dc.description.abstract | ÖZET `Mekandaki Fiziksel Koşulların İnsanın Psikolojik Yapısına Olan Etkileri` konulu yüksek lisans tezim, mekanın gerçek değerine kavuşmasının, insanın mekansal yaşantı ve etkileşimlerinin değerlendirilmesine bağlayan, çağdaş yaklaşımlar ışığında ele alınmıştır. Mekan içindeki tüm fiziksel koşullar, doğrudan ya da dolaylı olarak insanın fizyolojik ve psikolojik yapısına etki etmektedir. Fiziksel koşulların gereksinilen düzeylerde olmaması, mekan kurgusundan kaynaklanan olumsuzluklar, insanın fizyolojik ve psikolojik yapısında zorlanmalara neden olmaktadır. Yaşanan zorlanma ve gerilimler, (olumsuz fiziksel koşulların devamı halinde) yerini ciddi hastalıklara bırakabilmektedir. Konuya bu yönden bakıldığında, mimarların ve kent tasarımcılarının fiziksel uyarıcıların insan üzerindeki etkilerini bilmeleri gerekmektedir. Mekan-insan etkileşimi çerçevesinde yapılacak olan mimari düzenlemeler, yaşanacak olan zorlanma ve gerilimleri en aza indirecektir. D*` Tezimde, insan yaşantılarının değerlendirildiği mekanda, fiziksel uyarıcıların insan üzerindeki etkileri genel olarak ortaya konmaktadır. Çalışmanın konuya tümel olarak bakmak isteyenlere yararlı olacağını umuyorum. Seçilen yöntem, bir bilgi derleme, endeks çalışması niteliğindedir. İnsan- mekan etkileşimi çerçevesinde tercih ettiğim mekan anlayışı, insanı ve insani değerleri ölçü alan, içinde bulunduğu doğal ve yapay çevrelerle uyum içinde olan ve iç-dış mekan bütünlüğüne bağlı bir mekan anlayışıdır. Yaşamsal etkinliklerini mekan içinde gerçekleştiren insanın kişilik yapısı ise çevresel ve kültürel kökenli öğretiler ışığında tanıtılmaya çalışılmıştır. Çalışmada ele alınan mekan kullanıcısı, yetişkin ve sağlıklı bir bireydir. Tezimin ilk bölümünde mekan kavramı ve insan iradesi ile düzenlenmiş çevreler tanıtılmaktadır. Doğa etkilerinden korunmak için yine doğa da bulduğu mağaralara, ağaç kovuklarına sığınan ilk insan, zihinsel yetenekleri gelişip, gereksinimleri arttıkça, kendine daha uygun mekanlar kurmaya yönelmiştir. Mimari eylem, insanın kendine `daha uygun ortam sağlama` gibi son derece tutarlı bir temele oturmaktadır. Fakat mimarlık tarihi boyunca, donuk, katı, sadece biçimsel kaygılar VIItaşıyan ve içindeki mekansal yaşantının çok da önemli sayılmadığı dönemlere rastlamaktayız. Böylesi köksüz tutumlar, modern mimari ilkelerinin belirginleşmesiyle terkedilmiştir. Modern mimari anlayışla birlikte mekanın gerçek değerine, içinde yaşananların doğru olarak ortaya konması ile ulaşılabileceği görüşleri gerçeklilik kazanmıştır. Bu bölümde, çağdaş insan bulunduğu mekandan hangi temel beklentiler içindedir? Konfor şartlarının sağlanması insan için niçin önem taşımaktadır? gibi sorulara da yanıtlar aranmaktadır. `İnsanın Psikolojik Yapısı ve İnsan - Mekan Etkileşimde Önemli Yaklaşımlar` adı altında ele aldığım ikinci bölümde ise, kalıtım ve çevresel etkenlerle biçimlenen, gelişen, kişilik yapımız ve davranış oluşumlarımız tanıtılmaktadır. İlk çağlardan beri insanın zihnini meşgul eden ruhsal yapımız ile ilgili sorulara, çağdaş ruhbiliminin farklı yaklaşımlarına yer verilmiştir. Bunlar içerisinde kişiliğin biçimlenmesinde, çevresel ve kültürel etkenlere ağırlık veren görüşler, özellikle mimarlar, tasarımcılar ve kent plancıları için önem taşımaktadır. Üçüncü bölümde, mekanda bulunan fiziksel koşulların, insanlar üzerindeki etkileri ortaya konulmaktadır. Mimari mekanın fiziksel konforu, kullanıcıların bedensel ve ruhsal sağlığını önemli biçimde etkilemektedir. Mekanın fiziksel özelliklerinin doğru değerlendirilmesi, moral ortamın kurulması için gereklidir. Mimarlığın davranış bilimleriyle ortaklaşa yürüttüğü çalışmalar, bu alanın daha da aydınlanmasını sağlamaktadır. Ele alınan bölümlerin genel bir değerlendirmesi niteliğinde olan sonuç bölümünde, birey mekanı kendi imkan ve gereksinimlere göre düzenlerken, mekanın da onun kişiliğini biçimlendirdiğine dikkat çekilmektedir. Mimar kurucusu olduğu mekanda, insanların bedensel ve ruhsal sağlıklarını gözetecek düzenlemeler gerçekleştirmelidir. VIII | |
dc.description.abstract | SUMMARY My masters thesis on the `psychological needs in an physical space` examines under the contemporary light the space where the individual lives and displays his actions and shows space reaches its full value. The aim this research is to display the spatial principles which are important for the development and psychological health of the individual living in a space. Followingly I think that one should explain the co-opersonality and the psychological health of the individual. There are three main parts in my thesis. Under each headline there are the main topics and the related sub-titles. In the early days man was one part of the nature and had to fight with the animals threatening him, in the result of the development he went through he acquired intellectual abilities and shaped the environments according to his needs. The unconscioun use of his abilities has been hazardous to the natural environment where he lives. In the first part the space concept and the enterior which has been designed by the human will are introduced. The early man who sheltered himself to caves to meet his housing and protection needs, found better sheltering spaces as he developed intellectually. Within concepts of modern architecture there are views supporting that space can reach its full value only if the things to be lived there are properly exposed. Also in the second part the question `what are contemporary man's the expectations from the space he lives in?` is asked. In the second part our personality and behavioural constitution which are shaped by genetic heritage and environment are introduced. Questions concerning our psychological health, different approaches of psychology described here. Among IXthose the ones that underline to the environmental and cultural influences have an importance for specially for architects, designer and city planners. In the last part the relationships between the architectural space and the user of the space and the physical traits of a space and its importance in the formation of moral surrounding are discussed. The projects that are done together with architecture and behavioural and environmental sciences bring new suggestions to the solution of these problems. In the conclusion part a general evaluation of the above mentioned topics is done and it is pointed out that while man shapes the his enterior surrounding according to his own possibilities and needs, the enterior also shapes his personality. An architect should make designs that take into account the physical and psychological health of the people. X | en_US |