Geç prematüre bebeklerde erken dönem mortalite ve morbiditeler ve etkileyen risk faktörleri

Abstract

AMAÇ. Geç preterm dönemde doğan bebeklerde görülen morbidite ve mortalite sıklığının saptanması ve bu sorunlara yol açan perinatal risk faktörlerinin belirlenmesi ve değerlendirilmesi amaçlanmıştır.YÖNTEM VE GEREÇLER. İstanbul Medeniyet Üniversitesi Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde 01.01.2016-01.01.2019 tarihleri arasındaki üç yıllık dönemde 34 0/7 ile 36 6/7 gestasyon haftaları arasında doğan bebeklerden; çalışma kriterlerine uyan 529 vaka çalışmaya alınmıştır. Bu bebeklerde canlandırma ihtiyacı, solunum desteği ihtiyacı, solunum morbiditeleri, hipoglisemi, fototerapi gerektiren hiperbilirubinemi, beslenme güçlüğü, enfeksiyöz morbiditeler, nörolojik morbiditeler, hastanede yatış süresi ve yenidoğan yoğun bakım ünitesine yatış gereksinimi gibi erken dönem morbidite ve mortalite görülme oranları retrospektif olarak incelenmiştir. Maternal ve natal risk faktörlerinin bu morbiditeler üzerindeki etkileri değerlendirilmiştir. Majör konjenital anormalisi, kromozomal bozukluğu olan ve dış merkezde doğup hastanemize yatırılan geç prematüre yenidoğanlar çalışmaya dahil edilmemiştir.BULGULAR. Çalışmaya dahil edilen 529 bebeğin %18.5'i 34. gestasyon haftada, %29.5'i 35. gestasyon haftada ve %52'si 36. gestasyon haftada doğmuştur. Sezaryen doğum oranı %61.1 olup, en sık sezaryen endikasyonunu mükerrer sezaryenler (%40.9) oluşturmuştur. Çalışmamız sonucunda solunum morbiditesi %30.8, beslenme zorluğu %28.4, hiperbilirubinemi %27.6, hipoglisemi %14, sepsis %10.9 oranlarında saptanmıştır. Yoğun bakım yatış oranı %38.6 olup, ortalama yatış günü 8.2±6.5 idi. Gestasyon haftası 34 olan bebeklerde solunum morbiditeleri, beslenme zorluğu, hiperbilirubinemi ve hipoglisemi anlamlı olarak fazla bulunmuştur (p<0.001). Enfeksiyöz morbidite açısından gestasyon haftaları arasında fark saptanmadı. Sezaryen doğumun enfeksiyon dışında tüm morbiditeleri ve yoğun bakıma yatışı artırdığı saptanmıştır.Solunum morbiditesi; gestasyon haftası, sezaryen doğum, plasental patoloji ilişkili bulunmuştur, ancak çoklu regresyon analizinde; gestasyon haftası ve sezaryen doğumun maternal risk faktörlerinden bağımsız olarak solunum morbiditelerini artırdığı saptanmıştır (sırasıyla, p<0.001 OR=0.558 CI=0.432-0.772 ve p<0.001 OR=2.547 CI=1.614-4.020). Gestasyon haftası, maternal diyabet ve hipotirodinin, hipoglisemi riskini artırdığı saptanmıştır (p<005).Vakaların azlığı nedeniyle gastrointestinal ve nörolojik morbiditeler değerlendirilememiştir. İncelediğimiz üç yıllık periyod içinde mortalite oranı %0,9 (5/529)'dur.SONUÇ. Çalışmamızda 34.gestasyon haftasında doğan bebeklerde, geç preterm grubunun diğer gebelik haftalarına göre morbidite sıklığı daha çok saptanmıştır. Sezaryen doğumun, tüm morbiditeleri ve hastane yatışını artırdığı saptanmıştır. Kliniğimizde sezaryen doğum sıklığının, Türkiye verileriyle uyumlu olarak fazla olması, sezaryen doğumların yaklaşık yarısının mükerrer sezaryen endikasyonuyla yapılmasıdır. Bu durum sezaryen doğuma ilişkin risklerin ve geç preterm doğumların azaltılmasına yönelik alınacak önlemlerin başında elektif sezaryen doğumların azaltılması gerektiğini göstermektedir. Ayrıca annede; plasenta patolojileri, erken membran rüptürü, GDM, hipotiroidi olmasının morbiditeleri etkilediği saptanmıştır. Bu nedenle maternal risk faktörü olan bebeklerin, hangi morbiditelerle daha sık karşılabileceğinin önceden bilinmesi erken dönemde önlemlerin alınmasını, gerekli izlem ve tedavinin yapılmasını kolaylaştıracaktır.

AIM. The aim of this study was to investigate the incidence of early morbidities and mortality in infants born in late preterm period, and to evaluate associated perinatal risk factors.MATERIALS AND METHODS. A total of 529 cases were included who fulfilled the study criteria and born during the three-year period between 01.01.2016 and 01.01.2019 in Istanbul Medeniyet University, Goztepe Training and Research Hospital. Neonatal morbidities, such as need for resuscitation, respiratory support, respiratory morbidities, hypoglycemia, hyperbilirubinemia, feeding difficulty, infectious morbidities, neurological morbidities, duration of hospitalization and need for admission to the neonatal intensive care unit were retrospectively reviewed. The effects of maternal and natal risk factors on morbidities were also evaluated. Exclusion criteria included multiple congenital malformations, chromosomal disorders and patients admitted from elsewhere to our clinic.RESULTS. Of the 529 babies included in the study, 18.5% were born in 34 week of gestation, %29.5 in 35 and %52 in 36 week. Cesarean delivery frequency was %61.1 and repeat cesarean delivery was the most frequent indication (40.9%) for cesarean delivery. The most common morbidities in our study were respiratory morbidity (30.8%), feeding difficulty (%28.7), hyperbilirubinemia (27.6%), hypoglycemia (%14), sepsis (10.9%). NICU admission rate was 38.6% and mean length of hospitalization was 8.2±6.5 days. We found an increased risk especially in 34th week of gestation for respiratory morbidities, feeding difficulty, hypoglycemia, hyperbilirubinemia, NICU admission requirement and length of hospitalization. The incidence of infectious morbidities did not differ between gestational weeks. Cesarian delivery was associated increased risk for all morbidities except infectious morbidity.Respiratory morbidities were associated with gestational age, cesarian delivery, placental pathologies and antenatal corticosteroid use. In multivariate regression analyses, gestational age and cesarian delivery were found to be significant risk factors indepented of maternal risk factors p<0.001 OR=0.558 CI=0.432-0.772 and p<0.001 OR=2.547 CI=1.614-4.020; respectively). We found that gestational age, GDM and maternal hypothyroidism were associated with increased risk of neonatal hypoglycemia (p<0.05). Gastrointestinal and neurological morbidities were not assessed due to the lack of cases. During the three-year period we examined, mortality rate was %0,9 (5/529).CONCLUSİON. We found that babies born in 34.gestasyonal week had more morbidities compared with other weeks. Our data support recent literature regarding neonatal mortality and morbidity in late preterm infants and warrants a review of care for this group at the local, national and global levels. Recognition of the reasons for high elective cesearean section rates during early term period and the definition of the problem is important to take appropriate measures for reducing high morbidity rates in late preterm infants. Maternal risk factors such as placental problems, early membrane rupture, gestational diabetes mellitus, maternal hypothyroidism were all associated with increased morbidity. Therefore, screening the infants with these maternal risk factors will affect the early treatment and follow up plan, increasing the efficiency of neonatal care.