Show simple item record

dc.contributor.advisorErdem, Yusuf Hakan
dc.contributor.authorKuru, Mehmet
dc.date.accessioned2020-12-10T09:30:18Z
dc.date.available2020-12-10T09:30:18Z
dc.date.submitted2009
dc.date.issued2018-08-06
dc.identifier.urihttps://acikbilim.yok.gov.tr/handle/20.500.12812/234146
dc.description.abstractBu tez, 16. yy'da Osmanlı korsanları ile Donanma-i Humayun arasındaki ilişkinin analizini yapmayı amaçlamaktadır. Osmanlı merkezi yönetiminin, korsanları donanma hizmetine alarak onların denizcilik bilgisinden faydalandıkları tezi çeşitli akademik yayınlarda sürekli tekrarlansa da bu ilişkinin nasıl kurulduğu ve sistemin nasıl işlediği konusu üzerine bir çalışma bulunmamaktadır. Tezin amacı bu ilişki üzerine bir model kurmaktır.Osmanlı İmparatorluğunun deniz gücü 15.yy ortalarından itibaren yükselişe geçmiş, imparatorluk, yüzyıl sonuna kadar Karadeniz ve Akdeniz'de pek çok liman ve adayı ele geçirerek donanma için önemli bir altyapıya sahip olmuştu. Bu süreçte merkezi donanma dışında Osmanlı korsanlarının saldırılarında da artış görüldü. Korsanlar da Osmanlının eline geçen adaları ve limanları üs olarak kullanarak saldırılarını gittikçe arttırdılar. 1495 yılında korsan bir reis olan Kemal Reis'in devlet hizmetine alınarak, donanmanın başına getirilmesiyle korsanların donanma hizmetine alınmasının önü açıldı. Bu korsan-merkez ilişki açısından bir dönüm noktası oldu. İkinci ve daha önemli aşama ise 1534 yılında Barbaros Hayrettin'in Kapudan-ı deryalığa getirilmesi ve Cezayir-i Bahr-i Sefid eyaletinin kurularak Kapudan Paşa'ya bağlanmasıydı. Bu tarihten itibaren Kuzey Afrika'yı üs olarak kullanan korsanlar ile merkez arasındaki ilişkiler güçlendi.Çalışmada, konuyla ilgili olarak; Barbaros Hayrettin paşa öncesi dönem, kapudan paşa dönemi ve İnebahtı savaşı sonrası dönem olmak üzere öznel bir dönemleştirmeye gidilmiş, bununla birlikte ilişkinin iki tarafı merkez donanma ve korsanlar birlikte ele alınmaya çalışılmıştır. Donanma hizmetine alınan korsanlar, devletin izniyle düşman kıyılarına ve gemilerine ?yasal? yağmada bulunan yarı-bağımsız korsanlar ve Osmanlı kıyılarına saldıran ?harami? korsanların devlet açısından konumları tanımlanmaya çalışılmıştır. Bu değerlendirme yapılırken erken modern çağda yasal-yasadışı arasındaki çizginin çok net olmadığı vurgulanmış ve bu durum korsan-merkez arası ilişkilerin kavramsallaştırılmasında gözönüne alınmıştır.
dc.description.abstractThis thesis endeavors to present an analysis of the nature of the relations between ottoman corsairs and the imperial navy in the 16th century. Recruitment of corsairs as naval officers by Ottoman central authority to make up for the insufficient numbers of skilled seamen was presented as a fact in various works. However, there is no study to explain construction period of this relationship and to define the system. This thesis aims to construct a model to explicate this relationship.As of the mid-fifteenth century, Ottoman seapower started to strengthen and Empire conquered several crucial harbors and islands in Black sea and Mediterranean until the end of this century. Ottoman Imperial navy gained a strong infrastructure thanks to these conquests. Apart from Imperial navy, Ottoman corsairs' attacks that were based on these harbors increased and they strengthened gradually. In 1495, an old corsair, Kemal Reis was taken into Ottoman service, thus he became a pioneer for the recruitment of corsairs to Imperial Navy. This was a turning point regarding relations between corsairs and imperial navy. Second and more important stage was promotion of Barbaros Hayrettin Pasha as a Kapudan Pasha of Imperial Navy in 1534 and formation of Cezayir-i Bahr-i Sefid province as a province of Grand Admiral. Therefore, relations between corsairs based North Africa and central authority grew stronger.In this study, a subjective periodization for purpose of analysis was used ; Pre-Kapudan Pasha Era, formation of Kapudan Pasha post and post-Lepanto era. On the other hand, both parts of this relation, Ottoman imperial navy and Ottoman corsairs were handled simultaneously. Corsairs could be independent as pirates, semi-dependent as privateers or dependent as naval officers and those were not opposite poles in early modern world. There was not a strict line between legal and illegal acts and this was considered as a part of early modern world in conceptualization of this relationship.en_US
dc.languageEnglish
dc.language.isoen
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccess
dc.rightsAttribution 4.0 United Statestr_TR
dc.rights.urihttps://creativecommons.org/licenses/by/4.0/
dc.subjectTarihtr_TR
dc.subjectHistoryen_US
dc.titleRelations between Ottoman corsairs and the imperial navy in the 16th century
dc.title.alternative16. yy'da Osmanlı korsanları ile merkezi donanma arasındaki ilişki
dc.typemasterThesis
dc.date.updated2018-08-06
dc.contributor.departmentDiğer
dc.subject.ytmNaval forces
dc.subject.ytm16. century
dc.subject.ytmOttoman Period
dc.subject.ytmNavy
dc.subject.ytmImplications
dc.identifier.yokid347754
dc.publisher.instituteSosyal Bilimler Enstitüsü
dc.publisher.universitySABANCI ÜNİVERSİTESİ
dc.identifier.thesisid249119
dc.description.pages133
dc.publisher.disciplineDiğer


Files in this item

Thumbnail

This item appears in the following Collection(s)

Show simple item record

info:eu-repo/semantics/openAccess
Except where otherwise noted, this item's license is described as info:eu-repo/semantics/openAccess