Panoramik masa kullanılarak tüm vücut MRG ile kemik metastazlarının değerlendirilmesi ve bulguların kemik sintigrafisi ile karşılaştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Malignitesi olan hastalarda metastazların tanımlanması ve yaygınlığının saptanması, tümörün evrelendirilmesi, tedavi protokolünün saptanması, semtomların tedavisi ve yaşam kalitesinin arttırılmasında büyük öneme sahiptir. Direkt grafi, bilgisayarlı tomografi (BT), kemik sintigrafisi (SG), kemik iliği sintigrafisi, pozitron emisyon tomografisi (PET) ve manyetik rezonans görüntüleme (MRG) başta kemik metastazları olmak üzere metastazların saptanmasında bu amaçla kullanılan görüntüleme yöntemleridir. İlk dört yöntemde hasta fazla miktarda radyasyona maruz kalmaktadır. Direkt grafide kemik metastazlarının saptanması için kemik mineral içeriğinde %50' den fazla kaybın olması gerekmektedir. BT' de tüm vücudun taranması hastanın alacağı radyasyon, tetkik zamanının uzun ve maaliyetinin yüksek olması nedeni ile uygulanamamaktadır. Tc-99m-difosfonat analogları kullanılarak yapılan kemik sintigrafisi ilk iki tekniğe göre daha sensitif olsada düşük spesifite, düşük anatomik detay, düşük uzaysal ve kontrast rezolüsyonuna sahiptir. Sintigrafi ile başta vertebral kolon olmak üzere çoğu lezyonun orijini saptanamamaktadır. Benign patolojilerde de radyonüklid akümülasyonu görülebildiğinden bu durumların metastazlardan ayrımı zor olmaktadır. STIR sekansı kullanılarak yapılan tüm vücut MRG metastazların saptanmasında yüksek sensitivite ve spesifiteye sahip bir görüntüleme yöntemidir. Tüm vücut MRG' de sintigrafiden üstün olarak diğer organlara olan metastazlar, lenfadenopatiler ve primer tümörlerde saptanabilmektedir. Bu çalışmada tümörün cinsi ya da hastanın yaşına bakılmaksızın primer tümörü ya da metastaz varlığı histolojik inceleme veya görüntüleme yöntemleri ile saptanmış ve metastaz araştırılması yapılan 34 hastaya Mart 2001 ile Ocak 2002 tarihleri arasında tüm vücut MRG işlemi yapılmıştır. On hastanın tüm vücut MRG bulguları diğer radyolojik görüntüleme yöntemleri, klinik ve radyolojik takip ile kesinlik kazanmadığından çalışmaya dahil edilememiştir. Kalan 24 hastanın 18' inde tüm vücut MRG bulguları sintigrafi bulguları ile karşılaştırılmıştır. Metastaz varlığı ya da yokluğuna BT, ultrasonografi, bölgesel MRG incelemelerinin ışığı altında ve klinik-radyolojik ve patolojik takip ile karar verilmiştir. İnceleme panoramik masa özelliğine sahip 1.5 Tesla MRG cihazı (Quantum Symphony; Siemens, Erlangen) ile yapılmıştır. İncelemeler koronal planda turbo STIR sekansı (TR/TE=7040/74 ms; TI=150 ms, TA=5 dakika 46 saniye) kullanılarak gerçekleştirilmiştir. İncelemeler esnasında baş-boyun, faz dizilimli vücut, faz dizilimli vertebra ve faz dizilimli periferal anjio sargılar kullanılmıştır. Matriks 241x512, kesit sayısı 20, kesit kalınlığı 6 mm ve FOV 500 mm' dir. Toplam inceleme süresi 40-60 dakika sürmüştür. Hastaların tümü tetkiki iyi tolere etmiştir. BT, ultrasonografi, bölgesel MRG incelemelerinin ışığı altında ve klinik-radyolojik ve patolojik takip ile incelenen 144 bölgeden 41 bölgede metastaz varlığı saptanmıştır. Tüm vücut MRG' de 18 hastada incelenen 144 bölgenin 35' inde metastaz saptanmıştır (duyarlılık %85, özgüllük%99, doğruluk %95, pozitif öngörü değeri %97, negatif öngörü değeri %94). Sintigrafide 18 hastada incelenen 144 bölgenin 21' inde metastaz saptanmıştır (duyarlılık %50, özgüllük %87, doğruluk %76, pozitif öngörü değeri %61, negatif öngörü değeri %80). Sintigrafi yapılmayan 6 hastada 6 bölgede metastaz saptanmıştır ve bu metastazların varlığı diğer görüntüleme yöntemleri ile doğrulanmıştır. Bu çalışmanın ışığında STIR sekansı kullanılarak yapılan tüm vücut MRG iskelet metastazlarının saptanmasında kısa sürede uygulanabilen güvenilir bir görüntüleme yöntemi olduğu sonucuna varılmıştır. Identification and prevalence of metastases in patients with malignancy is great importance in staging the tumor, determining the treatment protocol, treating the symptoms and improving the quality of life. Direct radiography, computed tomography (CT), bone scintigraphy (SG), bone marrow scintigraphy, positron emission tomography (PET), and magnetic resonance imaging (MRI) are the imaging modalities used for the purpose of detecting metastases, especially bone metastases. In the first four methods, the patient is exposed to excessive radiation.In order to detect bone metastases in direct X-ray, there should be more than 50% loss in bone mineral content. The screening of the whole body in CT is not performed due to the radiation received by the patient, the time of examination is long and the cost is high.Bone scintigraphy using Tc-99m-diphosphonate analogues is more sensitive than the first two techniques, but has low specificity, low anatomical detail, low spatial and contrast resolution. The origin of most lesions, including vertebral column, cannot be determined by scintigraphy. Radionuclide accumulation can also be seen in benign pathologies, it is difficult to distinguish these conditions from metastases.Whole-body MRI using STIR sequence is a imaging method with high sensitivity and specificity in the detection of metastases. In whole-body MRI, metastases to other organs can be detected in lymphadenopathies and primary tumors superior to scintigraphy. In this study, the presence of primary tumor or metastasis, regardless of the age of the tumor or the age of the patient, was determined by histological examination or imaging methods and 34 patients underwent whole-body MRI procedure between March 2001 and January 2002. Ten patients' full body MRI findings could not be included in the study because other radiological imaging methods were not confirmed by clinical and radiological follow-up. Whole body MRI findings were compared with scintigraphy findings in 18 of the remaining 24 patients. The presence or absence of metastases was determined in the light of CT, ultrasonography, regional MRI examinations and with clinical-radiological and pathological follow-up. The study was performed with 1.5 Tesla MRI device (Quantum Symphony; Siemens, Erlangen) with panoramic table feature. Investigations were performed using the turbo STIR sequence (TR / TE = 7040/74 ms; TI = 150 ms, TA = 5 minutes 46 seconds) in the coronal plane. Head-neck, phase-arrayed body, phase-aligned vertebrae and phase-aligned peripheral angio coils were used during the investigation. Matrix 241x512, section number 20, section thickness 6 mm and FOV 500 mm. The total examination period lasted 40-60 minutes. All patients were well tolerated. In the light of CT, ultrasonography and regional MRI examinations, metastasis was detected in 41 regions from 144 regions examined by clinical-radiological and pathological follow-up. Metastasis was detected in 35 of 144 regions examined in 18 patients in the whole body MRI (sensitivity 85%, specificity 99%, accuracy 95%, positive predictive value 97%, negative predictive value 94%). In the scintigraphy, metastasis was detected in 21 of the 144 regions examined in 18 patients (sensitivity 50%, specificity 87%, accuracy 76%, positive predictive value 61%, negative predictive value 80%). In 6 patients without scintigraphy, metastasis was detected in 6 regions and the presence of these metastases was confirmed by other imaging methods. In the light of this study, it was concluded that the whole body MRI performed using STIR sequence is a reliable imaging method which can be applied in a short time to determine the skeletal metastases.
Collections