Hışırtılı çocuklarda gastroözofagial reflü ile besin allerjisi ilişkisi

Abstract

SONUÇ ve ÖZET Tedaviye dirençli çocukluk çağı astım vakalarında gastroözofagial reflüye sık olarak rastlanmaktadır. Bu hastalarda besin allerjisi varlığı son yıllarda dikkat çekmektedir. Gastroözofagial reflü ile birlikte sık olarak inek sütü. /-umurta ve buğday unu allerjisi saptanmaktadır. Henüz aralarındaki ilişkinin mekanizması tam olarak açıklanamamıştır. Bu çalışmanın amacı tedaviye dirençli astımlı hastalarda saptanmış. gastroözofagial reflüde besin allerjisinin rolünü araştırmak ve reflü üzerine risk faktörlerini değerlendirmektir. Çalışma İstanbul Tıp Fakültesi Çocuk Allerji ve Akciğer Hastalıkları kliniğinde yatarak veya ayaktan tedavi gören ve astım tanısı almış 42 hasta üzerinde yapıldı. Bu hastaların 21 `i daha önceden baryumlu özofagogram ve pHmetre ile GÖR tanısı almıştı (grup I). GÖR'ü olmayan 21 hasta kontrol grubunu oluşturdu (grup II). Çalışmaya alman hastaların yaş ortalaması 35.52 ± 36.6 lav (5 ay- 1 64 ay)*dı. Kırkiki olgunun 30 tanesi kız (%71), 12 tanesi erkekti (%29). Her iki grup yaş ve cinsiyetiyet açısından eşit alındı. Reflü şüphesi olan astımlı çocuklarda hastalık başlama yaşı ortalama 7.57±10.83 ay (1-36 ay)`dı. Reflü şüphesi olmayan hastaların bulgularının başlama yaşı ortalama 12.81±15.9 (1-60 ay)' di. İki grup arasında bu parametre açısından anlamlı fark yoktu. Yaşlara göre 3 gruba ayrıldığında da anlamlı fark bulunmadı ancak GÖR tanısı alan hastaların bulgularının başlama yaşı. diğer gruba göre relatif olarak daha küçüktü.Besin allerjisinin tanısı anamnez, spesifik IgE düzeyleri ve besin deri prik testleri ile yapıldı. îki grup arasında deri prik test ve spesifik IgE pozitifliği açısından anlamlı fark yoktu. GÖR açısından besin allerjisi varlığı anlamlı bir risk faktörü olarak saptandı. Literatürdekine benzer olarak en sık yumurta, inek sütü ve buğday unu allerjisi bulundu. GÖR için 2 yaşında küçük olma ve astım semptomlarının başlama yaşının 1 yaşından küçük olması risk faktörü olarak bulundu. Bu yaş grubunda GÖR` ün astımın ayırıcı tanısında düşünüleceği gibi semptomların kontrol altına almamamasmda etkili olduğu da akla gelmelidir. IgE'nin yüksek olması veya solunum fonksiyon testlerinde anlamlı reversibilite değerlerinin reflü açısından risk faktörleri olmadığı bulundu. Çalışmamızda saptadığımız önemli bir bulgu da küçük bir grup olmakla beraber baryumlu özafagogramın reflü tanısı koymada güvenilir olmadığı ancak ufak yaş grubunda ve semptomları erken yaşlarda başlayan süt çocuklarında reflüyü saptamak için baryumlu grafinin kullanılmasının anlamlı olduğuydu. Besin allerjisi varlığı ve solunum fonksiyon testlerindeki reversibilitenin astım tanısı açısından anlamlı değerleri baryumlu grafide reflüyü saptamada risk faktörü olmadığı bulundu. Sonuç oiarak özellikle süt çocuğu döneminde tedaviye dirençli ve semptomları erken başlamış astım vakalarında GÖR akla getirilmeli ve atopik olan vakalarda besin allerjenleri detaylı olarak incelenmelidir. En çok inek sütü. yumurta ve buğdaya karşı allerjik reaksiyon gelişme ihtimali olduğundan bu gıdalara karşı allerjiden şüphe edilmelidir.