Show simple item record

dc.contributor.advisorGünöz, Hülya
dc.contributor.authorErdoğan, Semra
dc.date.accessioned2020-12-08T10:46:20Z
dc.date.available2020-12-08T10:46:20Z
dc.date.submitted1984
dc.date.issued2018-08-06
dc.identifier.urihttps://acikbilim.yok.gov.tr/handle/20.500.12812/180605
dc.description.abstractJuvenil Diabetes Mellitus olgularında hasta ve ailesi ne uygulanan eğitimin, hastalığın kontrolü üzerinde etkinli ği konusundaki çalışmamız, eğitimin ve düzenli kontrolün hastalığın gidişinde etken olup olmadığını araştırmak ve tedavi de eğitimin önemini vurgulamak amacı ile planlanmıştır. Araştırma grubunu, İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı, Büyüme Gelişme ye Endokrinoloji Polikliniğinde izlenen hastalardan, 4-16 yaş arasındaki 18 diyabetik çocuk ve aileleri oluşturdu. Olgular, 4-5 kişilik gruplara ayrılarak, 15 gün aralar ile yapılan yaklaşık 2-2,5 saat süren 5 derslik bir eğitim programı ile 3 ay eğitildi. Eğitim programı diyabetin fizyo- patolojisi, belirtileri, insülin ve özellikleri, beslenme, hastalığın seyri ve kontrolü konusundaki bilgileri içeriyordu. Hasta ve ailelerin eğitimle geliştirdikleri bilgi düzeyi, program bittikten sonraki 1 ay içinde anket ile saptandı ve eğitimden önceki yanıtlarla kıyaslandı, 5 bölümde incelenen ve toplam 37 soruya alınan doğru yanıtlarda ortalama % 37 artış saptandı. Bulunan fark istatistik olarak da anlam lı idi (x2: 31.8; p < 0.001). Buna göre, % 77.7'si düşük sosyo-kül türel düzeydeki olgularımıza verilen yoğun eğitimin bilgi düzeyini arttırmada etkili olduğu belirlendi. Eğitimin öğrenmede sağladığı yararın, günlük yaşantı larında davranış değişikliklerine ve metabolik düzenlerine etkisini araştırmak üzere, hastalar 9-12 ay süre ile izlendi. 2-3 ay aralarla yapılan kontrollerde, hastaların 24 saatlik idrar volümleri, 24 saatlik idrarda g/şeker miktarı ve 24 saatlik idrarda ketonüri incelendi. Bu değerler eğitim öncesi değerlerle kıyaslandı. Buna göre;. 24 saatlik idrar völümü giderek azaldı. Fark 3. kontrolde istatistik olarak anlamlı bulundu (t:2.28; p<0.02).. 24 saatlik idrarla çıkarılan g/şeker miktarı kontrol ler arttıkça azaldı. Eğitimden önce aşırı glikozürisi olan hastalarımız, 2. ve 3. kontrollerde orta derecedeki kontrol değerlerine ulaştı. Bu azalma istatistik olarak anlamlı idi (t:2.43; p < 0.02, t:3.01; p < 0.01).. Açlık kan şekeri ortalaması, eğitimden sonraki 2. ve 3. kontrolde 200 mg/dl'nin altında bulundu. Açlık kan şeke rinde görülen azalma son kontrolde anlamlı bulundu (t:1..98; p < 0.05).. Tokluk kan şekeri ortalaması ise, eğitimden sonraki 3 kontrolde de 250 mg/dl'nin altında idi. Eğitim öncesine gö re tokluk kan şekerinde görülen düşme istatistik olarak an lamlı idi (t:4.52; p < 0.001, t:3.43; p < 0.001, t:4.63; p < 0.001).. 24 saatlik idrar asetonu, eğitimden önce hastaların % 38.8'inde ++ veya eser iken, eğitimden sonraki kontrollerde azaldı ve 3. kontrolde tüm hastaların idrarlarında keton ne gatif bulundu (p:0.02). Elde edilen bu veriler ile, eğitim yaptığımız hasta ve ailelerin bilgi düzeylerinde görülen gelişmenin, hastaların metabolik düzenlerine de yansıdığı belirlendi. Hastalardan izlendikleri süre içinde evdeki yaşamları ile ilgili bilgiler alındı. Buna göre hastalarımız sık hipo glisemi ve hiperglisemi belirtileri göstermedikleri, uygun dozda insülin yapmaya ve idrar testlerine özen gösterdikleri, beslenme kurallarına daha olumlu yaklaşımda bulundukları ve hastalıkla ilgili daha sağlıklı anamnezle kontrole geldikleri belirlendi. Bu da eğitimle, diyabetiklerin günlük yaşamların da olumlu davranış geliştirildiğini gösterdi. Ayrıca, hastalarımızın büyüme ve gelişmelerinin diya betten ne kadar1 etkilendiğini araştırmak üzere, hastalık baş langıcından 3. kontrole kadar olan değişik dönemlerde bazı büyüme parametreleri incelendi» Hastalık yaşı ortalaması 2.47 ± 2.2 yıl olan hastala rımızın, hastalık başlangıcında da boy yaşlarının kemik yaşın dan ve kronolojik yaştan geri olduğu görüldü. Bu sonuç olgu ların düşük sosyo-ekonomik düzeydeki ailelerin çocukları ol malarına bağlandı. Ancak hastalık ilerledikçe, hem püberte öncesi hem de püberte yaş gruplarındaki hastalarımızda boy büyüme hızının baskılandığı ve kemik yaşının kronolojik yaşa göre geri olduğu belirlendi. Kemik yaşında görülen gerilik, hastalık yaşı uzun olan püberte dönemindeki hastalarda daha belirgin idi. Hastalık başlangıcında hastaların hiçbiri 3. persen- til altında değildi. Ancak, eğitim öncesi 10. persentil al tında ve fazla tartılı olan hastaların tartı değerleri, eği timden sonra ara persentillere kaydı. Bunun eğitimin beslen me alışkanlıkları ve metabolik düzene olan olumlu etkisi ile ilişkili olduğu sonucuna varıldı.
dc.description.abstractOur study about the effect of education, applied to the patient and his family on the control of the disease in juvenile diabetes mellitus was planned to investigate whether regular periodic following is effective on the progress and control of the disease and to also emphasize the importance of education on treatment. The study group included 18 diabetic patients, 4-16 years of age that were being followed in the Istanbul University Faculty of Medicine Department of Pediatrics Outpatient Department. A systematic education program was applied for 3 months. During the month following the completion of the program the knowledge level of the patients and their families provided by this education program was determined and compared with the results before the training. A 37 % increase in correct answers was observed. It was concluded that this intensive training program was effective in increasing the knowledge level. The patients were observed for 9-12 months. During check ups that the 24 hr. urine volume progressively decreased and the amount of g/glycose excreted in 24 hr urine also decreased. Average fasting plasma glucose was to be lower than 200 mg/dl in the 2nd and 3th controls after the education. The average postprandial plasma glucose was under 250 mg/dl in all three controls after the education. Acetone was found negative in the urines of all the patients in the 3th control. All this decrease was statistically significant. These findings indicated that the patients and families knowledge level developed by training, and this was reflected to the metabolic stability of the patient. During the whole observation period the patients were asked questions concerning their home lives. This proved that.well trained diabetics improved positive behavior in their daily lives. In addition to that some growth and development parameters were examined. This findings was that patients had a lower height age and the bone age than the cronoholgic age at the beginning of the illness. However as the illness progressed the rate of growing was suppressed and bone age was retarded than the cronologic age. The retardation of the bone age was more prominent in pubertal patients whose illness history was longer.en_US
dc.languageTurkish
dc.language.isotr
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccess
dc.rightsAttribution 4.0 United Statestr_TR
dc.rights.urihttps://creativecommons.org/licenses/by/4.0/
dc.subjectÇocuk Sağlığı ve Hastalıklarıtr_TR
dc.subjectChild Health and Diseasesen_US
dc.titleJuvenil diabetes mellitus olgularında hasta ve ailesine uygulanan eğitimin, hastalığın kontrolü üzerine etkinliği
dc.typedoctoralThesis
dc.date.updated2018-08-06
dc.contributor.departmentÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı
dc.identifier.yokid177410
dc.publisher.instituteSağlık Bilimleri Enstitüsü
dc.publisher.universityİSTANBUL ÜNİVERSİTESİ
dc.identifier.thesisid158077
dc.description.pages145
dc.publisher.disciplineDiğer


Files in this item

Thumbnail

This item appears in the following Collection(s)

Show simple item record

info:eu-repo/semantics/openAccess
Except where otherwise noted, this item's license is described as info:eu-repo/semantics/openAccess