Show simple item record

dc.contributor.advisorÖzeri, Cavit
dc.contributor.authorSanci, Yasemin
dc.date.accessioned2020-12-10T12:28:31Z
dc.date.available2020-12-10T12:28:31Z
dc.date.submitted1992
dc.date.issued2018-08-06
dc.identifier.urihttps://acikbilim.yok.gov.tr/handle/20.500.12812/287038
dc.description.abstractÖZET VE SONUÇLAR 1. Nazofarinksten orjin almasına rağmen, yayılma eğiliminden dolayı JNA terimi yerine `Juvenil angiofibroma` veya sadece `angiofibroma ` teriminin kullanılması daha uygundur. 2. Nazofarinksteki tümör büyüklüğü mutlaka gerçek tömür büyüklüğünü, yayılımını göstermesi, `iceberg` şeklindeki olabilir. 3. Kontrass BT scanning tümör büyüklüğüne emin bir yaklaşım sağlar, angiofibroma için karakterisliktir, biopsi ihtiyacını ortadan kaldırır. 4. Atipik vakalarda klinik kriterler yeterli değilse, tekrarlayan biopsiler gerekebilir, fakat rutin başlangıçta tavsiye edilmez. Tümörün klinik histolojik görünümü genellikle iç kısımda bulunur. Bazı araştırıcılar tümör kitlesinin yüzeysel biopsi spesmeninin yanlış yönlendirebileceğine inanırlar. 5. Bilateral selektif eksternal ve internal karotid angiogram cerrahi isteyenlerin tedavisinde ve diognostik çâlişma için kesin gereklidir. Tümörü primer besleyen damarlar internal mâksiller arter ve ascending farengeal arterdir. 6. Genç ve sağlıklı hastalarda cerrahi tedavi tercih edilir. Tümör büyüklüğü arttıkça, ekstirpasyon güçleşir, kitlenin stage'ine göre kan kaybıda orantılı olarak artar. 7. Preperatif embolizasyon yapılan ve tümörü besleyen damarlara ulaşılan vakaların hepsinde operatif kah kaybında belirgin azalma olmuştur ve tecrübe ve düzelmiş tekniklerle möfbidite azalmıştır. Embolizasyon mümkünse, angiografiden henieri sbtira gerçekleştirilmeli ve cerrahi tercihen 48 saat içinde gerçekleştirilmelidir. Preoperatif embolizasyonla kombine radikal cerrahi tedavi güvenli ve efektif tedavi sağlar. 8. Internal karotid sistemde paraseller besleyici damarlarla beslerıen orta ve anterior kranial fössaya iritf akranial yayilimli tühiöfler daha çok unrezektâbİ olarak düşünülür. Bü vakalarda radyoterapi seçenektir. Yeterli radyoterapi dozu bugün için 3000 Rad'dan daha büyük düşünülmektedir. Fakat kişisel olarak hastalara uygulamak gerekir. Yüksek doz tümörde regresyönda başarılı olup, semptomlarda hafifleme sağlamalıdır. Radyoterapi yapılan vakaların sekonder malignite gelişme olasılığı nedeniyle uzun süreli takibi gereklidir. 91
dc.description.abstracten_US
dc.languageTurkish
dc.language.isotr
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/embargoedAccess
dc.rightsAttribution 4.0 United Statestr_TR
dc.rights.urihttps://creativecommons.org/licenses/by/4.0/
dc.subjectKulak Burun ve Boğaztr_TR
dc.subjectOtorhinolaryngology (Ear-Nose-Throat)en_US
dc.titleJuvenil nazofarinks angiofibromu cerrahi tedavi sonuçları
dc.typedoctoralThesis
dc.date.updated2018-08-06
dc.contributor.departmentDiğer
dc.subject.ytmNasopharynx
dc.subject.ytmSurgery
dc.identifier.yokid22447
dc.publisher.instituteAnkara Eğitim ve Araştırma Hastanesi
dc.publisher.universityDİĞER (KURUMLAR, HASTANELER VB.)
dc.type.submedicineThesis
dc.identifier.thesisid22447
dc.description.pages99
dc.publisher.disciplineDiğer


Files in this item

Thumbnail

This item appears in the following Collection(s)

Show simple item record

info:eu-repo/semantics/embargoedAccess
Except where otherwise noted, this item's license is described as info:eu-repo/semantics/embargoedAccess