Karaciğer sirozlu hastalarda lamivudine tedavisinin sonuçları

Abstract

ÖZET Ülkemizde özellikle bölgemizde önemli bir sağlık sorunu olmaya devam eden karaciğer sirozu komplikasyonları ağır klinik bir tablodur. Sirozun sebebi sosyo ekonomik ve kültürel farklılıklara göre değişiklikler göstermektedir. Ülkemizin hepatit yönünden endemik bölgede yer alması ve alkol tüketiminin batılı ülkere göre nispeten daha az olması nedeniyle siroz etyolojisinde hepatit virusları alkole göre daha önemli yer tutmaktadır. Günümüzde karaciğer sirozunun tedavisi konusunda yapılan çalışmalar bir nükleozid analoğu olan Lamivudine'nin umut vaadettiğini göstermektedir. Lamivudine'nin antiviral etkisi yanında dolaylı immünmodülatör etkisi de vardır. Biz bu çalışmamıza yaş ortalaması 38±10 olan 21 kişilik Lamivudine tedavisi verdiğimiz çalışma grubunu ve yaş ortalaması 42±11 olan 17 kişilik kontrol grubunu dahil ettik. HBV'ye bağlı karaciğer sirozunda Lamivudine tedavisinin etkinliğini değerlendirmek için yaptığımız çalışmamızda, tedavi verdiğimiz grupla kontrol grubu arasında takip sonrası CPT skoru, albumin, ALT değerlerini karşılaştırdık ve anlamlı bir fark olduğunu tespit ettik. Lamivudine tedavisinin replike olan hepatit B virüsünün neden olduğu sirozlu hastalarda karaciğer fonksiyonlarını düzelttiği gibi, replike olmayan hepatit B virüsünün neden olduğu sirozlu hastalarda da etkin olduğunu saptadık. Bu da Lamivudine'nin belirgin klinik ilerleme kaydedilen hastalarda karaciğer transplantasyonu gibi daha kesin tedaviler için bir köprü görevini üstlenebileceğini göstermektedir. Bu konuyla ilgili genel kabullerin oluşturulabilmesi için daha geniş kapsamlı çalışmaların gerektiği aşikârdır. 68