dc.contributor.advisor | Ayan, Aydın | |
dc.contributor.author | Köran, Temür | |
dc.date.accessioned | 2020-12-10T07:41:37Z | |
dc.date.available | 2020-12-10T07:41:37Z | |
dc.date.submitted | 1996 | |
dc.date.issued | 2018-08-06 | |
dc.identifier.uri | https://acikbilim.yok.gov.tr/handle/20.500.12812/218323 | |
dc.description.abstract | IV ÖZET Halk resmi kavramını, çeşitli yönleriyle tanımak ve ortaya koymak, konuyu ancak malzeme çokluğu ve etraflıca irdelemekle olur. Genellikle bu tip resimlerde doğrudan bir ustalık gözükmez. Ama şematik olarak levha üzerine yapılmış birtakım tarikat büyüklerinin resimleri, İslam dininin esaslarına göre işaret ya da damga olarak karşımıza çıkarlar. Bazan bu tarikat işaretleri Anadolu'nun birçok bölgelerinde süs eşyası olarak da belirginlik kazanır. Osmanlı dünyasında resim, Batı yöntemlerine uygun eğitim sorunu olarak ortaya çıktığı dönemde bile hiç bir eğitim almayan halk sanatçıları İstanbul'da sahil kahvelerinin duvarlarım özgün hayali gemileriyle süslemişlerdir. Bu sanatçılar arasında Mehmet Hulusi ve Emin Baba'yı sayabiliriz. Halk resimlerini dinsel olan ve dinsel nitelikte olmayan diye iki smıfa ayırabiliriz. 19. yüzyılda yaygınlaşan ve inanaç kaynaklarma bağlı olsalar da bazı taş baskı levha resimlerini dinsel olmayan resim türleri içinde görebiliriz. Ama eski hat sanatı eserlerini, yazı-resimlerle dinsel temaları ve kişileri ele alan diğer levhaları dinsel resim alam içinde görebiliriz. Halkın resimle olan bağlantısını teşkil eden örneklerden biri de tasvir unsurudur. Bunlardan bir çeşit iyilik, güzellik, doğruluk ve yiğitlik idealleri kavranmak istenmiştir. Suret sorunu ise İslam dinsel inanç sisteminin doğal bir sonucudur. Halk bezeme sanatlarının en çok tekrarlanan motiflerinden biri camilerdir. Resmin bulunduğu yere melek girmez mantığı resmin yazı şekline, yazının da resim şekline girmesine neden olmuştur. Yazıyla ortya çıkan cami resimlerinin yanısıra çeşitli dinsel eşyalar ve yüz şekline getirilmiş harfleri unutmamak gerekir. Halk resminde konular aşıkların görüşmesi, sohbeti ve karşılaşma anında yaşanan şok gibi benzeri konuların yanısıra cenk sahneleri, kahramanlık ve macera sahneleri, düğün, hamam ve nasihat sahneleri gibi buna benzer konuları sıralayabiliriz. Bu konulan tasvir eden masal kitaplarındaki taş baskıV resimler özelliklerine göre üç ana grupta toplanır. Birinci gruba giren resimler de üç ayrı şekilde gösterilir: 1. Karalama Üslubu, 2. Tek Çizgi Üslubu, 3. Titrek Çizgi Üslubu. İkinci gruba giren resimler dört ayrı şekilde gösterilir: 1. Kompozisyon Duygusu, 2. Mekan İçine Yerleştirme, 3. Hacimli Figürler, 4. Figürde Hareket Öğesi. Üçüncü grup resimler de ikiye ayrılır: 1. Gölge-Işık Ağırlıklı Resimler, 2. Çizgisel Üslup. Tezin ikinci bölümünde Batı anlayışına dönük çağdaş Türk resim sanatımızın gelişmesi kısaca irdelenmiş, 19. yüzyıl ilk yağlıboya ressamları olan, bir anlamda da Türk primitifleri dediğimiz sanatçıların duyarlı çalışmaları belirtilmiştir. Batılı anlamda resim yapan sanatçılara duyulan gereksinim sonucu 1860'larda Şeker Ahmet Paşa, Süleyman Seyyit ve Osman Hamdi Paris'e yollanır. Bu arada sınırlı olanaklarla resim öğrenimi Mühendishane-i Beni Hümayun'da devam etmektedir. Ve Sanayi-i Nefise Mektebinin kuruluşundan soma 1914 İbrahim Çallı kuşağı gelmektedir. Bu kuşağın sanatçıları Hikmet Onat, Feyheman Duran, Avni Lifij, Sami Yetik, Namık İsmail ve Şevket Dağ Modern Türk resminin ilk temsilcileridir. Daha sonra Müstakiller grubunu oluşturan Ali Çelebi, Zeki Kocamemi, Şeref Akdik, Refik Epikman'la 1928-29 dönemi Cevat Dereli, Mahmut Cüda ve Turgut Zaim'le devam eder.VI 1933-34'lerde boy gösteren ve Cemal Tollu, Zeki Faik İzer, Nurullah Berk, Eşref Üren, Elif Naci ve Abidin Dino'dan oluşan 'D grubu'ndan sonra 1941 'de Yeniler grubu ortaya çıkar. Bu grubun temsilcileri Nuri İyem, Selim Turan, Nejad Devrim, Turgut Atalay ve Avni Arbaş'tır. Bunların dışmda 'Onlar Grubu' olarak Nedim Günsür, Orhan Peker ve Turan Erol'u sayabiliriz. 1960'dan soma Türk resminde özgün kişilikleriyle değer kazanan sanatçılardan Cihat Burak, Yüksel Arslan, Erol Akyavaş yerel resim anlayışını başarıyla ortaya koymuş kişiliklerdir. Son olarak bunların dışmda Devrim Erbil, Adnan Çöker, Dinçer Erimez, Ömer Uluç, Özer Kabaş, Gül Derman, Alaettin Aksoy, Kornet, Neşe Erdok, Mehmet Güleryüz, Mustafa Ata, Ergin İnan, Halil Akdeniz, Süleyman Saim Tekcan, Mevlüt Akyıldız, Bedri Baykam, İbrahim Örs ve Aydın Ayan'dır. Çağdaş Türk sanatı içinde geleneksel biçim ve renk duyarlılığım dikkate alan sanatçılarımız bir çok yerli unsuru tutarlı bir şekilde kullanmışlar, Anadolu halk sanatı ve kültürü araştırmalarında başarı göstermişlerdir. Bu sanatçılar arasında resimleriyle olmasa da halk sanatı konusunda dikkati çeken Malik Aksel, Anadolu köylü ve göçer yasanımdan temalar işleyen Turgut Zaim'dir. Ve eğitim formasyonları mimarlık olan Cihat Burak ve Erol Akyavaş'm yanısıra Nuri Abaç, Dinçer Erimez, Bedri Rahmi Eyüboğlu, Abidin Dino ve Yüksel Arslan'ı da sayabiliriz. Özgün baskı dalmda Mustafa Pilevneli, Ergin İnan, Süleyman Saim Tekcan, Gündüz Gölönü; naif resim konusunda da başarılı işler çıkaran İhsan Cemal Karaburçak ve Fahir Aksoy' dur. Dördüncü bölümde sanatımla ilgili düşünceler ve resimlerimde halk sanatından esintiler üzerinde durulmuştur. Sonuç itibarıyla çağdaş Türk resim sanatının tarihsel gelenekler üzerinde temellendirilmesi yolunda belirli bir tavrın oluşması ve tasviri sanatımızın vazgeçilmez bir unsuru olduğu vurgulanmıştır. | |
dc.description.abstract | VII SUMMARY The various aspects of folk art can be identified and described through several sample materials and comprehensive analysis. The works of folk art do not generally displayed direct mastery. However, the drawings of certain sect leaders appear as symbols or seals engraved graphically on plates according to the Islamic principles. Such sect symbols can also be encountered in many regions of Anatolia as ornaments. Even during the 19th. century, when Western methods were employed for artistic training in the Ottoman world, several folk-artists were dressing up the walls of Istanbul's seaside cafes, among whom Mehmet Hulusi and Emin Baba are noteworthy. Folk-art can be classified under two groups as religious and non- religious. Certain lithographic plate drawings which became popular in the 19th. century can be considered among the non-religious works since they are related with other sources of belief. Whereas, the old engrossing works and other plates depicting religious themes and characters can be recounted within the religious art form. Another aspect of the folk-art works is the descriptions which cover the ideals of goodness, beauty, truth and heroism. The aspect of face depictions is natural consequence of the Islamic belief system. One of the most frequent motives of folk-art embellishments is the mosques. The belief that angels will not visit the places where pictures are present caused drawings to be transformed into writing, and writing into calligraphy. Besides the mosque figures composed of writing, those calligraphic letters which depicted various religious objets and faces should also be noted. Among the topics in folk-art, the encounter and conversation scenes between lovers as well as war scenes, heroism and adventure scenes, wedding,VIII bath and preaching scenes can be mentioned. The lithographs in the fairy tale books which depict these topics are classified under three main groups. The works in the first group are considered under three sub-groups: 1. Scribble style, 2. Single-line style, 3. Shaking line style. groups: The works in the second group are further divided into four sub- 1. Composition scenes, 2. Placing in space, 3. Voluminous figures, 4. Element of movement in figures. The works in the third group are further categorized under two headings: 1. Chiaroscuro dominant drawings, 2. Line style. The second part of the thesis briefly describes the development of the Westernist modern Turkish art and specifies the important works of the 19th. C. painting artists, in other words the Turkish Primitives. As a result of the need for artists the work in the Western style, Şeker Ahmet Paşa, Süleyman Seyyit and Osman Hamdi were sent to Paris in the 1860's. In the meantime art classes continued in Mühendishane-i Berri Hümayun with limited oppotunities. After the foundation of the Sanayi-i Nefise School, 1914 saw the birth of İbrahim Çallı generation. The artists of this generation, namely Hikmet Onat, Feyheman Duran, Avni Lifij, Sami Yetik, Namık Ismail and Şevket Dağ are the first representatives of modern Turkish art. This is followed by Ali Çelebi, Zeki Kocamemi, ŞerefIX Akdik and Refik Epikman in the group of `Müstakiller (The Independents)` and the 1928-29 period by Cevat Dereli, Mahmut Cüda and Turgut Zaim. After the `D Group` (1933-34), among which were the artists as Cemal Tollu, Zeki Faik İzer, Nurullah Berk, Eşref Üren, Elif Naci and Abidin Dino, in 1941 the `Yeniler (The Neo group)` comes into the scene represented by Nuri İyem, Selim Turan, Nejad Devrim, Tugut Atalay and Avni Arbaş. Moreover, `the Group of Ten`, including Nedim Günsür, Orhan Peker and Turan Erol, and after 1960 Cihat Burak, Yüksel Arslan and Erol Akyavaş who were significant in Turkish art because of their original approaches towards local art. Finally, some of the noteworthy contemporaries are Devrim Erbil, Adnan Çöker, Dinçer Erimez, Ömer Uluç, Özer Kabaş, Gül Derman, Alaettin Aksoy, Kornet, Neşe Erdok, Mehmet Güleryüz, Mustafa Ata, Ergin İnan, Halil Akdeniz, Süleyman Saim Tekcan, Mevlüt Akyıldız, Bedri Baykam, İbrahim Örs and Aydın Ayan. Taking into consideration the traditional style and colour sensitivity in contemporary Turkish art, our artists integrated many native elements into their woprks and were noted in the Anatolian Folk-Art culture studies Malik Aksel, although not producing works of art, is one of the prominent figures in folk-art research along with Turgut Zaim, who works on Anatolian rural and nomadic themes, Cihat Burak and Erol Akyavaş, who were educated in architecture. Nuri Abac, Dinçer Erimez, Bedri Rahmi Eyüboğlu, Abidin Dino, Yüksel Arslan, Alaettin Aksoy, Mustafa Pilevneli, Ergin İnan, Süleyman Saim Tekcan, Gündüz Gölönü who produce massive works. The fourth part of the thesis is comprised of the opinions on the works of the author of this thesis and the influences of folk-art on those works. Cosequently, it is emphasized that a specific approach is necessary in order to place the foundations of contemporary Turkish art in its historical traditions and that description is a basic element in our art. | en_US |
dc.language | Turkish | |
dc.language.iso | tr | |
dc.rights | info:eu-repo/semantics/embargoedAccess | |
dc.rights | Attribution 4.0 United States | tr_TR |
dc.rights.uri | https://creativecommons.org/licenses/by/4.0/ | |
dc.subject | Güzel Sanatlar | tr_TR |
dc.subject | Fine Arts | en_US |
dc.title | Anadolu halk resminden, çağdaş Türk resim sanatına yansımalar | |
dc.title.alternative | Replections from Anatolian folk-art to contemporary Turkish painting | |
dc.type | doctoralThesis | |
dc.date.updated | 2018-08-06 | |
dc.contributor.department | Diğer | |
dc.subject.ytm | Folkloric painting art | |
dc.subject.ytm | Modern painting art | |
dc.subject.ytm | Turkish painting art | |
dc.identifier.yokid | 53472 | |
dc.publisher.institute | Sosyal Bilimler Enstitüsü | |
dc.publisher.university | MİMAR SİNAN GÜZEL SANATLAR ÜNİVERSİTESİ | |
dc.type.sub | proficiencyinArt | |
dc.identifier.thesisid | 53472 | |
dc.description.pages | 69 | |
dc.publisher.discipline | Diğer | |