Show simple item record

dc.contributor.advisorAdak, Hulya
dc.contributor.authorAktar, Merve
dc.date.accessioned2020-12-10T09:31:15Z
dc.date.available2020-12-10T09:31:15Z
dc.date.submitted2008
dc.date.issued2018-08-06
dc.identifier.urihttps://acikbilim.yok.gov.tr/handle/20.500.12812/234922
dc.description.abstractBatı olmayan edebiyatlara yönelik eleştirel kuramlar büyük ölçüde bu edebiyat metinlerinin Batı kapitalist düzen ve hegemonyasına karşı verilen kültürel kavgayı nasıl/ne derece yansıttıklarını incelemiştir. Bu sistem çerçevesinde, kültürel kavgayı ön plana çıkarmayan ve Batı kanonu eserleri ile direkt sanatsal ve metinsel temas içindeki `marjinal' metinler ?Üçüncü Dünya Edebiyatı? olarak değil, daha muğlak olan ?Dünya Edebiyatı? olarak kategorize ediliyorlar. Ancak, bu `ayrıcalıklı' sayılabilecek hariç tutma söz konusu metinleri Batı edebiyat kanonuna yine de yakınlaştırmıyor. Tezim temasal ve biçimsel özelliklerini araştırmak üzere dünya edebiyatı sayılan iki örnek sunuyor: Orhan Pamuk'un Kara Kitap'ı ve Salman Rushdie'nin Gece yarısı Çocukları. Böylece, yapısal özelliklerini ?Üçüncü Dünya? ölçütleri ile (Gugelberger ve Jameson üzerinden) karşılaştırmanın yanı sıra, bu iki roman üstünden üçüncü dünya edebiyatını Batı kanonu edebiyatı ile karşılaştırma olanağı doğuyor.Bu karşılaştırmayı yapmakla tezimin amacı birinci ve üçüncü dünya edebi kategorileştirme sorunsallarını ortaya koymak değildir; bu sorunsallar zaten aleni ve Batı edebi kuramcılar tarafından tanınan hadiselerdir. Yerine, sunulmuş ortak paydalardan yola çıkarak Batı olmayan edebıyatlar ile Batı edebiyat kanonunu arasındaki daha geniş kapsamlı sanatsal ve metinler arası karşılaştırma platformu açılıyor. Metodoloji ise edebiyatın iki temel yapısal aracını, yani alegori ve anıştırma yı, analiz etmek üzerine kurulu. Pamuk ve Rushdie'nin romanlarında alegori ve anıştırma kullanımını ve özelliklerini analiz etmek, bu metinler üzerindeki batı edebiyat geleneğinin etkilerini ve romanların bu geleneğe `ait' metinler ile kendilerine özgün etkileşimlerini daha net görebilmeyi mümkün kılıyor. Alegori ve anıştırma kavramlarının metinler içerisindeki problematikleştirme de söz konusu: postmodern ve sömürge-sonrası bağlamlarında kullanılan bu kavramların ironi ve kannibalizm gibi yaklaşımları ile aslında çok-boyutlu ve çeşitli `etkilenme endişesi' yansıtıyorlar.
dc.description.abstractCritical theory produced on the literatures ranging from Latin America to the Middle East and Southeast Asia largely focuses on how literary texts reflect the sociopolitical violence experienced in the cultural struggle against Euro-American imperialism and the imposition of capitalist economy. In this system, the `peripheral? texts which aesthetically engage with works from the western literary canon and do not necessarily foreground the politics of oppression are not considered `third world? texts but are placed in the more ambiguous category of `world literature?. However, this `favorable? exclusion does not seem to bring the particular texts in question very much closer to western literary canonic affiliation. This paper has brought two such examples of world literature to the foreground?Salman Rushdie?s Midnight?s Children and Orhan Pamuk?s The Black Book?with the intentions of comparing the relations between their plots and stylistic characteristics with, basically, the formal structures denoted by the ?five common denominators? (Gugelberger, 517) of Third World Literature.In doing such a comparison, the main aim has not been to show the problematics of first and third world literary categorizations as that is already an acknowledged phenomenon by western literary theorists including Gugelberger and Jameson, whose views are prioritized here. Instead, working from a set of standard denominators gradually led to a much broader critical platform exploring the aesthetic and structural forms of relation between non-western literature and the western literary canon. The methodology involved analysis of the two structural basics of literature in particular, allegory and allusion. By construing how the literary devices of allegory and allusion worked in the two texts by Pamuk and Rushdie, one was able to see the loci of western literary canonic influences and the unique textual responses to these influences. In addition to studying the texts? problematizations of allegory, allusion was studied using two approaches: the `postcolonial? technique of literary cannibalism, and the more western `postmodern? definition of allusion with its accompanying use of irony. Through these two approaches, there emerged awareness of a multidimensional anxiety of influence manifested in different forms in Pamuk and Rushdie?s works.en_US
dc.languageEnglish
dc.language.isoen
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccess
dc.rightsAttribution 4.0 United Statestr_TR
dc.rights.urihttps://creativecommons.org/licenses/by/4.0/
dc.subjectBatı Dilleri ve Edebiyatıtr_TR
dc.subjectWestern Linguistics and Literatureen_US
dc.titleForms of relation: The western literary canon and Orhan Pamuk`s the Black Book, Salman Rushdie`s Midnight`s Children
dc.title.alternativeBağlantı biçimleri: Batı edebiyat kanonu ve Orhan Pamuk?un Kara Kitap?ı, Salman Rushdie?nin Gece Yarısı Çocukları
dc.typemasterThesis
dc.date.updated2018-08-06
dc.contributor.departmentEleştiri ve Kültür Araştırmaları Anabilim Dalı
dc.identifier.yokid311112
dc.publisher.instituteSosyal Bilimler Enstitüsü
dc.publisher.universitySABANCI ÜNİVERSİTESİ
dc.identifier.thesisid226604
dc.description.pages56
dc.publisher.disciplineDiğer


Files in this item

Thumbnail

This item appears in the following Collection(s)

Show simple item record

info:eu-repo/semantics/openAccess
Except where otherwise noted, this item's license is described as info:eu-repo/semantics/openAccess