Pediatrik vokal nodülde yoğun ses terapisinin iyileşme üzerine etkisi

Abstract

Pediatrik vokal nodül, çocuklarda yaşanan ses bozukluğunun en sık rastlanan nedenidir ve tedavisinde ses terapisi büyük bir öneme sahiptir. Ses terapisinin etkinliğini bir çok faktör etkilemektedir. Bu faktörlerden biri olan uygulamanın dağılımı; belirli bir miktardaki uygulamanın zaman içerisinde nasıl dağıldığıyla alakalıdır. Uygulamalar dağılımlarına göre yoğun ve aralıklı uygulama olarak sınıflandırılmaktadır. Nörobiyoloji, egzersiz fizyolojisi, motor öğrenme, psikoloji ve dil terapisi alanlarında istenen öğrenme ve davranışsal değişimleri elde etmek için genel olarak yüksek yoğunluklu eğitimin tercih edildiği görülmektedir. Ancak ses alanında bu konuda sınırlı sayıda çalışma mevcuttur. Çalışmamızın amacı, yoğun ses terapisinin çocuklarda en sık görülen laringeal patolojilerden biri olan vokal nodül üzerindeki etkinliğini araştırarak yoğun ses terapisi ile ilgili sınırlı literatüre katkıda bulunmaktır.Çalışmamıza pediatrik vokal nodül tanısı alan 6-14 yaş aralığında 41 katılımcı dahil edilmiştir. Bu katılımcıların 20'si yoğun ses terapisi 21'i ise aralıklı ses terapisi programına alınmıştır. Her iki grubun terapi öncesi ve sonrasında videolaringostroboskopik, akustik, algısal, aerodinamik ölçümler ve yaşam kalitesi ölçümleri yapılmıştır.Çalışmamızın sonucunda yapılan istatiksel karşılaştırmalarda yoğun ses terapisi grubunun; terapi sonrası videolaringostroboskopik, akustik, algısal (G ve R parametrelerinde), aerodinamik ve yaşam kalitesi ölçüm skorlarındaki düzelme aralıklı ses terapisi grubuna kıyasla anlamlı olarak daha fazla bulunmuştur (p<0,05). Bu bağlamda çalışma sonuçlarımız, vokal nodülü olan pediatrik hasta grubunda yoğun ses terapinin aralıklı ses terapisinden daha etkin olduğunu gösterir niteliktedir.

Pediatric vocal nodules are the most common cause of dysphonia in children. Voice therapy has great importance in the treatment of vocal nodules. There are many factors those influence the effectiveness of voice therapy. The distribution of practice is one of these factors and expresses how a certain amount of practice is distributed over time. The distribution of the practice is classified as intense and intermittent. In general, high-density education is preferred to achieve the desired learning and behavioral changes in the fields of neurobiology, exercise physiology, motor learning, psychology and language therapy. However, there are limited numbers of studies in this area. The aim of our study is to contribute to the limited literature related to intensive voice therapy by investigating the effectiveness of intensive voice therapy on vocal nodule, which is one of the most common laryngeal pathology in children.41 participant with pediatric vocal nodules between the ages of 6 and 14 were included. 20 of them received intensive voice therapy and 21 of them received intermittent voice therapy. Videostroboscopic, acoustic, perceptual, aerodynamic and quality of life measurements were performed in both groups before and after voice therapy.As a result of our study, the intensive voice therapy group's improvement in videolaryngostroboscopic, acoustic, perceptual aerodynamic and quality of life measurement after therapy were significantly higher than the intermittent voice therapy group(p<0,05). In this context, our results show that intensive voice therapy can be more effective than intermittent voice therapy in pediatric patients with vocal nodules.