Kobaylarda ginkgo biloba ve diklofenal sodyumun kolesistit üzerine etkileri

Abstract

ÖZET Kolesistit, XX. yüzyılda ortaya çıkan inflamatuar proçeslerin en önemlilerinden birisidir. Akut kolesistit oluşumunda mekarıizma ve aktiviteye başlangıç ve aracılık eden pek çok neden safra kesesinin kendisinde bulunmuştur. Bu hipotez, klinik ve deneysel çalışmaların temelini oluşturmaktadır. Canlı organizmanın hastalanması pek çok neden ile olabilmektedir. Vücudun herhangi bir yerinde meydana gelen patolojik bir olay, oluştuğu organ ve dokunun yapı özelliğine göre ortaya çıkan farklılıklar dışında, temelde birbirine benzer patofizyolojik değişikliklere yol açmaktadır. Olayın başlattığı patofizyolojik temel esaslar belirlendikçe yeni tedavi yaklaşımları saptamak ve uygulanmakta olan stratejileri bu yeniliklere göre gözden geçirmek gerekmektedir. Safra kesesi fizyolojisi ve hastalıklarında prostaglandin hipotezi önemli bir yer tatmaktadır. İnflamatuar komponenti bulunan çeşitli hastalıkların proçeslerinde, prostaglandin sentetaz aktivitesini inhibe ederek prostaglandin oluşumunu engelleyen, aspirin ve diğer non-steroidal anti-inflamatuar ajanlar önemli bir yer almışlardır. Son 10 yıllık süre içerisinde, çeşitli hastalık proçeslerinin açıklanmasında serbest oksijen radikalleri ortak yol olarak ortaya çıkmıştır, însan hastalıklarının proçeslerinde ortaya çıkan hasarın düzeltilmesindeki yeni farmakolojik yaklaşımlar ve antioksidan mekanizmanın tanınması büyük yarar sağlayacaktır. Çalışmamızda, 33 adet kobayda, deneysel kolesistit oluşturarak, diklofenak sodyum ile ginkgo biloba ekstresinin, infîamasyon skorlaması üzerine olan etkisini inceledik. Diklofenek sodyum inflamasyonu anlamlı olarak azaltırken, ginkgo biloba verilen grupta inflamasyon skorundaki azalma anlamsız olarak bulundu. Bu sonuç, akut kolesistitin, tek bir patofizyolojik veya moleküler mekanizma ile açıklanamayacağını desteklemektedir. Bu konu ile ilgili doku düzeyinde yapılan çalışmaların, araştırmaya değer olduğu kanaatindeyiz.