Sinüzit etkenlerinin boğaz sürüntü örneklerinden öngörüsü

Abstract

ÖZET Sinüzitler, özellikle çocuklarda çok sık karşılaşılan problemlerdendir. Bunların uygunsuz ve yetersiz tedavileri sonucu tekrarlayan ve kronik infeksiyonların insidansı artmaktadır. Sinüzit etkenlerinin kesin olarak belirlenebilmesi için en önemli yöntem sinüs boşluğuna girilerek örnek alınmasına dayanmaktadır. Bu da özellikle çocuklarda çok zor bir yöntemdir. Çalışmamızda, boğaz sürümüşünün sinüzit etkenlerini belirlemedeki rolü, sinüsten izole edilen patojenler ile boğaz kolonizasyonlarının uyumu ve sinüzit etkenlerinin belirlenmesi, dolayısıyla ampirik tedavinin etkene yönlendirilmesi amaçlanmıştır. Çalışmamıza Kasım 1999-Ağustos 2001 tarihleri arasında 2-9 yaşlarında 90 çocuk katılmıştır. Bunlardan 21'i kronik sinüzitli, 21'i subakut sinüzitli, 7'si akut sinüzitti, kalan 41 'i ise kronik tonsillit/kronik adenoiditli olup, sinüzit şikayetleri yoktur. Çalışmamızda da, sinüzit etkeni olarak en sık H. influenzae izole edilirken bunu M.catarrhalis, S. pneumoniae ve S. aureus izlemektedir. Üremeli 47 olguda 72 izolat saptanmıştır. Bunlardan 27'sinde (% 57.4) tek etken patojen saptanırken, 20 (% 42.5) olguda birden fazla bakteri etken olarak izole edilmiştir. 3 olguda saptanananaerop mikroorganizmalar karışık (mikst) tip infeksiyona yol açmıştır. Aııaerop bakteriler arasında Prevotella spp., Porphyromonas spp. ve Peptostreptococcus spp. yer almaktadır. H.influenzae'da % 15.7, M.catarrhalis'de % 70 beta laktamaz pozitifliği saptanmış; S.pneumoniae'de ise yüksek düzey penisilin direnci olmayıp % 16.6 oranında orta düzey direnç (MİK = 0.50 - 0.75) belirlenmiştir. Bu muhtemel patojenlerin boğaz ve sinüsteki korelasyonları incelendiğinde; Boğazda II. influenzae kolonizasyonu sinüste aynı mikroorganizmanın etken olmasını % 40 oranında öngörmektedir. Benzer şekilde boğazda S. pneumoniae, S.aureus,GAS kolonizasyonunun saptanması bu mikroorganizmaların sinüste de etken olarak saptamayı sırasıyla % 52, % 55, % 27 oranında öngörmektedir M.catarrhalis için ise durum biraz daha farklıdır. Boğazda M.catarrhalis kolonizasyonu sinüste aynı mikroorganizmanın etken olması için % 75 oranında öngörü sağlamaktadır. Tüm muhtemel patojen mikroorganizmaların negatif prediktif değerlerinin % 93 ile % 100 arasında değişmesi, boğazda kolonizasyonu saptanmayan bakterinin sinüzit etkeni olamayacağını kuvvetle düşündürmektedir. Tüm patojen mikroorganizmalar için boğazdaki kolonizasyonları gerek 10 kob/ml, gerek 10` kob/ml olduğu durumlarda, sinüzit için pozitif predikdif değerleri birbirine çok yakın bulunmuştur. Sonuç olarak sinüzit etkenleri için boğazda kolonizasyon açısından bir sınır (cut-off) değeri saptanamamıştır. Ancak sonuçlarımız sinüs için etken olan bu mikroorganizmaların boğazda kolonize olmadığı durumlarda, bu mikrorganizmaların sinüzit etkeni olamayacağı öngörüsünü destekler niteliktedir. 49

SUMMARY Sinusitis is one of the most common disorders of childhood. Due to the inapropriate and insufficient therapies, the insidence of the recurrent and chronic infections are increasing. In order to determine the etiology of sinusitis, the most reliable method is to obtain aspirations from sinus cavity, however this is a very difficult procedure to perform particularly in children. In our study, we aimed to find out whether a correlation exists between cultures obtained from the maxillary sinuses and quantitative determination of microorganisms present in the throat, also to determine the etiology of sinusitis and antibiotic susceptibilities of sinus isolates. Between November 1999-August 2001, 90 children of age 2-9 were included in our study. 21 of them were with chronic sinusitis, 21 subacute sinusitis, 7 acute sinusitis and the rest 41 of children were with chronic adenoiditis/chronic tonsillitis without any complaints of sinusitis. In this study H. influenzae, M.catarrhalis, S. pneumoniae, S. aureus were the most common isolates of sinusitis respectively. 72 isolates from 47 (% 52) cases yielding growth were obtained. From 27 of these cases single pathogen was detected, 50while multiple pathogen growth was observed in 20 cases. Anaerobic bacteria were isolated in 3 of the cases causing mixed type infection. The distribution of the anaerobic bacteria were Prevotella spp., Porphyromonas spp., Peptostreptococcus spp. Beta lactamase production was 15.7 % for H. influenzae, 70 % for M.catarrhalis. There was no high level penicillin resistance in S.pneumoniae, however intermediate (MiC=0.50-0.75) penicillin resistance was obtained in 16.6 % H. influenzae colonization in the throat was found to have the positive predictive value of 40 % for the same microorganism to be the causative agent of sinusitis. Positive predictive values for sinusitis with S.pneumoniae, S. aureus, GAS, were 52 %, 55 %, 27 % respectively. However the data for M.catarrhalis is a little different. The throat colonization of M. catarrhalis correlated with sinus was 75 %. In contrast negative predictive values (93 %-100 %) indicates that bacteria not colonising in the throat possibly can not be the cause of sinusitis. Consiquently we could not detect a cut off value for the etiology of sinusitis according to their colonization in the throat. However, the negative predictive value of throat cultures was much greater and accompanied by negative sinus cultures. -I