Show simple item record

dc.contributor.advisorKaragöz, Yaşar Mustafa
dc.contributor.authorErol, Pelin
dc.date.accessioned2020-12-02T11:40:37Z
dc.date.available2020-12-02T11:40:37Z
dc.date.submitted2019
dc.date.issued2019-11-12
dc.identifier.urihttps://acikbilim.yok.gov.tr/handle/20.500.12812/28038
dc.description.abstractYüksekten düşme sonucu görülen travmalar morbidite ve mortalitesi yüksek olan bir toplum sağlığı sorunu haline gelmiştir. Tüm çağdaş gelişmelere rağmen dikkatsizlik ve emniyet tedbirlerinin alınmaması nedeniyle birçok insan hayatını kaybetmekte, yaralanmakta veya sakat kalmaktadır Bu konuda tedavi edici hizmetler yanında koruyucu önlemler de oldukça önem taşımaktadır. Yüksekten düşme olgularında epidemiyolojik özelliklerin belirlenmesi, düşmelerin önlenmesi ve tedavisinde yararlı olabilir. Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Klinik Araştırmalar Etik Kurulu'ndan alınan izin ile 01 Ocak 2007- 31 Aralık 2016 tarihleri arasındaki 10 yıllık süreçte Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı Polikliniğine başvuran 26245 adli olgu raporları incelenmiş olup yüksekten düşme sonucu yaralanan 258 olgu bulunduğu tespit edilmiştir. Yüksekten düşme sonucu yaralanma öyküsü ile müracaat etmiş olan olguların; yaş, cinsiyet, kaza ayı, mevsimi, yaralanma şekli, olayın meydana geldiği yer, düşme yüksekliği, yaralanan vücut bölgesi, adli tıp açısından yaralanma düzeyi, sakatlık sıklığı gibi özellikler açısından değerlendirilmesi ve alınabilecek önlemlerin gözden geçirilmesi amaçlanmıştır.Olguların 206 tanesi (%79,8) erkek, 52 tanesinin (%20,2) kadın olduğu, yaş ortalamanın 27,9 olduğu, düşmenin meydana geldiği yükseklik ortalamasının 7,03 m olduğu saptanmıştır. İntihar amaçlı yüksekten atlayanların kazaen düşenlere oranla daha yüksek mesafeden düştüğü belirlenmiştir. Olgularda en sık olay yerinin 72 (%27,9) vaka ile inşaat alanı olduğu saptanmıştır. Bunu sırasıyla bina penceresi (n=7, %27,5), balkon (n=29, %11,2), ev içi (n=8,5, %8,5) ve merdiven (n=13, %5,0) ağaçtan (n=9, %3,5) düşmelerin takip ettiği saptanmıştır. Hasta dosyalarında kayıtlı bilgilere göre düşmelerin en sık kazayla (%94,9) meydana geldiği, en sık kemik kırığı bulunan bölgenin 78(%30,2) olguda omurga bölgesi olduğu, en sık yaralanan bölgenin 127 (%49,2) olguda baş-boyun bölgesi olduğu; 12 (%4,6) olguda karaciğer ve yine 12 (%4,6) olguda dalak yaralanmaları saptandığı belirlenmiştir. Çalışmamızda en fazla düşme olayının %32,6 (n=84) oranla 12:01-18:00 saatleri arasında gerçekleştiğinin kayıtlı olduğu izlenmiştir. Mevsimlere göre en sık ilkbahar (n=71, %27,5) aylarında düşmeler gerçekleşirken bunu sırasıyla, yaz (n=64, %24,8), sonbahar (n=62, %24,1) ve kış (n=61, %23,6) aylarının takip ettiği saptanmıştır. Olgularımızın %55,1'i Nisan-Eylül arasında gerçekleşmiştir.Çalışmamızda göğüs, omurga ve üst ekstremite kırıklarının ortalama düşme yüksekliğinin arttığı düşüşlerde daha fazla olduğu saptanmıştır. Çalışmamızda yaralanma bölgelerinin sayısının 0 ile 7 arasında değişmekte olup ortalama 2,2 olduğu izlenmiştir. Kırık görülen bölge sayısı ise 0 ile 6 arasında değişmekte ve ortalama 1,5 olduğu izlenmiştir. Çoğu kaza orjinli olan yüksekten düşmeler dikkatsizlik, tedbirsizlik ve ihmal sonucunda oluşabilir. Bu nedenle çalışma ortamlarında ve yaşama alanlarında gerekli önlemler alınmalıdır. İşe uygun çalışma kıyafetleri giyilmesi, gerekli durumlarda baret takılması ve uygun araç ve gereçler kullanılmasına dikkat edilmelidir. Kronik hastalığı olanların daha dikkatli olmaları ve/veya daha özenle izlenmeleri düşme olasılığını azaltabilir. Yüksekten düşmelerden sorumlu olan çeşitli faktörlerin anlaşılması ve daha sonra alınacak koruyucu önlemler ile morbidite, mortalite ve sağlık kuruluşlarındaki yükün azaltılmasına yardımcı olmak mümkündür. Özellikle çocuklarda eğitim ve alınacak önlemlerle yüksekten düşme olaylarının azaltılabilmesi, yaralanmaların, sakatlıkların ve ölümlerin önlenmesinin mümkün olduğu unutulmamalıdır.
dc.description.abstractTrauma seen as a result of a fall from height has become a public health problem with high rates of morbidity and mortality. Despite all the modern developments, lives are lost or individuals are injured or are left disabled due to carelessness or safety precautions not being implemented. In addition to treatment services, preventative measures are extremely important on this subject. Determining the epidemiological characteristics of cases of a fall from height may be useful in preventing these falls and in treatment. Approval for this study was granted by the Clinical Research Ethics Committee of Akdeniz University Medical Faculty. A review was made of the reports of 26245 forensic cases who presented at the Forensic Medicine Polyclinic of Akdeniz University Hospital in the 10-year period of 01 January 2007 – 31 December 2016, and 258 cases were identified as injured following a fall from height. Evaluation of these cases who presented with injuries resulting from a fall from height was made in respect of age, gender, the month and season of the accident, form of injury, location of the incident, the height of the fall, body area injured, level of injury in respect of forensic medicine, and frequency of disability. It was aimed to review precautions which could be taken. A total of 258 cases were evaluated, comprising 206 (79.8%) males and 52 (20.2%) females with a mean age of 27.9 years. The mean height of the fall was determined as 7.03m, with those jumping with the intention of suicide determined at greater heights. The most common site of the event was on a construction site in 72 (27.9%) cases, followed by from a building window (n:71, 27.5%), a balcony (n:29, 11.2%), inside the house (n:22, 8.5%), from stairs (n:13, 5.0%) and from a tree (n:9, 3.5%). According to the information in the patient records, the falls occured most often by accident (94.9%). The most common bone fractures were of the spine in 78 (30.2%) cases, the most frequently injured region was the head and neck in 127 (49.2%) cases, and injuries to the liver were determined in 12 (4.6%) cases and to the spleen in 12 (4.6%) cases. The time of the fall was recorded as between 1201 and 1800 hours in 84 (32.6%) cases, and the seasons in which the falls occurred were determined as most often in spring (n:71, 27.5%), followed by summer (n:64, 24.8%), autumn (n:62, 24.1%) and winter (n:61, 23.6%). In 55% of cases, the incident occurred between April and July. There was seen to be a greater number of fractures of the chest, spine and upper extremities in falls where the mean height of the fall was increased. There were determined to be mean 2.2 areas of injury, ranging from 0-7. The number of areas with fractures was mean 1.5, ranging from 0-6. The majority of accidental falls from height are the result of carelessness, lack of precautions and negligence. Therefore, the necessary precautions must be taken in working environments and all areas of life. Care must be taken that appropriate working clothes are worn, safety helmets must be used in required areas, and there must be correct use of equipment and materials. Those with chronic diseases should be more careful and/or more closely supervised to be able to reduce the possibility of falls. Understanding that various factors are responsible for falls from height and implementing precautions will be helpful in reducing morbidity, mortality and the burden on healthcare institutions. It must not be forgotten that it is possible to reduce the incidence of falls from height with education of children in particular and by implementing precautions, and to thereby prevent injuries, disability and death.en_US
dc.languageTurkish
dc.language.isotr
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccess
dc.rightsAttribution 4.0 United Statestr_TR
dc.rights.urihttps://creativecommons.org/licenses/by/4.0/
dc.subjectAdli Tıptr_TR
dc.subjectForensic Medicineen_US
dc.titleAntalya`da 2007-2016 yılları arasında Akdeniz Üniversitesi Adli Tıp polikliniğine başvuran yüksekten düşme olgularının adli tıp açısından değerlendirilmesi
dc.title.alternativeEvaluation of fall from height cases in terms of forensic medicine who applied to the Akdeni̇z University forensic medicine department in Antalya between 2007-2016 years
dc.typedoctoralThesis
dc.date.updated2019-11-12
dc.contributor.departmentAdli Tıp Anabilim Dalı
dc.subject.ytmAntalya
dc.subject.ytmForensic medicine
dc.subject.ytmAccidents
dc.subject.ytmAccidental falls
dc.subject.ytmMortality
dc.subject.ytmWounds and injuries
dc.identifier.yokid10238831
dc.publisher.instituteTıp Fakültesi
dc.publisher.universityAKDENİZ ÜNİVERSİTESİ
dc.type.submedicineThesis
dc.identifier.thesisid539653
dc.description.pages88
dc.publisher.disciplineDiğer


Files in this item

Thumbnail

This item appears in the following Collection(s)

Show simple item record

info:eu-repo/semantics/openAccess
Except where otherwise noted, this item's license is described as info:eu-repo/semantics/openAccess