Nonfonksiyone böbrekte ultrasonografi ve bilgisayarlı tomografi bulgularının değerlendirilmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
- 67 - ÖZET Nonf onksiyone böbrek klinikte sık karşılaşılan ve ta nıda zorluk çıkaran bir durumdur. Bu olgularda tanı için nef- rotomografi, retrograd pyelografi, anjiografi, selektif renal venografi, ultrasonograf i, bilgisayarlı tomografi ve MRI gibi yöntemler tek tek veya birlikte kullanılmaktadır. Nef rotomograf i, f onksiyone böbrek dokusunu gösterebil mekle beraber toplayıcı sistem patolojilerinde yetersizdir. Retrograd pyelografi böbrek dokusu hakkında bilgi veremez, enfeksiyon tehlikesi vardır. Anjiografi ve selektif renal ve nografi invaziv yöntemler olduklarından yerlerini bir ölçüde invaziv olmayan yöntemler almıştır. Böbrek hastalıklarında yüksek tanı değeri olan MRI, pahalı bir yöntem olması yanısı- ra pratik kullanımda henüz tam yerleşmemiştir. Obesite ve gazlar gibi yetersiz kaldığı durumlar ol makla beraber kullanım kolaylığı, ucuzluğu, invaziv olmayışı, böbrek fonksiyonundan bağımsız oluşu ve yüksek tanı değeri ile ultrasonograf i nonf onksiyone böbrek olgularında ilk baş vurulacak yöntemdir. Bununla birlikte bilgisayarlı tomografi doğruluk oran ları, az fonksiyone böbrek dokusunu gösterebilmesi ve opera- biliteyi belirliyebilmesi gibi üstünlükleriyle her zaman ta mamlayıcı bir yöntemdir.- 68 - Biz bu çalışmamızda t.V.P.'de etyolojisi belirleneme yen 40 nonf onksiyone böbrek olgusunun hepsinde ultrasonogra- fiyi, 38 olguda ise ultrasonograf i ve bilgisayarlı tomografi yi birlikte uygulayarak, bu yöntemlerin tek başına ve birlik te doğru tanı oranlarını saptamaya çalıştık. Ultrasonograf inin büyük bir kist ve ileri dönem hidro- nefroz arasında ayırıcı tanı yapamaması, postrenal tıkanık lık nedenlerini tesbit edememesi, batın ve pelvis içinde böb rek görülemediğinde anjiografi, BT gibi ikinci bir muayene yöntemine ihtiyaç duyulması gibi dezavantajları; buna karşı lık ucuzluğu, kullanım kolaylığı ve radyasyon olmayışı gibi avantajları mevcuttur. Bilgisayarlı tomografinin lezyonun ekstrarenal yayılı- mınm saptanabilmesi, operabiliteye yol gösterebilmesi, küçük bir böbreği ve az fonksiyone böbrek dokusunu tesbit edebilme si gibi üsünlüklerinin yanısıra pahalı olması, radyasyonla çalışması ve kullanılan kontrast maddeye bağlı allerjik reak siyon olabilmesi gibi dezavantajları vardır. Çalışmamızda ultrasonograf i ile % 92,5 (37/40), bilgi sayarlı tomografi ile % 97,4 (37/38) oranında doğru sonuç alınmıştır. Ultrasonograf i ile 2 olguda yanlış tanı konulmuş, 1 olguda yorumsuz kalınmış, bilgisayarlı tomografi ile 1 ol guda kesin tanıya gidilememiştir. Sonuç olarak her iki yöntemde nonf onksiyone böbrek ol gularını değerlendirmede yüksek doğruluk oranları vermekte dir. Ultrasonograf i ilk başvurulacak yöntem, bilgisayarlı to mografi onun vazgeçilmez tamamlayıcısıdır.
Collections