dc.description.abstract | Bu çalışmada, posterior maksiller atrofiye sahip hastalarda, implant cerrahisi öncesi sinüs ogmentasyonunda; sığır kaynaklı kemik grefti (SKKG), 3:1 oranında SKKG + otojen kemik grefti (OKG) ve SKKG + trombositten zengin plazma (TZP) kombinasyonlarının kullanımının klinik, radyografik ve histolojik olarak değerlendirilmesi ve bu greft materyalleri ile ogmente edilen sinüslere yerleştirilmiş implantların stabilitelerinin değerlendirilmesi amaçlandı.Çalışmamıza, yaş ortalaması 54,5±4,8 ve rezidüel kret yüksekliği en fazla 5 mm olan 4'ü erkek, 4'ü kadın 8 hasta dahil edildi. Bu hastaların sinüslerine rastgele SKKG, SKKG+OKG ve SKKG+TZP kombinasyonlarından biri uygulandı. Tüm hastalarda rezidüel kret yüksekliğini belirlemek için ogmentasyon öncesinde, greft uygulaması ile elde edilen yüksekliği belirlemek için ogmentasyon sonrasında ve rezorbsiyon miktarını belirlemek için implant cerrahisinden önce bilgisayarlı tomografi (BT) alındı. İmplant cerrahisi sırasında histolojik örnekler alındı ve yerleştirilen implantların stabiliteleri cerrahi sırasında (primer stabilite) ve protetik tedaviden önce (sekonder stabilite) rezonans frekans analizi (RFA) ile değerlendirildi ve elde edilen değerler ?Implant Stability Quotient? (ISQ) skoru olarak kaydedildi.Tüm hastalarda operasyonlar sonrasındaki iyileşme dönemlerinde herhangi bir komplikasyona rastlanmadı. Ogmentasyon öncesi alınan BT'lerde, ortalama rezidüel kret yükseklikleri SKKG grubunda 2,47±0,70 mm, SKKG+OKG grubunda 4,25±0,64 mm ve SKKG+TZP grubunda 3,05±0,70 mm olarak ölçüldü. Ogmentasyon sonrası BT'lerde ölçülen greft uygulaması ile elde edilen yükseklikler, SKKG grubunda 13,01±1,68 mm, SKKG+OKG grubunda 14,50±2,87 mm ve SKKG+TZP grubunda 12,87±1,59 mm olarak belirlenirken, implant cerrahisi öncesi ölçülen yükseklikler aynı gruplarda sırasıyla 11,90±1,77 mm, 13,57±2,01 mm ve 11,60±1,75 mm olarak hesaplandı. Gruplar arasında ogmentasyon sonrası ve implantasyon öncesi greft uygulaması ile elde edilen yükseklik değerleri açısından anlamlı farklılık bulunmadı (p>0,05). Grup içi değerlendirmelerde SKKG+OKG grubunda ve SKKG+TZP grubunda meydana gelen rezorbsiyonların anlamlı olmadığı saptanırken (p>0,05), SKKG grubunda elde edilen rezorbsiyon miktarı anlamlı bulundu (p<0.05). Tüm örneklerde histolojik olarak yeni kemik oluşumu saptanırken, SKKG+OKG grubunda elde edilen kemikleşmenin diğer gruplardan daha iyi olduğu görüldü. SKKG+TZP grubunda ise kemikleşmenin SKKG grubundan daha iyi olduğu belirlendi. SKKG partikülleri etrafında her üç grupta da yavaş gelişen rezorbsiyon saptandı. Primer stabilite ölçümlerinde SKKG, SKKG+OKG ve SKKG+TZP gruplarında sırasıyla 67,50±6,66 ISQ, 67,12±8,00 ISQ ve 63,62±2,81 ISQ olarak ölçülen değerler, sekonder stabilite ölçümlerinde sırasıyla 69,44±5,78 ISQ, 70,12±8,29 ISQ ve 65,75±6,70 ISQ olarak ölçüldü. Primer ve sekonder stabiliteler açısından her üç grup arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık bulunmazken (p>0,05), sekonder stabilite ölçümüne kadar geçen süre içinde RFA değerlerinde her üç grupta da artış olduğu görüldü, ancak gruplar arasında bu artış açısından anlamlı bir fark saptanmadı (p>0,05).Bu çalışmadan elde edilen bulgular SKKG, 3:1 oranındaki SKKG+OKG ve SKKG+TZP kombinasyonlarının iki aşamalı sinüs ogmentasyonunda başarıyla kullanılabileceğini, her üç materyal için de 8 aylık sürenin kemik oluşumu için yeterli olduğunu, ancak gruplar arasında anlamlı bir farklılığın bulunmadığını göstermektedir. | |
dc.description.abstract | The aim of the present study was to evaluate the clinical, radiographic and histologic effectiveness of the use of bovine derived xenograft (BDX) alone, BDX + autogenous bone graft (ABG) with a ratio of 3:1 and BDX + platelet-rich plasma (PRP) combinations and to evaluate the stability of the implants placed in these regions after sinus augmentation in patients with severe posterior maxillary atrophy.Eight patients (4 male, 4 female) with a mean age of 54.5±4.8 and with residual bone height less than or equal to 5 mm were included in the study. Computed tomography (CT) analysis were performed before the augmentations to evaluate the residual bone height, after the augmentations to evaluate the graft height and before the implantations to evaluate the resorption of the grafts. Histologic samples were obtained during the implantation and the stability of the implants were measured with resonance frequency analysis (RFA) and recorded as ?Implant Stability Quotient? (ISQ) during the surgery (primary stability) and before the prosthetic restorative treatments (secondary stability).No post-operative complications occured during the healing period in any patients. The CT analysis performed before the augmentations revealed a bone height of 2.47±0.70 mm, 4.25±0.64 mm and 3.05±0.70 mm in the BDX, BDX+ABG and BDX+PRP groups respectively. The graft heights measured on CT?s after the augmentations were 13.01±1.68 mm, 14.50±2.87 mm and 12.87±1.59 mm and before the implantations were 11.90±1.77 mm, 13.57±2.01 mm and 11.60±1.75 mm in the BDX, BDX+ABG and BDX+PRP groups respectively. No statistically significant difference was found between the groups based on post-augmentation and pre-implantation graft heights (p>0.05). Intergroup analysis revealed no significant difference in BDX+ABG and BDX+PRP groups based on graft resorption (p>0.05), whereas a statistically significant difference was found in the BDX group (p<0.05). Histologic examinations showed new bone formation in all specimens, but bone formation was significant in the BDX+ABG group when compared with other groups. On the other hand, bone formation was better in the BDX+PRP group when compared with the BDX group. In all groups, slow resorption of the BDX particles were observed. Primary stability measurements revealed RFA scores of 67.50±6.66 ISQ, 67.12±8.00 ISQ, 63.62±2.81 ISQ whereras secondary stability measurement revealed RFA scores of 69.44±5.78 ISQ, 70.12±8.29 ISQ and 65.75±6.70 ISQ in BDX, BDX+ABG and BDX+PRP groups respectively. Based on primary and secondary stability measurements, no statistically significant difference was found between the groups (p>0.05). An increase in the RFA scores were observed between primary and secondary stability evaluations in all groups, but based on this increase no statistically significant difference was found between the groups (p>0.05).Within the limits of this study the results showed that the use of BDX, BDX+ABG with a ratio of 3:1 and BDX+PRP combinations can be used in two-stage sinus augmentations and that 8 months of graft healing time is adequate for bone formation. However no significant difference was found between the groups. | en_US |