Investigating autobiographical memory in relation to attachment anxiety and avoidance: Self-defining memories across relational contexts
dc.contributor.advisor | Tekcan, Ali İzzet | |
dc.contributor.author | Özbek Akçay, Müge | |
dc.date.accessioned | 2020-12-21T13:16:33Z | |
dc.date.available | 2020-12-21T13:16:33Z | |
dc.date.submitted | 2014 | |
dc.date.issued | 2018-08-06 | |
dc.identifier.uri | https://acikbilim.yok.gov.tr/handle/20.500.12812/323950 | |
dc.description.abstract | Bağlanma figürlerine dair erken deneyimlerin, benlik, başkaları ve benlik-başkaları ilişkileri hakkında bilgiler içeren bağlanmaya ilişkin zihinsel temsillerin yer aldığı içsel çalışan modellerin oluşmasını sağladığı düşünülmektedir. Bu temsiller, yetişkinlikte bilgi işleme ve duygu denetleme süreçlerini etkilemektedir. Geçmiş çalışmalar, bağlanmayla ilişkili kaygının olumsuz anıların erişilebilirliğini arttırdığını ve kaçınmanın bağlanmaya ilişkin uyaranlara karşı savunma odaklı bir hafıza organizasyonuyla ilişkilendiğini göstermiştir. Bu çalışmanın iki temel amacı, 1) farklı ilişkisel bağlamlardaki benlik tanımlayıcı anıların anlatısal (belirginlik ve anlam/ders çıkarma) ve fenomenolojik (tekrarlama) özellikler açısından nasıl farklılaştığını araştırmak, ve 2) bu özelliklerdeki bireysel farklılıkların ne oranda bağlanmayla ilişkili kaygı ve kaçınma ile açıklanabileceğini incelemekti. Katılımcılar (57 kadın, 54 erkek) Yakın İlişkilerde Yaşantılar Envanteri–II'ni doldurdu, dört farklı ilişkisel bağlam için benlik tanımlayıcı anılarını yazdı ve her anının fenomenolojik özelliklerine ve merkeziliğine ilişkin sorular yanıtladı. Bulgular, anı tipinin ve bağlanma stilinin anılardaki belirginlik ve anlam/ders çıkarma ile ilintili olmadığını gösterdi. Öte yandan, bağlanmayla ilişkili kaygı kişisel deneyimlere atfedilen önemin ve merkeziliğin derecesi ile bu deneyimlerin olumsuz duygusal yapısını pozitif olarak etkiledi. Bulgular, bağlanmayla ilişkili kaygısı yüksek kişilerin ilişkisel deneyimleri hakkında daha sık konuştuklarını, bunun yanısıra kaçınmanın ilişkisel deneyimleri daha az paylaşmaya yönelik bir tutumla ilişkilendiğini gösterdi. Ayrıca, kadınlar ve erkekler yakın ilişkilere dair kişisel deneyimleri açısından farklılık gösterdi. Buna ek olarak, farklı bağlanma figürleri ile ilgili anılar fenomenolojik özellikleri açısından farklılık gösterdi. Genel olarak bakıldığında, bulgular bağlanma stilinin ve ilişkisel bağlamın benlik tanımlayıcı anıların anlatısal değilse de, fenomenolojik özelliklerini kavramsal olarak anlamlı şekilde etkilediğine işaret etmektedir. | |
dc.description.abstract | Early experiences with attachment figures are argued to lead to internal working models, which incorporate representations of self, others, and self-other relationships. These representations influence information processing and affect regulation in adulthood. Previous studies showed that attachment anxiety is related to heightened accessibility of negative memories whereas avoidance is related to defensive organization of memory for attachment-related stimuli. The two main aims of the present study were 1) to investigate how self-defining memories in different relational contexts differ from each other in terms of narrative (i.e. specificity and integration) and phenomenological (e.g. rehearsal) characteristics, and 2) to examine the extent to which individual differences in these characteristics can be accounted for by attachment anxiety and avoidance. Participants (57 females, 54 males) filled out the Experiences in Close Relationships – Revised (ECR-R) Scale, wrote self-defining memories for four different relational contexts, and answered questions in relation to phenomenological characteristics and centrality of each memory. Results indicated that neither type of memory, nor attachment style was related to specificity and integration of self-defining memories. However, attachment anxiety positively influenced the degree of importance and centrality attributed to personal experiences as well as the negative affective content of these experiences. Results showed that people high on attachment anxiety more frequently thought about their relationship experiences whereas high levels of avoidance manifested itself as a tendency to communicate relationship experiences less. Additionally, women and men differed in terms of their subjective experiences about close relationships. Furthermore, close relationship memories involving different attachment figures differed in terms of their phenomenological characteristics. Overall, these findings suggest that attachment style and type of relational context influence phenomenological, but not narrative, characteristics of self-defining memories in conceptually meaningful ways. | en_US |
dc.language | English | |
dc.language.iso | en | |
dc.rights | info:eu-repo/semantics/openAccess | |
dc.rights | Attribution 4.0 United States | tr_TR |
dc.rights.uri | https://creativecommons.org/licenses/by/4.0/ | |
dc.subject | Psikoloji | tr_TR |
dc.subject | Psychology | en_US |
dc.title | Investigating autobiographical memory in relation to attachment anxiety and avoidance: Self-defining memories across relational contexts | |
dc.title.alternative | Otobiyografik hafızanın kaygılı bağlanma ve kaçınma açısından incelenmesi: Farklı ilişkisel bağlamlardaki benlik tanımlayıcı anılar | |
dc.type | masterThesis | |
dc.date.updated | 2018-08-06 | |
dc.contributor.department | Psikoloji Anabilim Dalı | |
dc.subject.ytm | Autobiographical memory | |
dc.subject.ytm | Attachment | |
dc.subject.ytm | Anxiety | |
dc.subject.ytm | Hedges | |
dc.subject.ytm | Attachment styles | |
dc.subject.ytm | Self concept | |
dc.subject.ytm | Self-defining memory | |
dc.identifier.yokid | 10025102 | |
dc.publisher.institute | Sosyal Bilimler Enstitüsü | |
dc.publisher.university | BOĞAZİÇİ ÜNİVERSİTESİ | |
dc.identifier.thesisid | 357829 | |
dc.description.pages | 80 | |
dc.publisher.discipline | Diğer |