Ebû Abdullah İbn Mende`nin hayatı, eserleri ve hadis ilmindeki yeri
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu çalışmamız, IV/X. asrın önde gelen hadis âlimlerinden İbn Mende'nin (310-395/922-1005) hayatı ve hadis ilmindeki yerini ele almakta; eserlerinin incelenerek tanıtılmasını amaçlamaktadır.Bu çalışmamızda; İbn Mende'nin genelde Kütüb-i Hamse özelde de Buhârî ve Müslim'in Sahih'leriyle ilgili ciddi çalışmaları olduğu ve gösterdiği itina ile onların ilerleyen zamanlarda ilim ehlince büyük itibar görmelerine ve birer asıl olarak kabul edilmelerine katkı sağladığı tespit edilmiştir. Nitekim o, bu külliyatın müelliflerinin sahih hadisleri seçmede öngördükleri şartları ortaya koymaya çalışmış, mezkûr eserlerin mümkün mertebede sahih hadisleri ihtivâ ettiklerini belirtmiş ve onları birlikte veya münferiden referans göstermiştir. O, bu gibi faaliyetleriyle daha sonraki dönemlerde ıstılahî mahiyet kazanacak olan Kütüb-i Hamse/Kütüb-i Sitte kavramını, anlayış olarak hadis tarihine ilk koyan kişi olmuştur. Ayrıca o, bu çalışmalarıyla Buhârî ve Müslim'in hadis konusunda otorite olduklarına ilk işaret eden kimse olarak da kabul edilmiştir.Çalışmamız ile, İbn Mende'nin yapmış olduğu bazı çalışmaların muhaddisler nezdinde yeni bir takım kavramların yerleşmesine katkı sağladığı tespit edilmiştir. Mesela o, Buhârî ve Müslim'in birlikte tahrîc ettikleri rivâyetler için `sâbitun bi't-tifâk` ıstılahını kullanmıştır. Kendisinden sonra da bu kavram önde gelen talebeleri Hâkim en-Neysâbûrî (ö. 405/1014) ve Ebû Nu'aym el-İsfahânî (ö. 430/948) tarafından `müttefekun aleyh` tabirine dönüştürülmüş ve yayılmıştır.İbn Mende, `Bir hadisi, Zührî (ö. 124/742) ve Katâde (ö. 117/735) gibi rivâyetleri toplanan meşhur tâbiîn imamların birinden rivâyette bir kişi münferid kalırsa hadisin adı Garîb, münferid olanlar iki veya üç kişi ise Azîz, rivâyet edenler bir cemaat olursa Meşhûr olur` diyerek `Meşhûr` ve `Azîz` hadislerin ilk tanımlarını yapıp onları da Garîb hadis gibi Haber-i vâhid kategorisine dâhil etmiştir. İbnu's-Salâh (ö. 643/1245), Nevevî (ö. 676/1277), İbn Cemâa (ö. 733/1333), Suyûtî (ö. 911/1505) ve Kastallânî (ö. 923/1517) gibi seçkin âlimler de bu konuda ona tabi olmuşlardır. Sahâbe kavramı, râvilerin tabakaları, âlî ve nâzil isnad meseleleri, rivâyet yollarından icâzet ve daha başka konularla ilgili İbn Mende'nin orijinal görüşleri bulunduğu ve kendisinden sonraki birçok âlimin onun bu görüşlerini benimseyip kabul ettiği de ayrıca tespit edilmiştir.Anahtar Kelimeler: Hadis, İbn Mende, İsfahân, Kitâbü'l-Îmân, Kitâbü'tTevhîd, Meşhûr, Azîz, Garîb This study examines the life of and works of Ibn Mende (310-395 / 922-1005), who was one of the leading hadith scholars between the 4th and 10th centuries. It also discusses his place in the hadith science and aims to promote his works by scholarly analyses.In this study, it is seen that Ibn Mende has significant studies on Sahih by Bukhari and Muslim, and particularly on Kütüb-i Hamse. Therefore, he received great acclaim from prominent scholars of the era and was regarded as a 'Major'. He also showed great care in illustrating the terms and conditions that the authors of these books relied on while determining authentic hadiths, indicating that these works contained many authentic hadiths, and referring to them as a complete or individually reliable sources. Thus, he became the first person to introduce and clarify the concepts of Kütüb-i Hamse/Kütüb-i Sitte (Five Books or Six Books), which would later become technical terms in hadith. In addition, he was accepted as the first person to point out that Bukhari and Muslim were the authorities in the science of hadith.In this study, it has been determined that some of the works of Ibn Mende contributed to the establishment of a new set of concepts for Muhaddis (Hadith Narrators). For example, he used the term `sâbitun bi't-tifak` for the narratives that Bukhari and Muslim discovered together. After him, this concept was also used and changed into the term `muttefekun aleyh` by his leading students Hâkim en-Neysâbûrî (d. 405/1014) and Abu Nu'aym (d. 430/948).In addition he defined such terms as Mashhur (The Popular), Aziz (The Exalted), Garib (The Poor). According to him if a hadith is reported by a single person like Zuhrî (d. 124/742) and Katâde (d. 117/735), who are popular imams among followers, it is called Garib. If it is reported by two or three people, it is called Aziz. Lastly, if a hadith is reported by a group of people, it becomes Mashhur. Therefore, he idetified the terms Mashhur and Aziz along with the term Garib to be forms of Haber-i Vâhid (Single News). In this regard, such distinguished scholars as Ibn al-Salah (d. 643/1245), Nawawi (d. 676/1277), Ibn Jemaa (d. 733/1333), Suyuti (d. 911/1505) and Kastallani (d. 923/1517) also followed him. Moreover, it can be seen that Ibn Mende had original ideas on the concept of companion, strata of narrators, issues of âlî and nâzil imputations, narration methods like icâzet, and some other subjects. Thus, many scholars that lived after him accepted his views and adopted his principles.Keywords: Hadith, Ibn Mende, Isfahan, Kitab al-Aman, Kitab al-Tawhid, Mashhur (The Popular), Aziz (The Exalted), Garib (The Poor)
Collections