Glutaraldehit solüsyonunun koroner pozisyonda arteriyelize safen ven greftleri üzerine etkilerinin deneysel modelde değerlendirilmesi

Abstract

11. ÖZET GLUTARALDEHİT SOLÜSYONUNUN KORONER POZİSYONDA ARTERİYELlZE SAFEN VEN GREFTLERİ ÜZERİNE ETKİLERİNİN DENEYSEL MODELDE DEĞERLENDİRİLMESİ Amaç: Aortokoroner bypass cerrahisi sonrasında safen yenlerinin çoğu neointimal hiperplazi nedeniyle tıkanıklık gösterir. Bu amaçla koroner bypass grefti olarak kullanılan safen vende postoperatif dönemde neointima tabakasında gözlenen nötrofil ve makrofaj infîltrasyonu ve düz kas hücre proliferasyonunun ve dolayısıyla intimal hiperplazinin bir fiksatif olan glutaraldehit ile engellenip engellenemeyeceği araştırıldı. Gereç ve yöntem: Bu çalışmada köpekler üzerinde çalışan kalpte koroner arter bypass ameliyatı uygulanarak, glutaraldehit'in safen ven greft hastalığı üzerine olan etkileri incelendi. Çalışmada 10 köpek kullanıldı. Sadece ringer laktat ile muamele edilerek hazırlanan safen ven grubu (n=5) ve % 1.8'lik glutaraldehit ile muamele edilen safen ven grubu (n=5) şeklinde iki grup oluşturuldu. 30 günlük bekleme periyodu sonrasında implante edilen ven greftleri çıkarılarak hematoksilen eosin, Masson trikrom, elastik van Gieson konvansiyonel boyalan ve Faktör 8 ve alfa smooth muscle actin immünohistokimya boyalan ile histopatolojik değerlendirme yapıldı. Bulgular: Glutaraldehit grubundaki greft kesitlerinde neointimal kalınlaşma gelişmediği, buna karşın kontrol grubundaki tüm kesitlerde ileri dercede neointimal kalınlaşma olduğu (p<0.05) gözlendi. Glutaraldehit grubundaki greftlerde greft duvarına tutunmuş trombüse rastlanmazken, kontrol grubunda üç denekte organize trombüse rastlandı. Greft çevresi doku ve adventisya incelendiği zaman glutaraldehitin kimyasal iritasyonuna bağlı olduğu 58düşünülen inflamatuvar yanıt geliştiği, ancak bunun adventisyada lokalize kaldığı, mediaya ulaşmadığı izlendi. Sonuç: Glutaraldehitin; arteriyelize safen venin ateroskleroza gidiş süreci olan neointimal hiperplazi ve düz kas hücre proliferasyonunu baskılamada faydalı olduğu gözlendi. İlave uygulanacak tedavi rejimleri ve daha uygun doz titrasyonlan ile greft trombozu ve glutaraldehite bağlı inflamatuvar yanıtın tamamen ortadan kaldırılması mümkün görünmektedir. Bunun için de ileri çalışmalara ihtiyaç vardır. Anahtar Kelimeler: Glutaraldehit, safen ven, intimal hiperplazi, köpek, koroner bypass, atan kalp, greft.

At the tissues and the adventitia around/of the grafts inflammatory response developed which was thought to be due to chemical irritation of the glutaraldehyde, but that was localized at the adventitia, not reached to media. Conclusion: It was showed that, glutaraldehyde suppressed the neointimal hyperplasia and smooth muscle cell proliferation which are processes of the atherosclerosis of the arterialised saphenous vein grafts. We believe that the side effects of gluteraldehyde like dissections or inflammatory reponses can be surmounted by means of optimal dose titrations of the drug. This study will set the baseline for further studies. Key Words: Glutaraldehyde, saphenous vein, intimal hyperplasia, dog, coronary bypass, beating heart, graft. 61At the tissues and the adventitia around/of the grafts inflammatory response developed which was thought to be due to chemical irritation of the glutaraldehyde, but that was localized at the adventitia, not reached to media. Conclusion: It was showed that, glutaraldehyde suppressed the neointimal hyperplasia and smooth muscle cell proliferation which are processes of the atherosclerosis of the arterialised saphenous vein grafts. We believe that the side effects of gluteraldehyde like dissections or inflammatory reponses can be surmounted by means of optimal dose titrations of the drug. This study will set the baseline for further studies. Key Words: Glutaraldehyde, saphenous vein, intimal hyperplasia, dog, coronary bypass, beating heart, graft. 61