dc.contributor.advisor | Kılavuz, Raci | |
dc.contributor.author | Karatay, Murat | |
dc.date.accessioned | 2020-12-10T09:28:24Z | |
dc.date.available | 2020-12-10T09:28:24Z | |
dc.date.submitted | 2019 | |
dc.date.issued | 2019-12-02 | |
dc.identifier.uri | https://acikbilim.yok.gov.tr/handle/20.500.12812/232581 | |
dc.description.abstract | Modernite, 16. yüzyıldan bu yana Avrupa'da meydana gelen düşünce sistemine bağlı olarak sosyal, kültürel, ekonomik ve siyasi dönüşümlere yol açmıştır. Siyasi dönüşümün bir neticesi olarak ortaya çıkan uluslaşma ve ulus-devlet, siyasi örgütlenmelerin yeni bir hal almasına neden olmuşlardır. Siyasi örgütlenme, imparatorun egemenliğinin kaynağını teolojik unsurlardan değil, yönetimde artık söz sahibi olmaya başlayan halktan aldığı bir yapıya bürünmüştür. Yönetimde söz sahibi olmaya başlayan halk, bir arada bulunmuşlıklarını ve ülkelerine karşı hissetikleri aidiyet duygusunu ulus olma bilincine taşımıştır. Ulus-devletlerin kurulması ile otorite tek elde toplanarak merkeziyetçi bir yönetim tarzı uygulamaya konulmuştur. Bu bağlamda, ulus-devlette yöneticinin meşruiyet kaynağının halk olmasına karşın devletin halk üzerindeki dizayn etme, düzen sağlama ve homojenleştirme eğilimi geleneksel devlet yapısına göre oldukça etkili bir hale gelmiştir. Siyasi güç, halkın aidiyet hissini diri tutmak ve ulusal bilincin yerleşmesini sağlamak amacıyla feodal yapıda rastlanmayan şekilde halkı kültürel homojenleştirmeye tabi tutmuştur. Bu kapsamda modernite sonrasında ortaya çıkan düşünce tarzı, siyasi erkin kültürel homojenleştirmeyi uygularken en önemli dayanağı olmuştur. Halktan modern yaşam şekline intibak etmesi ve kültürünü buna göre şekillendirmesi beklenmiştir. Avrupalı Yahudilerin diğer Avrupalı toplumlara benzer şekilde modernite ile meydana gelen söz konusu dönüşümden etkilenmemeleri mümkün olmamıştır. Avrupa'nın yaşadığı dönüşüm Yahudiler açısından olumlu ve olumsuz olmak üzere iki şekilde sonuçlanmıştır: Ulus-devletlerin inşası ve uluslaşma bilincinin yer etmeye başlaması neticesinde Avrupalı Yahudiler istenmeyen toplum haline gelirken, diğer taraftan Avrupa milliyetçiliklerine karşı refleks olarak da Yahudi milliyetçiliğinin doğuşu gerçekleşmiştir.Yahudi milliyetçiliğinin diaspora milliyetçiliği olarak Avrupalı örneklerden farklı şekilde gelişmesine karşın ulus-devlet inşasının akabinde siyasi güç Yahudi ulusunu meydana getirme adına uyguladığı kültürel homojenleştirme politikasının merkezine modern Avrupalı yaşam tarzını almıştır. Homojen bir Yahudi toplumunun oluşturulması amacıyla 1950'lilerden itibaren yoğun şekilde Ortadoğu ülkelerinden göç ettirilen Mizrahi Yahudileri kurucu elitlerin sistemli olarak uyguladıkları `Absorption Policy` (Hazmetme Politikası) 'na maruz kalmışlardır.Hazmetme Politikası, Mizrahi Yahudileri'nin geri kalmış toplum yapısına sahip olduğu yönünde ayrımcı bir önyargıyla ortaya çıkmıştır. Söz konusu anlayışla uygulamaya konulan Hazmetme Politikası, Mizrahi Yahudileri'nin gelişmişlik yönünden geride kalmasına neden olmuştur. Ayrımcı politikalara maruz kalan Mizrahi Yahudiler arasında zamanla kolektif bir tepki kültürü oluşmuştur.Teorik çalışma yöntemi, tarihsel-kronolojik okuma, metin analizi ve yorumbilimsel çıkarsama yöntemleri izlenerek gerçekleştirilen bu çalışmada Aşkenazi Yahudileri'nin Mizrahi Yahudileri maruz bıraktıkları ayrımcı politikanın fikri altyapısının nedenleri, ayrımcı politikaların hangi alanlarda ortaya koyulduğu, Mizrahi kökenli Yahudileri bu politikalar karşısında gerçekleştirdikleri refleksler analiz edilmiştir. Anahtar Kelimeler: Modernite, ulus-devlet, uluslaşma, Hazmetme Politikası, Aşkenazi, Mizrahi. | |
dc.description.abstract | Modernity has led to social, cultural, economic and political transformations depending on the thinking system that has taken place in Europe since the 16th century. Nationalization and nation-state, which emerged as a result of political transformation, led to a new state of political organizations. The political organization has taken the source of the emperor's rule not from theological elements, but from the people who are now beginning to have a say in the administration. The people who started to have their say in the administration brought their unity and their sense of belonging to their country into the consciousness of being a nation.With the establishment of nation-states, authority was gathered in one hand and a centralized management style was implemented. In this context, although the source of legitimacy of the ruler in the nation-state is the people, the tendency of the state to design, maintain order and homogenize on the people has become quite effective according to the traditional state structure. Political power subjected the people to cultural homogenization, which was not seen in the feudal structure, in order to keep the people's sense of belonging alive and to ensure the settlement of the national consciousness. In this context, the way of thinking that emerged after modernity has been the mainstay of political power in applying cultural homogenization.It has not been possible for European Jews to be affected by the transformation of modernity, similar to other European societies. The transformation of Europe has resulted in two ways, positive and negative for the Jews: As a result of the construction of nation-states and the consciousness of nationalization, European Jews became an unwanted society, on the other hand, Jewish nationalism was born reflexively against European nationalism.Despite the development of Jewish nationalism differently from European examples as diaspora nationalism, after the construction of the nation-state, the political power has placed the modern European lifestyle at the center of its cultural homogenization policy in order to form the Jewish nation. In order to create a homogeneous Jewish society, the Mizrahi Jews who were immigrated from Middle East countries intensively since the 1950s were subjected to the systematic `Absorption Policy` of the founding elites.The Absorption Policy has emerged with a discriminatory prejudice that the Mizrahi Jews have an underdeveloped structure of society. The Absorption Policy, which was put into practice with this understanding, caused the Mizrahi Jews to fall behind in terms of development. Over time, a collective response culture has emerged among Mizrahi Jews who have been subjected to discriminatory policies.In this study, which was carried out by following the theoretical study method, historical chronological reading, text analysis and interpretive inference methods, the reasons of the intellectual infrastructure of the discriminatory policy that Ashkenazi Jews exposed to the Mizrahi Jews, the areas in which discriminatory policies were put forward, and the reflexes they analyzed against these policies were analyzed.Keywords: Modernity, nation-state, nationalization, Absorption Policy, Ashkenazi, Mizrahi. | en_US |
dc.language | Turkish | |
dc.language.iso | tr | |
dc.rights | info:eu-repo/semantics/openAccess | |
dc.rights | Attribution 4.0 United States | tr_TR |
dc.rights.uri | https://creativecommons.org/licenses/by/4.0/ | |
dc.subject | Kamu Yönetimi | tr_TR |
dc.subject | Public Administration | en_US |
dc.title | Yahudi uluslaşma sürecinde öteki kavramı ve Mizrahi Yahudileri | |
dc.title.alternative | The other concept in the Jewish nationalization processand Mizrahi Jews | |
dc.type | masterThesis | |
dc.date.updated | 2019-12-02 | |
dc.contributor.department | Kamu Yönetimi Anabilim Dalı | |
dc.identifier.yokid | 10281223 | |
dc.publisher.institute | Sosyal Bilimler Enstitüsü | |
dc.publisher.university | SİVAS CUMHURİYET ÜNİVERSİTESİ | |
dc.identifier.thesisid | 586337 | |
dc.description.pages | 157 | |
dc.publisher.discipline | Siyaset ve Sosyal Bilimler Bilim Dalı | |