dc.description.abstract | II ÖZET Temel hedefi, Güneydoğu Anadolu Bölgesi halkının gelir düzeyi ve hayat standardını yükselterek, bu bölge ile diğer bölgeler arasındaki gelişmişlik farkını ortadan kaldırmak, kırsal alandaki verimliliği ve istihdarri imkanlarını artırarak, sosyal istikrar, ekonomik büyüme gibi milli kalkınma hedeflerine katkıda bulunmak olan GAP, çok sektörlü, entegre ve sürdürülebilir bir kalkınma anlayışı ile ele alınan bir bölgesel kalkınma projesidir. Proje alanı Fırat ve Dicle havzaları ile yukarı Mezopotamya ovalarında yer alan 9 ili kapsamaktadır (Adıyaman, Batman, Diyarbakır, Gaziantep, Kilis, Mardin, Siirt, Şanlıurfa, Sımak). Bölge'nin zengin su kaynaklarını (Fırat ve Dicle nehirleri) sulama ve enerji üretimi amacıyla değerlendirmek üzere 13 büyük proje oluşturulmuştur. Bu projelerin 7'si Fırat, 6'sı ise Dicle Havzası'nda yer almaktadır. Kalkınma programı, sulama, hidroelektrik, enerji, tarım, kırsal ve kentsel altyapı, ormancılık, eğitim ve sağlık gibi sektörleri kapsamaktadır. Proje tamamlandığında, yılda 50 milyar m3'den fazla su akıtılan Fırat ve Dicle nehirleri üzerinde kurulan tesislerle, Türkiye toplam su potansiyelinin yüzde 28'i kontrol altına alınacak, 1.7 milyon hektarın üzerinde arazinin sulanması ve yılda 27 milyar kilovatsaatlik elektrik üretilmesi sağlanacaktır. GAP'ın meydana getireceği yüksek tarım ve sanayi potansiyeli Bölge'de gelir düzeyini 5 kat arttıracak, 2005 yılında 9 milyonu aşacak olan Bölge nüfusunun yaklaşık 3.5 milyonuna iş imkanı yaratılacaktır. 1989 yılında hazırlanan GAP Master Planı'ndan bu yana geçen sürede, Bölge'de, ülkede ve Ortadoğu'daki hızlı gelişmeler nedeniyle, Plan'da öngörülen hedeflerin gerisinde kalınmıştır. Irak ambargosu ve terör, Bölge'de kalkınma faaliyetlerini ve Bölge'nin Ortadoğu ülkeleriyle olan ticaretini olumsuz etkilemiş, Türkiye'nin kamu finansman dengesindeki bozulma, Proje'nin kaynak gereksiniminin yeterli ve zamanlı bir biçimde karşılanamamasına neden olmuştur. Master Plan'da, temel amaç `Bölge'nin gelişmişlik düzeyini en kısa sürede Ülke'nin genel düzeyine yükseltmek` olarak tanımlanmış, bu amaca ulaşmak üzere ekonomik ve sosyal hedefler belirlenmiş ve temel strateji olarak Bölge'nin `tarıma dayalı ihracat üssü` haline getirilmesi benimsenmiştir. GAP ile yaratılan iş veIll yatırım ortamına katılacak bölge içi ve dışı yatırımcılarla bilgi ve danışmanlık hizmeti veren `GAP Girişimci Destekleme Yönlendirme Merkezleri` (GAP-GİDEM) 4 il merkezinde açılmış olup, faaliyetlerini sürdürmektedir. GAP Bölgesi'nde Gaziantep'te 3 adet, Şanlıurfa'da 1 adet ve Kilis'te 1 adet olmak üzere 5 adet Organize Sanayi Bölgesi'nin (OSB) altyapısı tamamlanarak faaliyete geçmiş bulunmaktadır. Mevcut OSB'lerde 544 fabrika üretime geçmiş ve 43.500 kişiye iş imkanı sağlamıştır. GAP Bölgesi'nde 18 adet Küçük Sanayi Sitesi (KSS) tamamlanmıştır ve bu sitelerde mevcut 5.514 işyerinde yaklaşık 33.000 kişi çalışmaktadır. Bölge nüfusunun yarısını oluşturan kadınların statüsünün yükseltilmesi, kadınlara ilişkin sosyo-ekonomik gelişme göstergelerinin iyileştirilmesi amacına yönelik olarak çeşitli alanlarda eğitim, gelir getirici faaliyetlerin uygulandığı, kısmi zamanlı poliklinik hizmetlerinin verildiği, sosyo-kültürel etkinliklerin düzenlendiği Çok Amaçlı Toplum Merkezleri (ÇATOM) kurulmaya başlanmıştır. Sağlık Bakanlığı, GAP Bölgesi'ndeki sağlık düzeyini ve buna bağlı olarak kişilerin yaşam kalitesini yükseltmek amacıyla rutin hizmetlerin yanısıra, bir dizi proje yürütmektedir. Bu projeler; İshalli Hastalıkların Kontrolü, Akut Solunum Yolu Enfeksiyonlarının Kontrolü, Ulusal Sıtma Kontrolü, Anne Sütünün Teşviki / Bebek Dostu Hastaneler, Fenilketonüri Taraması, İyot Yetersizliği Hastalıkları ve Tuzun İyotlanması, Güvenli Annelik ve Bilgi-Eğitim-İletişim, Aile Sağlığı Hizmetlerinin Geliştirilmesi Projeleridir. Ancak GAP Bölgesi'ndeki en önemli sorun mevcut sağlık hizmetlerinin kullanılmamasıdır. Özellikle dezavantajlı gruplar içinde değerlendirilen kadın ve çocukların sağlık hizmetlerine ulaşma ve kullanma oranını artırmak amacıyla GAP Bölge Kalkınma idaresi `Sağlık Gönüllüleri` projelerini yürütmektedir. Güneydoğu Anadolu Projesi'nin etap etap uygulanmasıyla 1.7 milyon hektar tarımsal alanın sulamaya açılması ve yapılacak barajlar ile yeni rezervuar alanlarının yaratılması, Bölgenin toprak ve su rejimlerini önemli ölçüde değiştirecektir. Aynı zamanda nüfus hareketleri, hızlı şehirleşme ve sanayileşme kır ve kent alanlarında yeni dönüşümler yaratacaktır. Sulamanın getireceği avantajlar yanında, fazla ve hatalı sulamanın yol açabileceği problemler, Bölgedeki iklim değişikliklerinin tarımsal üretime ve bitkiIV örtüsüne yaratacağı etkiler, flora ve faunanın değişikliklerden etkilenmesi, erozyon, doğal, tarihi ve kültürel değerlerin kontrolsüz gelişmeden etkilenmesi ve benzeri sorunlar, GAP'ın, çevre ve kültür değerleri yönünden etraflı bir şekilde ele alınması gereğini ortaya koymaktadır. Değişik uygarlıkların geriye bıraktığı ve çeşitli dinlere ait kültür varlıkları turizm açısından da ayrı bir önem taşımaktadır. Projenin nakdi gerçekleşme oranı % 43.3 düzeyine ulaşmıştır. Gerçekleşme, sektörler baz alındığında, enerji projeleri bakımından % 12, sosyal sektörlerde ise % 58 düzeydedir, ancak projenin bu aşamasında bile bölge ve Türkiye'ye sağladığı ekonomik değer büyük boyutlara ulaşmıştır. Harran Ovası'nda sulama, 1995 mevsiminden itibaren başlamıştır. 2001 sonu itibariyle DSİ tarafından sulamaya açılan alan 215.080 hektar olmuştur. Yörenin tarımsal üretiminde büyük artışlar sağlanmıştır. GAP genelinde hedeflenen toplam sulama faydası 3 milyar $ öngörülmektedir. Bugüne kadar ulaştığı düzey itibariyle GAP, Güneydoğu Anadolu Bölgesinin yaşamında anlamlı değişimler yaratmıştır. GAP suyun insani ve sosyo-ekonomik gelişmeye yönelik geliştirilmesi konusundaki uluslararası eğilimler için de özgün bir model oluşturmaktadır. Projenin tamamlanan kısmının bile, bölgeye kazandırdığı canlılık tarih boyunca birçok uygarlığa ev sahipliği yapan `Verimli Hilal` Bölgesi'nde yeni ve daha parlak bir uygarlığın yaratabileceği konusunda ışık yakmaktadır. GAP tüm özellikleriyle gelecek nesillere sunulan teknolojik ve sosyolojik bir uygarlık anıtıdır. | |
dc.description.abstract | SUMMARY The Southeastern Anatolia Project (GAP) is a multi-sector and integrated regional development effort approached in the context of sustainable development. Its basic objectives include the improvement of living standards and income levels of people so as to eliminate regional development disparities and contributing to such national goals as social stability and economic growth by enhancing productivity and employment opportunities in the rural sector. The project area covers 9 administrative provinces (Adiyaman, Batman, Diyarbakir, Gaziantep, Kilis, Mardin, Siirt, Sanliurfa and Sirnak) in the basins of the Euphrates and Tigris and in Upper Mesopotamia. 13 projects were prepared to develop the rich water resources (the rivers of Euphrates and Tigris) of the region for irrigation and power generation purposes. 7 of these projects are in the basin of the Euphrates and 6 in that of the Tigris. The development program encompasses such sectors as irrigation, hydraulic energy, agriculture, rural and urban infrastructure, forestry, education and health. Upon the completion of the project, 28 percent of the total water potential of the country will have been taken under control, 1.7 million hectares of land will have been brought under irrigation and annually 27 billion kWh of electric energy will have been produced. Expected high potential in both industry and agriculture will increase the income level of the region fivefold and create employment for 3.5 million people in the region whose population is projected to reach more than 9 million in 2005. During the time elapsing since the preparation of the GAP Master Plan in 1989, rather rapid changes have taken place in the region, country and in Middle East and these led to delay in reaching targets. The UN embargo on Iraq and terrorist activities in the region had their negative effects on development efforts and region's trade with Middle Eastern countries. Furthermore, imbalances in public financing in Turkey caused problems in meeting the financing needs of the project sufficiently and in time. The Master Plan formulates the basic objective as `raising the development indicators of the region up to country standards in shortest possible time`, defines economic and social targets serving to this objective and adopts the basic strategy ofVI `transforming the region into an export center for agriculture based goods`. Furthermore, `GAP Entrepreneur Support and Guidance Centers` (GAP-GIDEM) are presently operative in 4 province centers of the region. These centers extend information and consulting services to local, national and international entrepreneurs who plan to launch investments in the region. At present 5 Organized Industrial Zones (OIZs) are active with their full infrastructure in the region. There are 3 OIZs in Gaziantep, 1 in Sanliurfa and 1 in Kilis. There are 544 enterprises active in these OIZs, employing 43,500 persons. The number of active Small Industrial Sites (SISs) in the region is 18 and 5,514 enterprises in these sites employ about 33,000 persons. The CATOM (Multi-Purpose Community Centers) is one of these social projects. These centers focus on training in various fields, promoting income generating skills, part-time policlinic services and various social and cultural activities specially designed to improve the status of local women as measured by specific socio-economic development indicators. In addition to its routine services, the Ministry of Health is engaged in a series of projects designed to improve overall health standards and individuals' quality of life in the region. These projects cover a wide range of headings including the control of diarrhoea! diseases and acute respiratory infections; national malaria combat; promotion of breast feeding/baby friendly hospitals; phenylketonuria screening; iodine deficiency disorders; salt iodization, information and communication network for safe motherhood; and family health services. But the most important problem for the GAP region is that even available services are not used. The GAP-RDA is thus implementing `Health Volunteer Projects` to increase the utilization of health services especially by women and children, who are considered as disadvantage groups. Gradual implementation of the GAP Project, which envisages irrigation on 1.7 million hectares of land and creation of new water reservoirs will significantly alter the land use and water regime in the region. Also in this process, population movements, rapid urbanization and industrialization will bring along new transformations in both rural and urban areas.VII Other than advantages to be reaped after irrigation, there are some other points and problems to be considered: Problems emerging as a result of excessive and uninformed practices of irrigation; effects of climate change on crop farming and plant cover in the region; corresponding changes in the flora and fauna; erosion and adverse effects of uncontrolled growth on natural, historical and cultural properties. All these make it necessary to reconsider the project with a view to the dimensions of culture and the environment. Since the project will instigate important changes in social and economic sectors both nationally and regionally, effects on environmental and cultural assets will be inevitable. The cash realization in the project has reached 43 %. Looking by sectors, the rate of realization is 12 % in energy projects and 58 % in social sectors. Even at this stage, the project has contributed a lot to the economy of the country. Irrigation in Harran Plain started in 1995. As of the end of 2001, 215,080 hectares of land has been brought under irrigation by the DSİ. There have already been significant increases in agricultural output. The value to be created by irrigation is estimated as 3 billion $. As of the level it reached today, the GAP has already brought along significant changes in the life of people living there. The GAP is also a unique model of international significance in terms of water management for human and social- economic development. Even what has come out today with the partial implementation of the project indicates that the `Fertile Crescent` that hosted many civilizations so far is capable of creating a new and bright one. The GAP is a technological and sociological monument of civilization waiting future generations. | en_US |