The leadership practices that build and maintain the trust and the intention to stay of the employees

Abstract

Çalışanların bağlı oldukları ilk yönetici, organizasyonlarda gücün temsilcisi olarak görülür ve onlara duyulan güven, pek çok organizasyonel değişkenle bağlantılıdır. Bu gerçek, yöneticilerin çalışanlarının güvenini kazanmak ve korumak adına hayata geçirecekleri lider uygulamalarını belirlemenin önemini ortaya koymaktadır. Birçok çalışma, liderlik stilleri, güven ve iş yerinde kalış niyeti arasındaki ilişkiyi incelemiştir, ancak birkaç çalışma farklı liderlik uygulamalarının etkisini ampirik olarak test etmiştir. Bu çalışmada, bugüne kadar ele alınmamış olan bilişsel ve duygusal güven olarak iki güven türü incelenmiştir. Bu çalışmanın amacı, liderlik uygulamalarının bilişsel ve duygusal güvene olan katkısını, duygusal güvenin kalma niyetine olan katkısını ve güvenin olası aracılık etkisini incelemektir. Liderlik uygulamalarını, bilişsel güvene etkisini öngördüğümüz sosyal sınıflandırma ve ekonomik değiş tokuşla ilişkili liderlik uygulamaları ve duygusal güvene etkisini öngördüğümüz sosyal değiş tokuşla ilişkili liderlik uygulamaları olarak ayrıştırdık. Yaklaşımımızın özgünlüğü, farklı liderlik uygulamalarını bu iki güven türüne bağlamaktır. Bu çalışmada kartopu örnekleme tekniği kullanıldı, katılımcılar farklı fonksiyonlarda ve sektörlerde aktif olarak çalışan 100 beyaz yakalı çalışandır. Demografik özellikleri, Çok Faktörlü Liderlik Anketi'ni (Bas & Avolio, 1995), Türkçe çevirisi Toplu (2010) tarafından yapılmış Yöneticiye Güven Ölçeği'ni (McAllister, 1995) ve Türkçe çevirisi Aydemir (2016) tarafından yapılmış Ayrılma Eğilimi Ölçeği'ni (Lyons, 1981) içeren anket online olarak gönderildi. Kantitatif analiz teknikleri kullanıldı. Sosyal sınıflandırma ve ekonomik değiş tokuşla ilişkili liderlik uygulamaları (idealleştirilmiş etki, ilham verici motivasyon, koşullu ödül ve istisna ile yönetim-aktif) çoklu regresyon analizine girildiğinde, sadece idealleştirilmiş etkinin bilişsel güvenin anlamlı bir yordayıcısı olduğu bulunmuştur. Sosyal değiş tokuşla ilgili liderlik uygulamaları (bireyselleştirilmiş ilgi ve entelektüel uyarım) çoklu regresyon analizine girildiğinde, her iki liderlik uygulamasının da duygusal güvenin önemli yordayıcıları olduğu bulunmuştur. Buna ek olarak sonuçlar, duygusal güvenin, bilişsel güven ve kalış niyeti arasındaki kısmi aracılık etkisini; bilişsel güvenin, liderlik uygulamaları (idealleştirilmiş etki, ilham verici motivasyon, koşullu ödül ve istisna ile yönetim-aktif) ve duygusal güven arasındaki kısmi aracılık etkisini ve duygusal güvenin liderlik uygulamaları (bireyselleştirilmiş ilgi ve entelektüel uyarım) ile kalış niyeti arasındaki kısmi aracılık etkisini ortaya koymuştur.

The direct manager appears as a representative of power system in the organizations and the followers' trust in direct manager is linked to many organizational variables. This fact reveals the importance of determining the practices of leaders to build and maintain trust of followers. Several studies have examined the relationship between leadership styles, trust and intention to stay, yet few studies have empirically tested the influence of different leadership practices. In this study, two forms of trust as cognitive and emotional that have not been considered to date were examined. The aim of the current study is to examine the contribution of leadership practices on cognitive and emotional trust, the contribution of emotional trust on intention to stay, and the possible mediating effect of trust. Among the leadership practices, we had distinguished practices related to social categorization and economic exchange that were supposed to impact the cognitive dimension of trust, and practices associated with a social exchange that were supposed to impact the emotional dimension of trust. The originality of our approach is to link the different leadership practices to these two modes of trust production. In this study, snowball sampling was used, the participants were 100 actively working white-collar employees from different functions and sectors. The questionnaire consisting demographic characteristics, Multifactor Leadership Questionnaire (Bas & Avolio, 1995), Turkish translation (Toplu, 2010) of Trust in Manager Scale (McAllister, 1995), and Turkish translation (Aydemir, 2016) of The Propensity to Leave Scale (Lyons, 1981) was administered online. The quantitative analyses techniques were used. When leadership practices (idealized influence, inspirational motivation, contingent reward and management by exception-active) related to social categorization and economic exchange were entered into multiple regression analysis, only the idealized influence was found to be significant predictor of cognitive trust. When leadership practices (individualized consideration and intellectual stimulation) related to social exchange entered into multiple regression analysis, both leadership practices were found to be significant predictors of emotional trust. In addition the results revealed a partial mediating effect of emotional trust between cognitive trust and intention to stay, a partial mediating effect of cognitive trust between leadership practices (idealized influence, contingent reward, management by exception-active) and emotional trust, and a partial mediating effect of emotional trust between leadership practices (individualized consideration and intellectual stimulation) and intention to stay.