Show simple item record

dc.contributor.advisorKemahlı Garipoğlu, Funda
dc.contributor.authorTaş, Burcu Aybüke
dc.date.accessioned2020-12-10T11:13:44Z
dc.date.available2020-12-10T11:13:44Z
dc.date.submitted2019
dc.date.issued2019-12-06
dc.identifier.urihttps://acikbilim.yok.gov.tr/handle/20.500.12812/257281
dc.description.abstractDünyada, insan haklarının gelişimi ve devletlerin demokratikleşme çabaları aynı süreçte ilerlemiş, bu gelişim sürecinde 'birey' anlayışının güçlenmesi, kadın haklarında da etkili olmuştur. Birey anlayışının güçlenmesiyle birlikte, kadınların sosyal, siyasal ve ekonomik alanda tam anlamıyla kullanamadığı haklarının kullanılması gerektiği gündeme gelmiştir.Devletlerin modernleşme çabaları toplumların yaşantısına yansımış, bu durumdan güç alan kadınlar, dünyada yaşanan gelişmelerin etkisiyle görünür olmayı başarmıştır. Kadınların hakları için verdiği mücadele Batı'da 18. yüzyılda başlarken, Osmanlı Dönemi'nde ise gecikmeli de olsa 19. yüzyılda başlamıştır. İlk olarak Tanzimat Dönemi'nde başlayan eşit haklar mücadelesi, bizzat kadınlar tarafından başlatılmış olup, kadın hakları konusu da ilk kez Osmanlı zamanında Tanzimat'la birlikte gündeme gelmiştir. II. Meşrutiyet Dönemi'nde düşünce özgürlüğünün sağlanması sonucunda kadın, dışlandığı ve yabancılaştığı toplumsal, kültürel ve ekonomik alanda görülme imkânı yakalamıştır. Bu doğrultuda Tanzimat ve II. Meşrutiyet Dönemi'nde kadın adına yaşanan gelişmeler Cumhuriyet Dönemi'ne olumlu olarak yansımış, kadınlar gündemde olmayı, kendilerinden bahsettirmeyi ve haklar bağlamında birçok kazanım elde etme başarısını da beraberinde getirmiştir. Tanzimat'la başlayan ve Cumhuriyet Dönemi'nde hız kesmeden devam eden gelişmelerle birlikte kadının eşitlik, özgürlük ve kişilik hakları için mücadele etmesi anlamında kullanılan kadın hareketi, 1980'lerden sonra demokratik yaşamın vazgeçilmez unsurlarından biri olan kadın sivil toplum kuruluşları (STK) ile daha kurumsal bir nitelik kazanmış ve bu kadın alanında faaliyet gösteren STK'lar (kadın STK'lar), günümüzde kadın haklarının savunuculuğunu yapmada önemli bir aktör haline gelmiştir.Bu tez çalışması ile kadın haklarının gelişimi ve kadın STK'lar arasındaki bağ açıklanarak, Türkiye'de kadın haklarının elde edilmesinde ulusal düzeyde faaliyet gösteren kadın STK'ların, kadın hayatındaki önemi ve etkisi ortaya konulmaya çalışılmıştır.Bu amaçla tez, üç bölümde ele alınarak incelenmiştir: Birinci bölümde, feminizm ideolojisinden bahsedilmiştir. Feminizmin Türkiye dâhil olmak üzere tüm dünyada, kadın hakları ve kadın hakları örgütlenmelerinin bir nevi alt yapısını oluşturduğu vurgusu yapılmış ve bu ideolojinin kadın haklarının elde edilmesi hususunda önemli bir katkısı olduğu sonucu ortaya koyulmuştur.İkinci bölümde, Türkiye'de kadın haklarının tarihsel gelişimine değinilmiştir. Feminizm ideolojisi, Türkiye'de kadın hakları mücadelesinin başlamasına katkıda bulunmuş, ancak daha sonra feministlerle sınırlı kalmayıp farklı düşüncelere sahip pek çok kadın, bu mücadelenin içinde yer alarak kendilerini görünür kılmıştır. Tanzimat'tan başlayıp günümüze kadar olan süreçte kadınların ve örgütlenmelerin, hakların kazanılması ve gelişimi konusunda etkili olduğu sonucuna varılmıştır. Üçüncü bölümde ise kadın haklarının elde edilmesinde, ulusal düzeyde çalışan kadın STK'ların etkisinden bahsedilmiştir. Kadın hakları bağlamında birçok gelişme yaşansa da devam eden kadın sorunları üzerine, özellikle 1990'lı yıllardan itibaren kadınlar arasında daha sistemli, özgür ve ihtiyaçları çabuk giderme özelliğine sahip olan sivil kurumsallaşma fikri ön plana çıkmaya başlamıştır. Bu doğrultuda feminist, sosyalist, muhafazakâr, Atatürkçü/Kemalist gibi farklı düşüncelere sahip birçok kadın, farklı düşünceler etrafında örgütlenerek geçmişte olduğu gibi bugün de kadın sorunlarını ortadan kaldırma ve iyileştirme görevi ile kadına birçok alanda yardımcı olduğu sonucuna varılmıştır.Sonuç olarak, dünyada ve Türkiye'de kadın STK'ların, kadın haklarının elde edilmesinde etkili olduğu vurgusu yapılmıştır. Toplum ve kadın için hassas bir konu olan kadın hakları alanında çalışan bu STK'lar, daha çok kurumlar arası işbirliği yaparak, koordineli çalışarak, seminer, konferans, sempozyum, konferans gibi eğitici etkinliklerde bulunarak, bünyelerinde daha çok gönüllü çalıştırarak, çalışmalarının öneminden bahsederek ve projeler üreterek kadın ve toplum için var olan önemini daha çok ön plana çıkarma gayretinde bulunmalıdır.Anahtar Kelimeler: Kadın, Kadın Hakları, Kadın Sivil Toplum Kuruluşları.
dc.description.abstractIn the world, the development of human rights and democratization efforts of the states have progressed in the same process, the strengthening of 'individual' understanding has been effective in women's rights in this development process. Along with the strengthening of 'individual' understanding, it has come to the agenda that women's rights that they cannot fully use in social, political and economic fields should be exercised.The modernization efforts of the states have been reflected in the lives of societies, and the women who have gained power from this became visible together with the ideology of feminism. The struggle for women's rights began in the 19th century during the period of Ottoman albeit with a delay, while it already began in the 18th century in the west. The struggle for equal rights, which first started in the Tanzimat reform era was initiated by women and the issue of women's rights also was brought to agenda for the first time during the Tanzimat reform era. As a result of ensuring freedom of thought in the second constitutional era, women had found the opportunity to be seen in the social, cultural and economic areas where they were excluded and alienated. In this direction, developments in the name of the women in the Tanzimat reform era and second constitutional era were reflected in the Republic Period in a positive way, women have been on the agenda, to talk about themselves and to gain many achievements in the context of rights. The women's movement began with Tanzimat reform era and continued in the Republican period without slowing down as well as used in terms of women's struggle for equality, freedom and personality rights, has acquired an institutive qualification with women's non-governmental organizations (NGOs), and NGOs working in this woman field (woman NGOs), have became an important actor in advocating for women's rights.The development of women's rights and the link between women's NGOs with the importance of women in the life and influence of women's NGOs at the national level in Turkey is explained with this study.In this respect, the thesis has been examined in three chapters.In the first chapter, the ideology of feminism is mentioned. It is emphasized that feminism constitutes a kind of infrastructure of women's rights and women's rights organizations all over the world, including Turkey and it has been concluded that this ideology has an important contribution in achieving women's rights.In the second chapter, it is emphasizing the historical development of women's rights in Turkey. The ideology of feminism has contributed to the startup of women's rights in Turkey, but later many women who have different ideas, but not limited to feminists, have made themselves visible by taking part in this struggle. It was concluded that women and organizations are effective in the acquisition and development of rights in the process of Tanzimat reform era to the present. In the third part, the effect of women's non-governmental organizations (NGOs) working at the national level is mentioned in achieving women's rights. Although there have been many developments in the context of women's rights, the idea of civilian institutionalization, which has been more systematic, free and quick to meet needs, has come to the forefront among the women's problems, especially since the 1990s.In this direction, it is concluded that many women with different ideas such as feminist, socialist, conservative, Kemalist organized around different ideas helped women in many areas with the task of eliminating and improving women's problems as in the past.As a result, it is emphasized that the women's NGOs are truly effective in achieving women's rights in the world and in Turkey. These NGOs which focuses on working on a sensitive topic for society and women and highly important for women should endeavor to emphasize the importance of that exists for women and society by mostly cooperating between institutions, working in coordination, employing more volunteers, mentioning the importance of their work producing projects and organizing educational activities such as seminars, conferences, symposiums.Keywords: Woman, Women's Rights, Women's Non-Governmental Organizations. en_US
dc.languageTurkish
dc.language.isotr
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccess
dc.rightsAttribution 4.0 United Statestr_TR
dc.rights.urihttps://creativecommons.org/licenses/by/4.0/
dc.subjectKamu Yönetimitr_TR
dc.subjectPublic Administrationen_US
dc.subjectSiyasal Bilimlertr_TR
dc.subjectPolitical Scienceen_US
dc.titleTürkiye`de kadın haklarının elde edilmesinde, kadın hakları alanında faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarının etkisi
dc.title.alternativeImpact of non-governmental organizations active in the field of women's rights obtaining women's rights in Turkey
dc.typemasterThesis
dc.date.updated2019-12-06
dc.contributor.departmentSiyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Anabilim Dalı
dc.identifier.yokid10290865
dc.publisher.instituteSosyal Bilimler Enstitüsü
dc.publisher.universityERZİNCAN BİNALİ YILDIRIM ÜNİVERSİTESİ
dc.identifier.thesisid589435
dc.description.pages266
dc.publisher.disciplineDiğer


Files in this item

Thumbnail

This item appears in the following Collection(s)

Show simple item record

info:eu-repo/semantics/openAccess
Except where otherwise noted, this item's license is described as info:eu-repo/semantics/openAccess