Show simple item record

dc.contributor.advisorZaim, Sabahaddin
dc.contributor.authorMutlu, Levent
dc.date.accessioned2020-12-08T23:10:29Z
dc.date.available2020-12-08T23:10:29Z
dc.date.submitted1987
dc.date.issued2018-08-06
dc.identifier.urihttps://acikbilim.yok.gov.tr/handle/20.500.12812/202227
dc.description.abstractÖZET Sosyal Güvenlik, insanların yaşadıkları sürece karşılaş tıkları kaza, hastalık, yaşlılık, malûllük ve ölüm gibi tehlike ler karşısında, bu tehlikelerin zararlarını hafifletmek, en aza indirmek amacıyla uygulanan tedbirler bütünüdür. Sosyal Güvenlik kavramının ortaya çıkması da esas olarak bu tehlikelerin ortaya çıkmasına bağlı olmuştur. İnsanları sosyal güvenceye kavuşturmayı amaç edinen bu sistem modern anlamda yakın zamanda ortaya çıkmasına rağmen, bu nitelikteki tedbirlerin alın ması, toplumların örf, adet ve geleneklerine göre çok eski tarih lerde başlamıştır. Nitekim halkımız arasında sosyal güvenlik ted birlerinin uygulanması, daha Osmanlı imparatorluğu zamanlarında bile Vakıflar ve aile içi yardımlaşmalar yoluyla olmaktaydı. Ayrı ca îslâm dininin gerektirdiği sosyal dayanışma ve yardımlaşma un suru sayesinde de, bir ölçüde sosyal güvenlik tedbirleri uygulan makta idi. Ancak modern anlamda sosyal güvenlik uygulaması ülkemizde yirminci yüzyıl da başlamıştır, özellikle ikinci dünya savaşından sonra bu alanda gerekli yasal düzenlemelere gidilmiştir. Nitekim bu amaçla 1.1.1946 tarihinde yürürlüğe giren 4792 sayılı kanunla `İşçi Sigortaları Kurumu` kurulmuştur. Daha sonra 1.1.1950 tari hinde yürürlüğe giren 5434 sayılı kanunla T.C. Emekli Sandığı ve1.10.1972 tarihinde yürürlüğe giren 147? sayılı kanunla Bağ-Kur, Kurumları kurulmuştur. Sonradan 1.3.1965 tarihinde yürürlüğe gi ren 506 sayılı kanunla ise `îşçi Sigortaları Kurumu`, `Sosyal Si gortalar Kurumu` adı altında düzenlenmiştir. Böylece ülkemizde sosyal güvenlik sistemimizi oluşturan üç büyük sosyal güvenlik kuruluşu bulunmaktadır. Bunlardan Sosyal Sigortalar Kurumu işçi statüsünde çalışanları ve bunların geçin dirmekle yükümlü oldukları aile bireylerini, T.C. Emekli Sandığı memur statüsünde çalışanları, Bağ-Kur ise Esnaf, Sanatkâr ve diğer bağımsız çalışanları kapsamaktadır. Sosyal Güvenliğin arzettiği büyük önem dolayısıyla 1961 ve 1982 tarihli Anayasalarımız da Sosyal güvenlik hakkı, ayrı bir bölüm halinde düzenlenmiştir. Nitekim 1982 T.C. Anayasasında 60, 61 ve 62. maddeler sosyal güvenlik başlığı altında düzenlenmiştir. Yaşlılık ve ihtiyarlıkla ilgili düzenleme de sosyal güven lik kavramı altında Anayasa ve yasalar da yer almıştır. Nitekim 1982 T.C. Anayasasının 61. maddesinde yaşlılarla ilgili bir hükme yer verilmiş ve bunların devletçe korunacağı ve bunun için de ge rekli tedbirlerin kanunla düzenleneceği belirtilmiştir. Bunun neticesinde yaşlılık tehlikesine karşı, kurulmuş sos yal güvenlik kuruluşlarınca yaşlılık sigortası ve emeklilik hakkı adı altında yasal düzenlemelere gidilmiştir. Bilindiği gibi yaş lılık, insanın fizikî bakımdan zayıf düştüğü, çalışma gücünü büyükölçüde yitirdiği, bunun neticesinde de maddî ve manevi kayba uğra dığı bir tehlike olmaktadır. Bu tehlikeye karşı yaşlılık sigortası ilk kez 1.4.1950 tarihli 5417 sayılı kanunla düzenlenmiştir. BugUn üç büyük sosyal güvenlik kuruluşumuz da bu tehlikeyi düzenlemiş ve zararlarını hafifletici tedbirleri almış durumdadır. Sosyal Güvenlik Kuruluşlarımızca yaşlılık tehlikesine karşı alınan bu tedbirler, yaşlılık veya emekli aylığı ödenmesi veyahut toptan ödeme yapılması şekilde olmaktadır. Bu tehlikeyi düzenleyen diğer özel sigorta sandıkları ve özel sigorta şirketleri de benzer şekilde sosyal gUvence sağlamaktadırlar. Fakat son derece önemli bir tehlike diyebileceğimiz ve bü tün insanları ilgilendiren bu yaşlılık tehlikesinin, sosyal güven lik kuruluşlarınca ve özel sandık ve şirketlerce korunmaya alınma sı yaşlılara sosyal güvence sağlamakla beraber, bu sosyal güvence Kurum'larca değişik şekillerde düzenlenmiştir. Bu da bu kesim ara sında farklı uygulamalara yol açmıştır. Bu nedenle bu farklılık ları azaltmak için yeni düzenlemelere gidilmesi zarureti hasıl ol muş ve bunun neticesinde de yeni yasalar çıkarılmaya başlamıştır. Bu alanda emeklilikle ilgili olarak son olarak 3395 sayılı Kanun çıkarılmış ve bu Kanun ile Sosyal Sigortalar Kurumu emekli lerinin yaşlılık aylıklarının yükseltilmesi imkanı yaratılmıştır.Fakat yaşlılık ve emeklilik ile ilgili yasal düzenlemelerin -çok sayıda olması ve bu nedenle de dağınıklık arzetmesi; sosyal güvenlikte teklik, yani sosyal güvenlik tehlikelerinin zararlarını azaltacak veya en aza indirecek olan Millî bir Sosyal Güvenlik Sistemi oluşturulması yolunda çalışmalara yol açmıştır.
dc.description.abstracten_US
dc.languageTurkish
dc.language.isotr
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/embargoedAccess
dc.rightsAttribution 4.0 United Statestr_TR
dc.rights.urihttps://creativecommons.org/licenses/by/4.0/
dc.subjectÇalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileritr_TR
dc.subjectLabour Economics and Industrial Relationsen_US
dc.titleTürkiye`de yaşlılık ve emeklilik ile ilgili sosyal güvenlik müesseselerinin mukayese ve tetkiki
dc.typemasterThesis
dc.date.updated2018-08-06
dc.contributor.departmentDiğer
dc.subject.ytmGovernment Employees Retirement Fund
dc.subject.ytmPension
dc.subject.ytmBağ-Kur
dc.subject.ytmSocial Insurance Institution
dc.subject.ytmOld age insurance
dc.identifier.yokid844
dc.publisher.instituteSosyal Bilimler Enstitüsü
dc.publisher.universityİSTANBUL ÜNİVERSİTESİ
dc.identifier.thesisid844
dc.description.pages119
dc.publisher.disciplineDiğer


Files in this item

Thumbnail

This item appears in the following Collection(s)

Show simple item record

info:eu-repo/semantics/embargoedAccess
Except where otherwise noted, this item's license is described as info:eu-repo/semantics/embargoedAccess