Parenteral beslenme uygulanan prematüre bebeklerde lipit veriliş şekline göre total antioksidan seviye, total oksidan seviye ve serum paraoksonaz düzeyleri

Abstract

Amaç: Prematüre bebeklerde beslenememeye bağlı total parenteral beslenme (TPN) uygulamasında lipitin karışım halinde veya ayrı olarak verilmesinin vücuttaki oksidan ve antioksidan dengeye olan etkisinin tespit edilmesi. Yöntem: Otuz ila 34. gebelik haftaları arasında doğan prematüre bebekler çalışmaya dahil edildi. TPN'deki lipitin veriliş şekline göre karışım veya ayrı olarak gruplandırıldı. Gruplar 30 hastadan oluşturuldu. Ancak bir hastada ciddi sepsis tespit edildiği için çalışmadan çıkarıldı. Ağır respiratuar distres sendromu (RDS), erken membran rüptürü (EMR), ağır konjenital malformasyon, doğuştan metabolik, ciddi sepsis, patolojik sarılık, antioksidan tedavi alma, diyaliz uygulanması, siyanotik konjenital kalp hastalığı, perinatal asfiksi, renal ve hepatik yetmezlik, annenin alkol ve madde kullanması, annenin antioksidan ve hipolipidemik tedavi alması, annede diyabet olması durumunda hastalar çalışmaya alınmadı. Çalışmaya dahil edilen hastalarda total parenteral beslenme (TPN) öncesinde ve TPN uygulamasının 72. saatinde serumda total antioksidan seviye (TAS), total oksidan seviye(TOS) ve paraoksonaz (PON-1) düzeyleri ölçüldü ve oksidatif stres indeksleri hesaplandı.Bulgular: Çalışmaya lipit ayrı grubunda (Grup I) 29 ve karışım grubunda (Grup II) 30 olgu olmak üzere toplam 59 hasta dahil edildi. Tüm olguların ortalama gebelik haftası 32.11±1.37 hafta, ortalama anne yaşı 29.41±5.72 yıl, ortalama ağırlık, boy ve baş çevresi ölçümleri sırasıyla 1673±310 gr, 40.72±2.91 cm ve 29.21±1.91 cm olarak tespit edildi. İki grup arasında demografik bulgular açısından istatistiksel olarak anlamlı fark yoktu (p>0.05). Her iki grupta da 72. saatte bakılan TAS seviyesinde azalma, PON-1 seviyesinde artma gözlendi ve bu değişim istatistiksel olarak anlamlı idi (p<0.05). Grup I'de TOS ve OSİ düzeylerinde istatistiksel açıdan anlamlı olmasada artma izlendi. Grup II'de ise TOS ve OSİ seviyelerinde azalma vardı ancak sadece TOS seviyesindeki azalma istatistiksel açıdan anlamlı idi (p<0.05). Tüm bu parametreler açısında yapılan gruplar arası incelemede istatistiksel olarak anlamlı fark tespit edilmedi (p>0.05). Cinsiyetin oksidan dengeye herhangi bir etkisi tespit edilmedi. Lipitin ayrı ya da karışım olarak uygulanmasının böbrek ve karaciğer fonkiyonlarına ve hematolojik parametrelere oluşturduğu etkiler açısından fark gözlenmedi (p>0.05). Sonuç: Lipidin karışım ve ayrı uygulanmasında, TAS, TOS ve PON-1 düzeylerinde fark saptanmaması lipidin ayrı verilmesine gerek olmadığını düşündürmektedir. Ancak vaka sayımız sınırlı olduğundan daha büyük serilerde çalışma yapılmasına ihtiyaç vardır. Anahtar kelimeler: prematüre, parenteral beslenme, lipit karışımı, oksidatif stres, total antioksidan seviye, paraoksonaz Bilimsel Araştırma Projeleri Kordinatörlüğü Proje no:121518018

Aim: To determine the effect of two different administration type of lipid used in TPN that is received by the premature infant patients born in between 30th and 34th weeks; the lipid administration as a mixture or the separate administration of the lipid.Method: Premature infants born in between 30th and 34th weeks of gestational age were included to study. The patients receiving total parenteral nutrition were divided into two group according to lipid administration: Mixture (All in one) or lipid alone. Group consisted of 30 patients. The patients with severe RDS, EMR, severe congenital malformations, congenital metabolic disorders, severe sepsis, and pathological jaundice; the patients receiving antioxidant treatments; the patients undergoing dialysis; the patients who have cyanotic congenital heart disease; the patients with perinatal asphyxia; the patients who have renal and hepatic failure; the patients whose mothers use alcohol and drugs; the patients whose mothers receive antioxidant or hypolipidemic treatment; the patients whose mothers have diabetes excluded from the study. In patients included in the study, the TAS, TOS and PON-1 levels were measured and calculated indices of OSI before TPN and the seventy-two hours after the start of TPN. By this way, the effect of TPN, which is very commonly used in neonatal intensive care units, on the oxidant/antioxidant levels was investigated. Findings: In 59 patients included in the study, the mean of gestational weeks was 32.11±1.37, the average maternal age was 29.41±5.72 years, mean weight, height and head circumference were found to be 1673±310 g, 40.72±2.91 cm, 29.21±1.91 cm, respectively. In terms of demographic findings between the two groups, there was no statistically significant difference (p>0.05). In group I, the TOS and OSI levels were increased but not statistically significant. TOS and OSI levels were decreased in Group II, but the reduction in the level of the TOS was statistically significant TAS level at 72 hours after the start of TPN decreased, whereas PON-1 levels were increased in both groups, and this change was statistically significant (p<0.05). For the All these parameters between the two groups, no statistically significant difference was detected. There was no effect of gender on the oxidant stress. A separate application or as a mixture of lipid, the effect on renal and hepatic function and hematological parameters were not different Conclusion: In the administration of the lipid mixture or separately, TAS, TOS, and PON-1 levels did not differ. For this reason, we can speculate that there is no need to administer separately lipid. However, because of our limited number of cases, further studies are needed to confirm our findings. Key words: prematurity, parenteral nutrition, admixture of lipit preparation, oxidative stres, total antioxidant status, paraoxonase