the thirty-day, one ground-section from each tooth part has been prepared with the thicknes of 85-110 jum resulting three sections from each tooth. The sections have been evaluated by polarizing microscope with the help of Quartz Plate and Michel-Levy Colour Scale in various imbibition medium. The average increase rates of surface zone, lesion body maximum positive birefringence rates and decreasing lesion bodies have been determined in percent in all the groups. The results obtained from both deciduous and permanent tooth groups have been compared statistically. In our study, daily NaF rinsing solutions with 1, 10, 100, 250, 500 ppm fluoride concentrations applied to the artifically produced carious enamel lesions in deciduous and permanent tooth have always ensured the remineralization. It was found that, the values of surface zones in deciduous and permanent tooth enamel carious lesions have increased parallel with the fluoride concentration. Also with the increase of fluoride concentration, a decrease in the birefringence rates of the lesion body was observed. For the deciduous and113 permanent teeth an enlargement of surface zone and a decrease in maximum positive birefringence rate have been observed greatest in the 500 ppm fluoride concentration. Diminution in the lesion bodies of deciduous teeth has been found greatest in 500 ppm fluoride concentration, as 250 ppm fluoride concentration has been determined to get the same result in permanent teeth. The remineralization effect of flouride rinsing solution with 500 ppm fluoride concentration on the permanent teeth has also been found successful but; when compared with deciduous teeth a considerable difference has been determined. As a result, there have been found no difference in the rernineralization pattern for the incipient enamel carious lesions. But in this in vitro study, NaF rinsing solutions in the same fluoride concentrations showed different remineralization effect on incipient enamel carious lesions of deciduous and permanent teeth. So we have concluded that the most benifical fluoride concentration for application to the incipient enamel carious lesions of deciduous and permanent tooth is different. As a result of our study because there is a different remineralization effect of the same fluoride concentrations on deciduous and permanent teeth, the most beneficial fluoride concentrations for both tooth groups should be evaluated separately.