From victimization to agency: Constitution of feminist subject in the face of law, power and violence

Abstract

Modern hukuk yapısının `şiddet`e karşı bireyleri ve onların haklarını koruma altına alma işlevi, tarihsel bir perspektiften ele alındığında hukukun iktidar ve şiddet ile olan ilişkisini görünmez kılar. Nitekim günümüzde hukukun, iktidar mekanizmalarının uygun gördüğü yaptırımları meşrulaştırma aracı olarak kullanıldığına açıkça tanık olmaktayız. Gewalt kavramı; iktidar, şiddet ve hukuk arasındaki ilişkiyi anlamak için önemli bir çerçeve sunar ve bu tezin temel kuramsal yaklaşımını oluşturur. Bu çalışmada iktidarın toplumsal cinsiyeti hangi normlara ve olgulara dayandırarak inşa ettiği, şiddetin bu olgu ve normlara dayalı eril hegemonyanın sürdürülmesi açısından nasıl bir işlevi olduğu ve yasal yaptırımların ataerkil yapıya nasıl meşruiyet kazandırdığı konuları tartışılmaktadır. Hangi `kadınlık` ve `erkeklik` hallerinin onaylandığı ve kamusal alanın bu onaylanmış ikili cinsiyet rejimine göre nasıl kurulduğu konusu bu rejimin yapısına ve işleyişine dair tespitler yapılması açısından önem taşımaktadır. Şiddete maruz kalmış, iktidarın aracı kurumları tarafından bu şiddete terk edilmiş kadınların başvurduğu `öz savunma` eylemine karşı yargının tutumu, hukukun, tarihsel mücadele içinde elde edilmiş kazanımlarla değiştirilmiş yasaların, uygulama boyutunda ataerkil pazarlıklara açık bir alan olduğunu göstermektedir. Çilem Doğan'ın davadan önce ve dava süresince yaşadıkları, iktidar aygıtlarının ve yargı boyutunun eril tahakkümün sürdürülmesindeki başat rollerinin ortaya konması açısından örnek teşkil etmektedir. Çilem Doğan vakasında iktidarın söylemlerine, eril yargının tutumuna karşı gösterilen mücadele etme biçimi, özerk faillik ve öznellik alanlarının inşası ihtimalini tartışmak için alan açar. Tezin temel tartışma noktası bu öznellik alanının inşasının ihtimalidir. Anahtar Kelimeler: Gewalt, Faillik, Öznellik, Ön Plana Çıkarılmış Kadınlık, Hegemonik Erkeklik

Modern juridical structure's function of protecting individuals and their rights against `violence` makes law's relation with power and violence invisible through a historical perspective. As a matter of fact nowadays we clearly witness how law is used by power mechanisms to legitimize their sanctions according to their will. The concept of Gewalt; presents an important frame to understand the relation between power, violence and law and it composes the theoretical approach of this thesis.In this study the subjects of how the power constructs the gender by basing upon which norms and phenomena, the function of violence which provides to continuation of masculine hegemony based upon those norms and phenomena and to what extent the legal sanctions forms in favor of those norms, phenomena and functions to grant a legitimization to the patriarchal structure are discussed. The subject of, which states of `femininity` and `masculinity` are approved and how the public realm is constructed via this approved binary gender regime, matters in the aspect of making observations about this regime's structure and its process. The attitude of jurisdiction towards the act of `self defence` of women who have been victimized, shows how law is open to patriarchal negotiations despite the legal changes made possible by historical acquisitions.What Çilem Doğan lives through before and along the lawsuit, puts an example about the tools of power and its juridical part have a significant role on continuing masculine dominance. The form of struggle we see in Çilem Doğan's case, against the discourse of the power and the masculine jurisdiction make us think that construction of an autonomous agency and subjectivity might be possible. In fact, this possibility is one of the important factors that form the thesis.Keywords: Gewalt, Agency, Subjectivity, Emphasized Femininity, Hegemonic Masculinity