dc.description.abstract | Bu çalışma, 1975-1989 Lübnan iç savaşında FKÖ'nün [Filistin Kurtuluş Örgütü, bundan sonra FKÖ] durumu üzerinedir. Lübnan iç savaşı, 1970'teki Ürdün Kara Eylül olaylarından sonra FKÖ'nün karşılaştığı en büyük meydan okuma olarak kabul edilmektedir. Çünkü FKÖ'nün Lübnan'daki varlığı, 1964'te FKÖ'nün kurulmasıyla başlamış, Lübnan ordusu ile FKÖ ve hizipleri arasındaki 1969 çatışmasının ardından Lübnan'da bir gerçeklik haline gelmiş, 1970'teki Kara Eylül olaylarından sonra Ürdün'de zayıflayan örgüt Lübnan'da iyice kökleşmiştir.FKÖ'ne karşı olan Arap devletleri ve uluslararası yapılar, onunla hesaplaşmak ve etkisini kırmak için Lübnan ortamının uygun ve verimli olduğunu tespit etmişlerdi. Lübnan devleti de bu şekilde düşünen Arap devletleri arasındaydı. 1975'te Lübnan iç savaşının patlaması FKÖ'nün liderliğine bir meydan okuma oluşturmuştur. FKÖ liderliği başlangıçta Lübnan iç savaşına katılmamaya çalışsa da, Lübnan'ın içinde bulunduğu şartlar, örgütü, FKÖ'nün rolünü azaltmak için ilk gününden itibaren Lübnan'a müdahale etmek isteyen Suriye'nin müdahalesiyle son bulan bu savaşa katılmaya zorlamıştır. İsrail'in 1982'de Lübnan'a saldırısından önce, birçok olay doğrudan veya dolaylı olarak bu istilaya katkıda bulunmuştur. Bu olaylardan biri, Mısır-İsrail barış antlaşmasıdır. Bu anlaşmayla Mısır'ın Arap-İsrail çatışması denkleminden çıkması, FKÖ'n İsrail'e karşı elini zayıflatmıştır. 1978'de Güney Lübnan'ın İsrail tarafından işgali, FKÖ ile İsrail arasındaki ilk gerçek çatışmayı teşkil etmiştir. İsrailli liderliğin FKÖ'nün Lübnan'daki varlığının ortadan kaldırılmasını ciddiye almasına neden olan olay, 1981'de gerçekleşen FKÖ ile İsrail arasındaki çatışmadır. Bu çatışmada, FKÖ ve hizipleri, Kuzey İsrail'i yüzlerce roketle vurmuştur.İsrail'in 1982'deki Lübnan işgali, FKÖ'nün kuruluşundan bu yana karşılaştığı en büyük zorluklardan biri sayılmaktadır. Zira işgal sırasında, İsrail, Lübnan'daki FKÖ'nün alt yapısını imha etmiş ve örgütü Batı Beyrut'ta küçük bir mıntıkada hapsetmiştir. İsrail işgali, bazı Lübnan, Arap ve uluslararası yapıların İsrail ile nasıl bir araya geldiğini göstermiştir. Herhangi bir Arap oluşumu, 1982 sonunda Lübnan'dan çekilmesine kadar, Batı Beyrut'ta kuşatılmış olan FKÖ'ne destek olmamıştır. FKÖ liderliği Beyrut'tan ayrıldıktan sonra İsrail'in desteğiyle Falanjist milisleri tarafından gerçekleştirilen ve silahsız Filistinli ve Lübnanlı sivillerin ölümüyle sonuçlanan Sabra ve Şatilla katliamları olmuştur. FKÖ liderliğinin Beyrut'tan ayrılmasının sonuçları, genel olarak Lübnan'daki Filistin varlığına yansımıştır. FKÖ'nün liderliği ile hizipleri arasında görüş ayrılıkları ve farklılıklar ortaya çıkmaya başlamıştır. Suriye hükümeti bu farklılıkları lehine değerlendirmiş ve Yaser Arafat ve El Fetih ile olan hesabını görmüştür. 1983'ün sonunda Suriyeli desteğiyle, FKÖ'nün ana hizipleri içindeki bir bölünme yaşanmıştır. Bu bölünme FKÖ'nün hizipleri arasında kavgaya ve çatışmaya neden olmuştur. Bu çatışma FKÖ'nün Lübnan'daki silahlı varlığının zayıflamasına katkıda bulunmuştur. Filistinli gruplar, Yaser Arafat ve politikalarının taraftarları ile Yaser Arafat ve politikalarının muhalifleri şeklinde bölünmüştür. 1985 ve 1989 arasında, Lübnan sahnesindeki FKÖ ve hiziplerinin zayıflamasının doğal bir yansıması olarak `Kamp Savaşları` gerçekleşmiştir. Diğer taraftan Emel hareketi, Lübnan'daki Filistin varlığını ve Filistin'in kamplarını tasfiye etmeye çalışmıştır. Suriye desteğiyle, Emel hareketi `Kamp Savaşları` sırasında Filistinli kamplarını kuşatmış, bombalamış ve silahsız Filistinlilere karşı bir dizi katliam yapmıştır.Lübnan hükümeti, FKÖ'nün ve Fetih liderliğindeki grupların Kamp Savaşında meşgul olmasını istemiş ve bunu örgüte karşı harekete geçmek için fırsat saymıştır. Lübnan hükümeti, 1969'da imzalanan ve Filistin'in Lübnan topraklarında silahlı varlığını sağlayan Kahire Anlaşması'nı iptal etmiştir. FKÖ ile Lübnan hükümeti arasındaki ilişkilerin temelini oluşturan Kahire Anlaşması'nın kaldırılmasıyla, FKÖ Lübnan'daki siyasi ve askeri varlığını tamamen kaybetmiştir. | |
dc.description.abstract | This study is about the situation of Palestine Liberation Organization (PLO) during 1975-1989 Lebanon Civil War. Lebanon Civil War is accepted as the biggest confrontation that PLO has face after the Jordan Black September incidents in 1970. The existence of PLO in Lebanon has begun with the establishment of PLO in 1964; has become a reality after the conflict between Lebanon army and PLO and factions in 1969; and has rooted in Lebanon after Black September in 1970 while losing power in Jordan.Arab governments who are against PLO and international structures has decides that Lebanon is suitable and efficient to confront and lose its power. Government of Lebanon was also among those who think similar. In 1975, the burst of Lebanon Civil War is a confrontation against PLO's leadership. As PLO leadership has tried to avoid entering Lebanon Civil War at first, the conditions of Lebanon has led the organization to join the war that ends with the interference with Syria which attempts to interfere Lebanon in order to decrease the power of PLO.Before the attack of Israel in 1982, various incidents have contributed either directly or indirectly to this invasion. One of these incidents is Egypt-Israel Peace Agreement. With the agreement, the withdrawal of Egypt from Arab-Israel confrontation has led PLO to lose its power against Israel. In 1978 the occupation of South Lebanon by Israel is the first real confrontation between PLO and Israel. The confrontation between PLO and Israel in 1981 is the incidents referred as why leadership of Israel has taken the elimination of PLO in Lebanon it seriously. In this confrontation, PLO and its factions has posed a real and existential threat by shooting North Israel with hundreds of rockets.The occupation of Lebanon by Israel in 1982 is one of the biggest difficulties that PLO has faced since its establishment. Israel has destroyed the infrastructure of PLO in Lebanon during this occupation and imprisoned the organization in a small zone in West Beirut. The occupation of Israel has demonstrated how Lebanese, Arabic and international structures come together with Israel. None of Arabic formations has supported PLO which was surrounded in West Beirut until end of the 1982 withdrawal from Lebanon. After PLO has left Beirut, with the support of Israel, Sabra and Satila carnages have executed by Falanjist militia and resulted in death of unarmed Palestinian and Lebanese civilians. The consequences of withdrawal of PLO leadership from Beirut have reflected on existence of Palestine in Lebanon in general. Differences and disagreements between PLO leadership and factions have begun to emerge. Syrian government has evaluated those differences as in favor of itself and finished its relationship between Yaser Arafat and El Fetih. In the end of 1983 with the support of Syria, a separation between PLO and main factions has occurred. The separation has led to conflict and fight between factions of PLO. This conflict has contributed to weakening of armed existence of PLO in Lebanon. Palestinian groups have separated as Yaser Arafat and its side, and against-Yaser Arafat and its side. Between 1985 and 1989, `Camp Wars` have occurred as a natural consequence of weakening of PLO and factions in Lebanon. From other side, the Emel movement has tried to liquidate existence of Palestine and Palestinian camps in Lebanon. With the support of Syria, Emel movement has surrounded and bombed Palestinian camps and executed series of holocaust against unarmed Palestinians. Lebanese government has wanted PLO and groups under Fetih leadership to be busy during Camp Wars and used this as an opportunity to attack against the organization. Lebanese government has cancelled Cairo Agreement which was signed in 1969 and approves armed existence of Palestine in Lebanon. With the abolishment of Cairo Agreement which provides a baseline for the relationship between PLO and Lebanese government, PLO has lost its political and military existence in Lebanon. | en_US |