dc.description.abstract | IV ÖZET Bu çalışmada Kasım 1992-Mayıs 1993 tarihleri arasında Anadolu Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Genetik Bilim Dalı ve GENTAM laboratuvarlarına başvuran tekrarlayan iki ya da daha fazla spontan abortusu (SAB) olan 20 çift (40 olgu) frajil bölge bakımından incelenmiş; normal, sağlıklı en az iki çocuğu olan ve herhangi bir reproduktif kayıp öyküsü bulunmayan 20 bireyde saptanan frajil bölgeler ile karşılaştırılmıştır. Bulgular değerlendirildiğinde, abortuslu olgularda kromozomal frajilite insidansınm arttığı ve bu artışın abortus sayısının artmasıyla birliktelik gösterdiği saptanmıştır. Çok nadir gözlenen ve çok sık gözlenen frajil bölgeler spesifik kültür koşullarında gözlenebilirler. Bunun için hücrelerin frajil bölge indüktörleri ile muamele edilmesi gerekir. Çalışmamızda Aphidicolin (APC), 5-Bromo-2I-deoxyuridine (BrdU), 5-Fluoro-21- deoxyuridine (FudR) ve Methotrexate (MTX) olmak üzere 4 farklı indüktör kullanılmıştır. İndüktörlerin kullanıldığı kültürlerde de abortus populasyonundaki frajilite oranı normal populasyondan anlamlı düzeyde farklılık göstermiş olup bu farklılık en çok APC ve FudR ile muamele edilen hücrelerde gözlenmiştir. SAB'lı olgularda indüktöre özgü frajil bölgelerinin çeşitli araştırmalarda belirlenen frajil bölgelerden farklılık göstermediği saptanmıştır. Çalışmamızda ayrıca cinsiyet ve yaşın frajilite frekansına etkisi de değerlendirilmiş ve gruplar karşılaştırıldığında bu iki faktörün frajilite üzerinde etkili olmadığı sonucuna varılmıştır. Çalışmamızda saptanan en ilginç bulgulardan biri SAB'lı olgularda frajil bölgelerin rastgele dağılmadığı, belirli kromozomband bölgelerinde yoğunlaştığı ve bu bant bölgelerinin de protoonkogen ve/veya kanser kırık bölgeleri ile benzerlik gösterdiğidir. Çalışmamızda saptanan bulgular değerlendirildiğinde SAB'lı çiftlerde gözlenen kromozom düzensizliklerinin yanısıra frajilitenin de önemli bir etken olduğu, frajil bölgeler ile protoonkogen bölgeleri arasındaki benzerliğe dayanarak protoonkogenler tarafından kodlanan proteinlerin kromozomal defektler sonucu değişime uğrayıp hücre gelişmesini kontrol eden anomalili gen ürünlerinin oluşmasına neden olduğu ve düzensiz fetal gelişme sonucu abortusun oluşabileceği sonucuna varılmıştır. Bu nedenle geniş çaplı olarak gerek SAB'lı çiftlerde gerekse konseptusta frajilitenin değerlendirilmesinin, spesifik frajil bölgelerin belirlenmesinin ve frajilite ile fetal gelişim ilişkisinin incelenmesinin gerekli olduğu kanısına varılmıştır. Anahtar Kelimeler: Spontan abtfrtus (SAB), frajil bölge, frajil bölge indüktörleri, Aphidfcolin (APC), BrdU, FudR, MTX, frajil bölge onkogen, frajil bölge ve kanser. | |
dc.description.abstract | VI SUMMARY In this study, 20 couples (40 cases) with two or more spontaneous abortions (SABs) that were hospitalised in the Cytogenetics Laboratories of the Department of Medical Genetics, Anadolu University Medical Faculty and in the GENTAM, were analysed with respect to fragile sites and the results were compared with the 20 control group cases that had at least two normal, healthy children. In the individuals with miscarriages, a considerably higher frequency of fragility was found as compared to the individuals in the control group. Moreover, this frequency was markedly influenced by the number of spontaneous abortions. Rare and common fragile sites are appeared in the specific culture conditions. Therefore, it is necessary to treat the cells with the specific fragile inducers, In this study, four different inducers, that were Aphidicolin (APC), 5-Bromo-2-deoxyuridine (BrdU), Florodeoxyuridine (FudR) and Methotrexate (MTX) were used. In the cultures, that inducers were used, the fragility frequency was also in the higher frequency that the controls and the difference was significant in the APC and FudR cultures. The inducer-specific fragile sites, seen in the cases with SABs, were not show any difference than the sites that have been seen in various studies. We also evaluated whether sex and/or age is effective on the fragility and found that these factors did not have any effect on the fragility frequency. The most interesting result that was obtained in this study was that the distribution of fragility in the cases with SABs was obviously nonrandom, they were significantly expressed in theVII specific chromosomal bands that were similar with the sites of protooncogenes and/or cancer breakages. When all results were evaluated, it was concluded that besides the chromosomal disorders in the cases with SABs, fragility is an important factor for the SABs, and excess of fragile sites at the cancer breakpoints and/or sites of oncogenes results in the mutations of the proteins that are coded by the protooncogenes, Thus, abnormal gene products, regulate the cellular developments, cause defective fetal development and, consequently abortion is formed. Therefore both the couples with SABs and conceptuses should be analysed with respect to fragility and the mechanism, producing miscarriages, should be determined. Key Words : Spontaneous abortion, fragile sites, fragile site inducers, Aphidieolin (APC), Bromodeoxyuridine (BrdU), Florodeoxyuridine (FodR), Methotrexate (MTX), fragile sites and oncogenes, fragile sites and cancer breaks. | en_US |