Kayalıpınar iskelet populasyonunun çene ve diş patolojileri
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Çalışmada incelenen iskelet materyalleri Vuslat Müller Karpe başkanlığında farklı yıllarda yürütülen Sivas / Kayalıpınar arkeolojik kazılarından elde edilmiştir. İskeletler `Tabaka 1` yapı katından açığa çıkarılmıştır ve Helenistik-Erken Bizans'a tarihlendirilir. Çalışmanın amacı, Kayalıpınar insanlarının paleodemografik profilini ortaya çıkarmak, çene ve dişlerini paleopatolojik açıdan incelenmek ve veriler doğrultusunda çağdaşı eski Anadolu toplulukları ile karşılaştırarak benzerlik ve / veya farklılıkları saptamaktır.Kayalıpınar topluluğu 211 bireyden oluşur, bunların 10'u bebek (%4,74), 29'u çocuk (%13,74), 90'ı kadın (%42,65), 78'i erkek (%36,97) ve geriye kalan 4'ü ise cinsiyeti belirsiz (%1,90) erişkin bireylerdir. Topluluğun %81,52'si erişkin, %18,48'si ise bebek ve çocuklardır. Orta erişkin yaş grubu her iki cinsiyette sayısal ve oransal olarak fazladır. Bebek ve çocuklarda ölümler sırasıyla 4-5 ve 2-3 yaş aralıklarında yüksektir. İlk bir yaş içindeki yaşam beklentisi yaklaşık 7 yıldır. Ölümler erkeklerde 35-40, kadınlarda ise 20-25 yaş aralıklarında en çoktur. Yaşam beklentisi genç erişkinlik dönemi başlangıcındaki erkek ve kadın bireylerde sırasıyla 20 ve 18 yıl dolayındadır. Genel yaşam tablosuna göre toplulukta ölümler 35-40 yaş arağında en fazladır. Dahası 0-5 yaş aralığındaki yaşam beklentisi 28,24 yıldır.Bebek ve çocuklara ait toplam 430 diş (134 süt ve 296 daimi) vardır. Kadınlara ait 1149, erkeklere ait 769 daimi diş bulunmaktadır. Ayrıca 5 süt dişi erişkin çenelerinde korunmuştur. Çene ve dişler paleopatolojik açıdan incelenmiştir. Süt dişlerinde diş çürüğü %5,65; diş taşı %9,68; mine hipoplazisi %0'dır. Diş aşınması süt dişlerinde 2 ve 3 derecesinde fazladır. Erişkinlerde diş çürüğü %11,71; apse %5,06; diş taşı %64,8; diş kaybı (antemortem) %7,87; periyodontal hastalık %87,49 ve çizgisel mine hipoplazisi %7,87 olarak hesaplanmıştır. Diş aşınması erişkinlerde en çok 4 ve 3 derecesinde artmıştır. Topluluk erişkinlerinde çürükler çok kez dişin boyun ve arayüzeylerinde gözlenir. Hipoplazilerin ortaya çıkış yaşı 2 yaşından 5 yaşına kadar artma eğilimindedir, sonrasında ise ani bir düşüş gösterir. Diş taşı birikimleri hafif / az derecesinde ağırlıktadır. Çalışma sonuçları Kayalıpınar insanlarının tarım ve / veya tarımla uğraşan bir topluluk olduğunu gösterir. Dönem insanlarının yaşamında hayvancılığın da yer aldığı söylenilebilir. Dental patolojiler topluluk ağız sağlığının yeteri kadar iyi olmadığını açıklar. Mine kusurunun düşük değerde olması topluluk insanlarının çevresel ve fizyolojik streslerden fazla etkilenmediğini düşündürmektedir. Genel olarak sonuçlar üzerinden değerlendirme yapılacak olursa Kayalıpınar insanlarının çağdaşı eski Anadolu topluluklarının yaşam biçimine benzer özelliklere sahip olduğu beklenmektedir. The skeletal remains examined in this study have been obtained from the archaeological site of Kayalıpınar, Sivas. Under the direction of Vuslat Müller Karpe, the human remains at the site were unearthed in different excavation sessions. The human skeletons were mainly unearthed from the `Layer 1`, dated to be Helenistic-Early Byzantine period. The aim of this study was to understand the paleodemographic profile of the inhabitants of the site in these particular periods. Examining the jaws and teeth of these individuals in terms of paleopathology as well as determination of their similarity and differences with other ancient communities in Anatolia were also among the main objectives of this study.A population of 211 individuals was examined, comprising of 10 infants (%4,74), 29 children (%13,74), 90 adult females (%42,65), 78 adult males (%36,97), and 4 adults of unknown genders (%1,90). Overall, %81,52 of the sample was adults whereas %18,48 were infants and children. In terms of their number and ration, the middle adult age group was higher in both sexes. Mortality in infants and children was high in the age groups 4-5 and 2-3 respectively. Life expectancy in the first year was about 7 years. Deaths were highest among males between 35-40 age range and females between 20-25 age range. Life expectancy was around 20 and 18 years among male and female individuals at the onset of young adulthood, respectively. According to the general life table, deaths were the highest in the 35-40 age group. Moreover, life expectancy in the 0-5 age range was 28,24 years.On the other hand, a total of 430 teeth (134 decidious and 296 permanent) of infants and children, a total of 1149 permanent teeth of female individuals, and a total of 769 permanent teeth of male individuals have been studied. In addition, 5 decidious teeth were preserved in adult jaws. The jaw and teeth were also examined in terms of paleopathology. Decay in decidious teeth was %5,65; calculus %9,68; enamel hypoplasia was %0. Tooth wear was higher in decidious teeth at 2 and 3 degrees. Decay in adult teeth was %11,71; abscess %5,06; dental calculus %64,8; tooth loss (antemortem) %7,87; periodontal disease was %87,49 and linear enamel hypoplasia was %7,87. Tooth wear increased at most 4 and 3 degrees in adults. In adult population, caries were often observed on the neck and interface of the tooth. The age of onset of hypoplasia tended to increase from the age of 2 to 5 years. However, this was followed by a sudden decline. The accumulations of calculus were light generally.The results of the study show that the people of Kayalıpınar are a community engaged in agriculture. It can be considered that animal husbandry also took place in the life of the people of the period. Dental pathologies explain that community oral health is not good enough. The low value of enamel defect suggests that community people are not affected by environmental and physiological stresses. Generally, it is expected that the people of Kayalıpınar have similar characteristics to the life style of the contemporary Anatolian communities.
Collections