Türkiye kaplıcalarının hijyenik koşulları

Abstract

ÖZET Balneoterapide çeşitli uygulamalarla değerlendirilen mineralli sular,ülkemizin doğal zenginliklerinden biridir.Bu zenginliğimizin bilimsel çerçeve içerisinde değerlendirilmesi,var olan aksaklıktan ve sağlıksız uygulamaları önlemenin tek koşuludur. Kaplıca kür merkezinde küristi olası infeksiyonlardan korumak için hijyene önem verilmelidir. Bu çalışmada sıcak su kaynaklan açısından zengin 18 ilimizde, 74 örnekleme noktasında 113 su örneğinin bakteriyolojik analizleri yapılmıştır. Su örnekleri doğal kaynaklardan (34), sondajla çıkarılan kaynaklardan (22) ve kaplıca havuzlarından (57) alınmıştır. Analiz sonuçları Türk Standartlar Enstitüsü'nce yayınlanan 9130 numaralı `Mineralli Sular` standardına ve Hıfzısıhha Kanunu'nda yer alan `Havuz Sularının Özellikleri` ne göre değerlendirilmiştir.Buna göre doğal çıkışlı mineralli suların % 70'inde; sondaj çıkışlı mineralli suların % 10'unda, havuz sularının % 88'inde bakteriyolojik kirlilik saptanmıştır.Bu suların kaplıca tedavisinde kullanımı sakıncalıdır. Bu sonuçları hazırlayan başlıca etkenler kaynak koruma alanlarının saptamp uygulanmaması,sondaj çıkışlı suların biriktirme ve transferinin hatalı yapılması; havuzlardaki yetersiz su tazeleme ve küristin banyo öncesi kişisel temizliğinin sağlanmamasıdır. Kaplıcalarımızdan faydalanan milyonlarca kişi yetersiz tesislerde,hijyenik olmayan ortamlarda infeksiyon riskiyle karşı karşıya bulunmaktadır.Halkın ve işletmecilerin hijyen konusunda bilgilendirilmesi bu sorunu çözmek için atılacak ilk adımdır.Bundan başka tedavi amaçlı kullanılan mineralli sular ve kaplıcadaki havuz sularına ait bakteriyolojik parametreleri içeren yeni standartların belirlenerek, bu standartlara uygun yönetmeliklerin hazırlanması ve yasal denetimin uygulanması kaplıcalarımızı uluslararası düzeye taşımada bir basamak olacaktır.

SUMMARY Mineral waters, which are being profited by several application modalities.are one of our natural wealths. The only way to make use of this potential in scientific standards is to remove the present lameness and unhealthy applications. In order to protect the curists from possible infection,hygienic precautions should be considered important. In this study bacteriologic analyses of 113 water samples from 74 sample points in 18 cities with many mineral water sources were performed. Water samples were taken from natural sources (34), from drilled sources (22) and from spa pools (57). Results of the analyses were evaluated according to the `Mineral Water 9130` standards which was published by the Institute of Turkish Standards and `Pool Water Characteristics` in the main law concerning public health (Hıfzısıhha Kanunu) As the circumstances state, in 70 % of the natural mineral waters, in 10 % of the drilled mineral waters and in 88 % of the pool waters bacteriological pollution are sustained and, these sources' and pools' usage in spatreatment is not advisable. The conditions which bring these results are,the deficiencies in determining the protection areas and carrying out its necessities, mistakes in collecting and transferring the water after drilling, insufficient refreshing of the pool water and not providing the curists' self-cleaning before bathing. In unsatisfactory establishments under unhygienic conditions, millions of people are face to face with the risk of getting infected. Informing the people and the managers about hygiene is the first step to be taken for solving this problem. In addition, the preperation and also the application of new standards including bacteriologic parameters concerning mineral water and spa pool water which are being used for treatment should be ensured. Hopefully these attempts might bring our spacenters to international levels.