Testis kanserli hastalar ve eşlerinde tutum, duygu ve davranış açısından etkileşim olgularına bakış

Abstract

Bu çalışma İ.Ü. Tıp Fakültesi Onkoloji Enstitüsü Polikiliğinde son bir yıldır tedavi gören, testis kanseri tanısı almış kişiler ve eşleriyle yürütülmüştür. Bu çalışmada üzerinde durulan konu, testis kanserli hastanm eş olarak kendini, eşinin karşısındaki algılayış biçimi ve yine aynı şekilde hastanm eşinin kendisini ve kocasını algılayış şeklini dört kategoride (tutum, davranış, duygu, kontrol) incelenmesidir. Bu çalışma, şimdiye değin yapılan bilimsel çalışmalardan farklı olarak, nicelik değil nitelik ağırlıklı yürütülmüştür. Çalışmada elde edilen sonuçları temelde genel olarak değil, kişilere göre tek tek elde edilen veriler açısmdan önem taşımaktadır. Bu çalışmanın anlatılan şekilde yürütülmesi bilimsel açıdan olgusallık (Fenomenoloji) prensiplerine dayandırılmıştır. Aile psikiyatrisini ilgilendiren bir çalışma olduğu için bireysel psikiyatrinin kullandığı, ölçek ve değerlendirmeler bu çalışmada kullanılmamıştır. Araştırma verilerini elde etmek için (F.R.I.) aile ilişkileri belirleyicisi kullanılmıştır. F.R.I., Türkiye'de ilk kez kullanılmıştır. Aile psikiyatrisi açısmdan aileyi tek bir bireymiş gibi ele alan bakışla, yukarıda sözü geçen etkileşim şekillerine olgular düzeyinde bu yöntemle yaklaşılmaya çalışılmıştır. Araştırmacının tarafsızlığı x2 istatistik analiziyle sınanmış ve p:0.05 anlamlılık düzeyinde bulunmuştur. 56

This study is based on research carried out among patients diagnosed to have testicular cancer and treated accordingly in the Oncology Institute Clinic of the Istanbul University Faculty of Medicine, and their spouses. The study focuses on how the patient with testicular cancer perceives himself as a husband vis a vis his wife, and how his wife perceives herself and her husband. The perception in question is analysed in four categories, namely attitude, behaviour, feeling and control. The study is partly different from other scientific studies in stressing the qualitative aspects of the topic rather than the quantitative. The conclusions reached bear significance basically with respect to individual results concerning single patients, and not as generalisations. The scientific basis of this approach lies in the principles of phenomenology. As the study falls within the realm of family psychiatry, the auther has refrained from using scales and assessments used in personal psychiatry. The method employed for obtaining the data, namely F.R.I, (family relations indicator) has never before been used in Turkey. The approach of family psychiatry which treats family as a single individual is reflected in the use of this method in the evaluation of the above-mentioned interactions. The neutrality of the researcher has been tested with the x2 testwith the result of neutrality at P-0.05 level. 58